openhag zirvesi ile eş zamanlı olarak İstanbul’da düzenlenen 8. Ekolojik
Kentler Dünya Zirvesi, küresel ısınmayı önlemenin yolunun kentleri doğa ile
uyumlu hale getirmekten geçtiğini vurguluyor. Cevahir Kongre Merkezi’nde dün (13
Aralık 2009) başlayan zirve dünyanın pek çok yerinden katılımcıyı ağırlıyor.
Zirvenin katılımcıları arasında Mayıs ayında Türkiye’nin ilk ekoloji fuarını
gerçekleştirecek olan Yapı-Endüstri Merkezi (YEM) de bulunuyor.
Bakandan ekolojik şehirlerin özellikleri
Açılış konuşmasına, organizasyonun Türkiye’de gerçekleştirilmesinden dolayı
duyduğu memnuniyeti ifade ederek başlayan Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu,
ekolojik bir şehirde neler olması gerektiğini anlattı. Öncelikle şehirlerin
çevre ile uyumlu bir imar planının olması ve herkesin bu plana harfiyen uyması
gerektiğini ifade eden Eroğlu şunları söyledi:
“Ekolojik bir şehirde
hava kirliliği olmamalıdır, gürültü standartları sağlanmalıdır, tıbbi atıklar
düzenli olarak bertaraf edilmeli ve katı atıklar sistemli olarak toplanmalıdır,
sağlıklı içme suyu musluklardan akmalı, şebeke suyu içilebilmelidir. Ekolojik
şehirlerde yağmur suyu sistemi olmalı, dereler ıslah edilmeli ve yeşil vadilere
tertemiz akmalıdır. Her semtte çocuklar için oyun alanları ve parklar, halkın
mesirelik alan ihtiyacını karşılamak üzere kent ormanları ve mesirelik alanlar
olmalı, botanik parklar bulunmalıdır. Evcil hayvanlar için bakım ve kontrol
merkezleri olmalı, gerekli halde kısırlaştırma imkanları sağlanmalı ve sahipsiz
hayvanlar tabiatla uyumlu barınaklarda bakılmalıdır. Ekolojik şehirlerde sigara
ancak belirlenmiş alanlarda içilebilmelidir.”
Eroğlu, Çevre ve Orman Bakanlığı’nın yürüttüğü çalışmaları da anlatarak şöyle
konuştu:
“Bizler gerek bakanlık, gerekse de hükümet olarak modern ve
planlı bir şehirciliğin gelişmesi için azami gayret sarf etmekteyiz. Bunun için
de çevre düzeni planlarına büyük önem veriyoruz. Nitekim 2003 yılına kadar
ülkenin 1/100.000’lik çevre düzeni planlarının ancak %5.5’i tamamlanabilmiş
iken, şu anda bu planların %58’i tamamlanmıştır. 2012 yılı sonunda da ülkemizin
tamamının planlarını hazırlamayı hedefledik.“
Toplantının danışma kurulu üyelerinden olan Prof. Dr Ahmet Samsunlu %50’si
orman, %25’i tarım alanı ve %25’i ise yerleşim alanı olan İstanbul’un “son yirmi
yılda kaybettiği ecocity” özelliklerini kazanmak için çarpık kentleşmenin
önlenmesi, göçün ve nüfus artışının engellenmesi, ekolojik açıdan hassas
alanların belirlenmesi, “ecocity” oluşturmak için insanların teşvik edilmesi ve
STK’lar aracılığıyla ekoloji bilincinin yayılması gerektiğini vurguladı.
Geleceğin şehirleri hakkında
“Geleceğin Şehirleri ve Şekillerin Biçimleri” başlıklı ilk oturumda konuşan
Maryland Valisi Paris Register, sözlerine “Umarım herkes (değişim) zamanın(ın)
geldiğini anlamıştır” diyerek başladı. Register, herkesin sürdürülebilirlikten
bahsettiğini, fakat iklim değişikliğinin çözülmesi kolay bir problem olmadığını
söyleyerek problemin çözümünde teknolojinin önemini vurgulasa da bunun tek
başına yeterli olmayacağını, çözümün aynı zamanda insanlarda olduğunu dile
getirdi. Sürdürülebilirlik ve hızlı kentleşmenin alternatifi olarak öne sürülen
“akıllı kentleşme” üzerine konuşan Vali, Maryland’de sürmekte olan ecocity
çalışmalarından bahsetti.
Aynı oturumda konuşan Varlıbaş Holding CEO’su Süleyman Varlıbaş ise havanın,
suyun ve toprağın gün geçtikçe daha tehlikeli boyutlarda kullanıldığını
söyleyerek kısa bir durum değerlendirmesi yaptı. Varlıbaş ayrıca dünyanın
merkezinde bulunduğu bu karanlık tabloya kayıtsız kalmamak için yaptıklarını
söylediği Türkiye’nin LEED kaynaklı ilk konut içeren yeşil projesi VARYAP
MERIDIAN’dan söz etti.
Oturumun son konuşmacısı olan İnşaat Malzemesi
Sanayicileri Derneği (İMSAD) Başkanı Orhan Turan ise “enerji etkin bina
tasarımı” kavramı üzerinden durdu. Turan, Türk inşaat malzemelerinin dünya
üzerindeki başarısından da söz ederek şunları söyledi:
“Dünyada inşa
edilmekte olan eko-kentlerde Türkiye’den giden inşaat malzemeleri kullanılıyor.
Bu durumda geleceğin yapılarını biz de neden Türkiye’de yapmayalım? Neden
Türkiye’de eko-kent inşa etmeyelim?”
Birinci günden notlar:
* Çin Bilim Akademisinden Dr. Rusong Wang
“Egocity” olarak tanımladığı bugünün şehirlerinin nasıl “ecocity”lere
dönüştürülebileceğini Çin’de yürütülmekte olan “Donghton Ecocity”, “Caofeidien
Ecocity”, “Suzhou-Singapor Endüstri Parkı” ve “Wonzhuang Ecocity” üzerinden
anlattı.
* Yapı-Endüstri Merkezi’nde de
konferans veren Dr. Ken Yeang zirveye katılmazken, son işlerini içeren sunumunu
kendisiyle birlikte çalışan Mitch Garber yaptı.
* Kophenhag’daki toplantılardan İstanbul’a gelen Earth
Policy Institute’den Janet Larsen, Kophenag ile ilgili izlenimlerini de
paylaştı.
Zirve’nin ikinci gününden...
>>>>>
|