Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali
Babacan, Çinli şirketlerin, 3. Boğaz Köprüsü, İzmit Körfez
geçişi, metro projeleri ya da bazı önemli otoyolların inşası gibi
alanlara gittikçe daha çok ilgi gösterdiğini belirterek, ''Burada ciddi bir
potansiyelin olduğunu düşünüyoruz ve bu işbirliğinin geliştirilmesine
açığız''dedi.
Babacan, Türk Çin Sanayici İşadamları Derneği'nin (TÜÇSİAD) Çin Halk
Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği ile birlikte düzenlediği 1. Türk-Çin İş
Forumu'nun açılışında yaptığı konuşmada, ekonomik ve ticari alanda Türk-Çin
ilişkilerinin geniş çaplı bir işbirliği ile çok daha üst düzeylere çıkarılması
gerektiğini söyledi.
İki ülke arasındaki ticaret hacminin 2000 yılında sadece 1 milyar dolar
civarında olduğunu, geçen yıl bu rakamın 20 milyar dolara yaklaştığını,
Türkiye'nin Çin'e olan ihracatının miktar olarak artması ve ürün bazında
çeşitlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Babacan, toplam ticaret hacmi
içerisinde Türkiye açısından ciddi bir dış ticaret açığının söz konusu olduğunu
kaydetti.
Babacan, Çin'de inşaat malzemeleri, otomotiv yan sanayi, demir çelik ile
diğer maden ve metaller, kimyasallar, işlenmiş gıda ürünleri, hazır giyim ve
tekstil makineleri ile müteahhitlik sektörünün Türkiye ihracatı açısından
potansiyel arz ettiğini düşündüklerini ifade ederek, Çin Başbakanı'nın son
Türkiye ziyaretinde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Çin Başbakanı'nın yaptığı
ortak basın toplantısında, ticaretteki yeni hedeflerin açıklandığını
anımsattı.
Geçen yıl için 20 milyar dolar hacmin 2015'de 50 milyar dolar, 2020'de ise
100 milyar dolara ulaşmasını hedeflediklerini kaydeden Babacan, ''Bu hedefler
ulaşılabilir hedefler. Eğer gayret edilirse, çalışılırsa, çaba gösterilirse
ulaşılabilir hedefler. Bu hedeflere ulaşmak, bir yandan her iki devletin
kolaylaştırıcı adımları ile mümkün, ama asıl özel sektörün her iki tarafta da
yoğun çabasıyla mümkün'' şeklinde konuştu.
Yatırımlar konusunda iki ülke ilişkilerinin geçen 2 yıl içerisinde gittikçe
güçlendiğini gördüklerini belirten Babacan, Çinli firmaların Türkiye'de ulaşım,
deniz nakliyatı, enerji, telekomünikasyon, madencilik, motosiklet montajı ve
turizm sektörlerinde yatırım yaptığını, Türk girişimcilerin ise ürün imalatı ve
işlemesinden finans, perakendecilik, otel ve müteahhitlik hizmetleri gibi
alanlarda faaliyet gösterdiğini anlattı. Babacan, konuşmasını şöyle
sürdürdü:
''Son dönemde gerçekleştirdiğimiz köklü yasal düzenlemeler ve kapsamlı
reformlar sayesinde Türkiye, yatırımcılar açısından son derece cazip bir ülke
haline geldi. Türkiye'nin çok geniş bir bölgeyle yakın ilişkileri olduğunu
görüyorsunuz. İstanbul'dan sadece 4 saatlik bir uçuş mesafesinde 1,5 milyarlık
bir nüfus ve 25 trilyon dolarlık bir pazar var. Türkiye'nin tüm bu coğrafyaya
ulaşılabilirliği çok kolaylaşmış durumda. Bugün İstanbul artık önemli bir
bölgesel hava taşımacılığı merkezi haline gelmiş durumda. Türkiye'nin hem bir
Akdeniz, hem bir Karadeniz, hem bir Hazar havzası ülkesi, Türkiye'nin hem bir
Avrupa, hem bir Asya ülkesi, hem de Orta Asya ve Afrika'ya güçlü tarihi ve
kültürel bağlarla bağlı olduğunu düşündüğümüzde Çinli firmalar için tabii ki çok
önemli bir potansiyel arz ediyor.''
Babacan, Türkiye ile Çin arasındaki ilişkilerin boyutunu çok geniş çaplı
düşünülmesinin gerekli olduğuna değinerek, "Son dönemde özellikle demir yolu
alanında bir işbirliği söz konusu. Öte yandan Çinli firmaların ilgi gösterdiği
üçüncü boğaz köprüsü, İzmit Körfez geçişi, metro projeleri gibi ya da bazı
önemli otoyolların inşası gibi alanlara Çin şirketleri gittikçe daha çok ilgi
gösteriyorlar. Biz burada ciddi bir potansiyelin olduğunu düşünüyoruz ve bu
işbirliğinin geliştirilmesine açığız" dedi.
Demir İpekyolu
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Babacan, Çin'in batısını Orta Asya
üzerinden modern bir demir yolu hattı ile Türkiye'ye bağlama projesine destek
verdiklerini ifade ederek, ''Demir İpekyolu'' olarak da adlandırılan proje
kapsamında, gelişmeleri ele almak üzere her iki taraf yetkililerinin bir araya
geldiğini, değerlendirmeler yaptığını anlattı.
Babacan, ''Akdeniz bölgesindeki yük trafiğinin kolaylaştırılması sürecinde
yük taşımacılığında işbirliği modlarının geliştirilmesi ve bu amaca yönelik
liman işletmelerine de Çin ile işbirliği olabileceğini düşünüyoruz'' dedi.
Türk Hükümeti olarak iki ülke arasındaki işbirliğinin her
alanda gelişmesi için büyük bir gayret ortaya koyduklarını ve bu gayretin devam
edeceğini, Çin Hükümetinin de aynı gayret ve istek içinde olmasını memnuniyetle
karşıladıklarını ifade eden Babacan, son yıllarda Çin'in Türkiye'ye bakışının
çok farklılaştığını belirterek, Asya'nın doğu ucundaki bir ülke ile batı
ucundaki bir ülkenin bir bakıma Asya'yı birleştiren, kavuşturan bir potansiyeli
bulunduğunu söyledi.
|