Hazine'nin hazırladığı ve bir yıldır Meclis'te bekleyen Afet Sigortaları Kanun tasarısı felaketzedenin umudu oldu. Tasarıya göre, zorunlu deprem sigortası teminatı sunan Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) sel, yer kayması, fırtına, çığ, don gibi doğal afetler ve terörizm riskini de karşılayacak.
17 Ağustos depreminin izlerini henüz silemeyen Marmara Bölgesi şimdi de sel felaketine teslim oldu. Onlarca vatandaş yaşamını yitirdi ve milyonlarca dolarlık hasar meydana geldi. Gözler, selzedelerin maddi kayıplarının nasıl karşılanacağına çevrildi. Felaketin ardından, Hazine Müsteşarlığı'nca hazırlanan ve geçen yıl TBMM'ye sunulan "Afet Sigortaları Kanunu Tasarısı" yeniden gündeme geldi. Tasarı ile DASK'ın kurumsal yapısı genişletilecek. Zorunlu deprem sigortası hizmeti veren DASK, yer kayması, fırtına, dolu, don, çığ gibi doğal afetlerin yanı sıra terörizm riskine karşı da teminat sunacak. Tasarıya, geriye dönük düzenlemeler de eklenerek, bugün selde evini, arabasını, işyerini kaybeden sel zedelerin kayıpları da telafi edilebilecek. Tasarıya göre, doğal afetler Bakanlar Kurulu kararı ile DASK kapsamına alınabilecek.
Poliçe sayısı 2.7 milyon
Yangın ve doğal afetler poliçe sayısının geçen yılsonu itibariyle 2 milyon 736 bin 946 olduğuna dikkat çeken Hazine yetkilileri, "Bu poliçelerin çoğunluğu Marmara Bölgesi'ni kapsıyor. Bu poliçeler sel gibi afetleri kapsamıyor. Su taşkınlarından dolayı her yıl 100 milyon dolarlık hasar meydana geliyor. Zararın neresinden dönülürse kardır. Tasarı yasalaşırsa sel, çığ mağduru vatandaşın da zararı karşılanabilecek" dedi.
Zorunlu deprem sigortası kapsamındaki 13 milyon konutun 3.4 milyonunun deprem sigortası bulunduğunu anımsatan Hazine yetkilileri, şöyle konuştu:
"DASK'ta sadece mesken var. Yangın ve konut sigortalarında sel riski bulunuyor. Özel sigorta şirketleri geniş kapsamlı hizmet sunuyor. Ancak, Türk insanının, sel gibi afetlere karşı sigorta yaptırma alışkanlığı yok. Örneğin dördüncü katta oturan bir vatandaş 'evime su basmaz' diyerek seli kapsam dışı tutuyor. Oysa sigortacılık bir yardımlaşma sistemidir. Dördüncü kattaki sigorta yaptırırsa zemin kattakini finanse etmiş olur.
"Sel haritası hazırlanmalı"
Japon Kalkınma Ajansı'nın (JİCA), 17 Ağustos depreminin hemen ardından Türkiye'nin sel haritasına ilişkin bir çalışma yaptığını anımsatan yetkililer, "Yeni bir sel haritası hazırlanmalı. Riskli bölgeler ve buradaki yapılaşmaların envanteri ortaya konmalı. Yüksek riskli bölgelerde ve sağlam inşa edilmeyen evlere sigorta yapılmamalı. Böylece işi başından sıkı tutmuş olursunuz" değerlendirmesini yaptı.
58 yılda 4 bin su baskını
Türkiye Afet Bilgileri Envanterine göre, 1950-2008 döneminde Kırklareli hariç tüm illerde su baskını meydana geldi. Bu dönemde görülen 4 bin 67 su baskını, 80 ilde 22 bin 157 afetzedeyi etkiledi. Su baskınları en fazla Kızılırmak, Yeşilırmak, Fırat ve Doğu Karadeniz havzalarında yoğunlaştı. En sık görülen iller, Erzurum (349), Sivas (299), Kahramanmaraş (187) ve Adana (185) oldu. Bayındırlık Bakanlığı da, Türkiye'nin sel riski haritasına yönelik çalışmalarını hızlandırdı. Böylece, risk bölgelerine göre önlem projeleri genişletilecek.
Yıllık hasar 100 milyon Dolar
Bayındırlık Bakanlığı yetkilileri, Türkiye'de her yıl su taşkınlarından dolayı 100 milyon dolarlık hasar meydana geldiğini belirtirken, Bakanlığın 2010 bütçesinin yüzde 80'i önlem projelerine ayrılacak.