b>Bursa’da Murat Hüdavendigar Külliyesi içerisinde yer alan, aynı binada cami ve külliyenin birlikte yer aldığı ikinci bir örneğin bulunmadığı Murat Hüdavendigar Camii medresesi, 5 yıl önce restore edildikten sonra ilgilenilmediği için tekrar restorelik oldu.
Camların kırıldığı ve restorasyon çalışmalarında kullanılan malzemelerin uluorta bırakıldığı medresede, bazı bölümler de tamamlanmadan eksik bırakılmış. Kubbelerdeki kurşun kaplamanın iyi yapılmaması nedeniyle, tavandaki boyanın bazı odalarda kalktığı medresede, bakımsızlık binayı her geçen gün harabeye çeviriyor. Konuyla ilgili Vakıflar Bölge Müdürlüğü ve Osmangazi Müftülüğü sorumluluğu birbirine yüklerken, caminin bulunduğu Çekirge semti sakinleri camiyi tahrip eden soruna çözüm bulunmasını istiyor. 1997 yılında 20 milyar lira harcanarak restore edilen Hüdavendigar Camii Medresesi, o dönemde önce halı müzesi, daha sonra eski eserler müzesi yapılmak istenmiş, mahalle sakinlerinin tepkisi üzerine bu çalışmalar başlamadan bitirilmişti. Medrese 1980 öncesi, Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından öğrenci yurdu olarak kullanılmıştı. Vakıflar Bölge Müdürlüğü yetkilileri, Hüdavendigar Camii’nin medresesinin, 1997 yılında Anıtlar Yüksek Kurulu kararı ile restore edildiğini ifade ederek, “Bu restorasyon çalışması o dönemde defalarca şikayet edildi. Bu restorasyon ile ilgili herhangi bir yanlış yoktur. Bursa kamuoyu bunu böyle bilmelidir. Restorasyon çalışması sırasında, medreseyi halı müzesi yapalım düşüncesi hakim oldu. Cami cemaatinin tepkisiyle, bundan vazgeçildi. Ardından eski eserler müzesi yapalım istedik, yine tepkiyle karşılaştık. Cemaate göre, burası caminin müştemilatıymış, başka bir amaçla kullanılamazmış. Yıllarca medrese hatta yurt olarak hizmet veren bir mekan bundan sonra hangi amaçla kullanılacak karar verilmesi lazım.” dedi.
Bölge Müdürlüğü yetkilileri, restorasyonun üzerinden 5 yıl geçmesine rağmen medrese bölümünün harabe görünümünde bulunmasında cami görevlilerinin ihmali bulunduğunu iddia etti.
41 yıldır aynı camide düzenli olarak 5 vakit namaz kılan Sabri Arat (70), 5 yıl önce yapılan restorasyonun caminin dinamik yapısını bozduğunu iddia etti. Arat, “Medresenin tabanı Osmanlı camilerinin yazın serin, kışın ise sıcak olmasını sağlayan tuğlalarla kaplıydı. Kompresörlerle medresenin tabanındaki tuğlalar söküldü, yerine mermer döşendi. Ben tarihi eserde kompresör kullanıldığına ilk kez şahit oldum. Caminin tavanındaki çatlaklar bana göre, bu nedenle meydana geldi.
Cami 5 yıldır, kışın soğuk, yazın ise sıcak. Çatının kubbe kurşunları nizami olarak döşenmediği için, medrese bazı bölümlerde tavandan nem alıyor. Nasıl restorasyonsa, bazı inşaat malzemeleri hâlâ uluorta duruyor. Camlar kırık, cami duvarları nem alıyor. Ecdat yadigarı bu cami ve medreseye kim sahip çıkacak? Benim gönlümden buranın Kur’an kursu olarak hizmet vermesi geçiyor. Aksi takdirde, 5 yıl önce yapılan harcamalar da boşa gidecek.” diye konuştu.
|