b>Anakent Belediyesi'nin, yaptığı kavşak ve metro çalışmaları, yurttaşları bir insanın sığmadığı, toz ve pislik içindeki kaldırımlara mahkum ediyor. Kuğulu Kavşağı'ndaki bir kaldırımın genişliği 28 santimetrede kalırken, metro inşaatlarının çevresinde ise yurttaşlar tozun toprağın arasında "yoldan bozma" kaldırımları kullanıyor. Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek 'in sözde kent merkezindeki trafik akışını rahatlatmak adına yaptığı Kuğulu alt geçidi, yayaları çileden çıkartıyor.
Cumhuriyet Ankara , bölgede yaşanan sorunu daha net ortaya koyabilmek için metreyle yol boyunca uzanan kaldırımların genişliğini tek tek ölçtü. Ortaya, hiçbir çağdaş ülkede görülmeyecek bir manzara çıktı. Buna göre, Atatürk Bulvarı'nın Cinnah'a uzanan sağ şeridinde Amerikan Büyükelçiliği'nden itibaren yürümek olanaksız. Büyükelçilik önünde yurttaşları, kaldırımın yol kenarına birer adım arayla çakılmış 100 santimetre uzunluğunda 22 santimetre yarı çapında demir kazıklar karşılıyor. Kazıklar zaten genişliği 1 metreyi bulan kaldırımı daha da daraltıyor.
Büyükelçilik sonrasında Kuğulupark'a ilerlemek isteyen yurttaşlar için bir kez daha stresli dakikalarda başlıyor. Kaldırımlar Kuğulu Kavşağı'na ilerledikçe daralıyor. Alman Büyükelçiği önünde 70-80 santimetre olan kaldırımın genişliği, kavşakta 60-70 santimetreye iniyor. Bu uzunluğun 42 santimetresi ise belediyenin bir süre önce diktiği sokak lambaları tarafından kaplanıyor. Sonuçta bazı bölümlerde yurttaşlara yürüme alanı olarak yalnızca 28 santimetre kalıyor. Bu bölümlerde yurttaşlar bir ayağını yola basarak yürümek zorunda kalıyor. Aynı yerlerde "minyatür" kaldırımların çeşitli nedenlerle kazılarak öylece bırakılması da yayaları adeta çileden çıkartıyor.
Kaldırımda beklerken rastladığımız emekli bankacı Belkıs Özübek "Annemi şimdi taksiye bindirdim, her Tunalı'ya inişte bu kaldırımı yapanlara beddua ediyor" diyor. Emekli Saim Erkan da "Bu yol Cumhuriyetten kalma, onu da bu hale getirdiler. Yandaki büyükelçilikleri Türk toprağı zannetti ama istediğini alamadı, böyle kaldırımlar ortaya çıktı" diye ekliyor. Arkadaşıyla birlikte yürüyerek Kızılay'a inmek isteyen ancak, yan yana yürüyemeyen Demet Yalçın da, tepkisini "Korkunç bir planlama. Atatürk Bulvarı'nın bu hale gelmesi gerçekten korkunç bir şey. Bu kaldırımı yapanları ailecek burada yürütmek lazım" sözleriyle dile getiriyor. Yolun karşısını kullanan yurttaşlar diğerlerine göre biraz daha şanslı. Ancak onlarda benzer manzaralarla Rusya Büyükelçiği önünde karşılaşıyor. Büyükelçiliğin kendi topraklarının kullanılmasına izin vermemesi nedeniyle yurttaşlar bu bölümde "yoldan bozma" 1 metre genişliğinde kaldırımı kullanıyor. Yurttaşlar, büyükelçilik önündeki muşamba kaplı koruma duvarı ile beton bariyerler arasından geçmek zorunda kalıyor.
Eskişehir Yolu da aynı
Aynı tablo başkent trafiğinin en yoğun olduğu Eskişehir Yolu'nda da karşımıza çıkıyor. Ankara metrosu 3. aşama inşaatı nedeniyle yol boyunca sık sık naylon brandayla çevrilmiş inşaatlar yer alıyor. Karayolları binası önündeki kaldırımlarda inşaat çalışmaları sürüyor. Yaya ulaşımı, yolun bir bölümünün beton bariyerlerle ayrılmasıyla sağlanıyor. Yanlarından akan yoğun trafiğe karşın bu engeli aşan yurttaşları Milli Kütüphane önünde de benzer bir manzara karşılıyor. Burada da yurttaşlar beton bariyerler ve yer yer yırtılmış naylonla örtülü koruma duvarı arasında yürümek zorunda kalıyor. Sözde kaldırımın kimi bölümlerinde inşaat atıkları hatta variller göze çarpıyor.
|