TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası'ndan yapılan yazılı açıklamada, odanın her platformda deprem fay hatları üzerinde bulunan hemen hemen tüm illerde mevcut yapı stokunun sorunlu olduğuna, inşa halindeki yapılarda ise denetimlerin yetersizliği ve yapı denetiminin gereğince uygulanmaması nedeniyle olası depremlerde çok sayıda insanın hayatını kaybedeceğine dair endişelerini dile getirdiği ifade edilen açıklamada, deprem riski yüksek olan iller arasında 15 milyona varan nüfusuyla İstanbul'un acil çözümler beklediği ifade edildi.
Açıklamada, olası bir İstanbul depreminde kaçak yapılaşma, imar yasasına ve yapı denetim yasasına uygun inşa edilmeyen binaların varlığı nedeniyle tüm yapıların yüzde 40'ının hasar göreceği, yüzde 10'unun yıkılacağı ve 100 binin üzerinde insanın hayatını kaybedeceğinin varsayıldığı belirtildi.
Ruhsat almaksızın inşa edilen kaçak yapıların gerek projelendirme gerekse imalat sürecinde hiçbir şekilde mühendislik hizmeti almamış yapılar olduğuna dikkat çekilen açıklamada, varsa projelerinin deprem yönetmeliğine uygun olup olmadığının ya da imalat süreci denetlenmediği için kullanılan malzemelerin standartlara uygun olup olmadığının bilinmediğine işaret edildi.
Açıklamada, mevcut bir yapının güçlendirilmesine ya da yıkılıp yeniden yapılmasına, yapının tasarımı, güçlendirme maliyeti ve benzeri etkenlere bakılarak karar verildiği ifade edilerek, şunlar kaydedildi:
''Bir deprem coğrafyasında bulunan ülkemizde merkezi ve yerel yönetimlerin yapması gereken imar afları uygulamalarını teşvik etmek değil, cezai yaptırımlar ve yoğun denetimlerle kaçak ve imar dışı uygulamaların önüne geçecek önlemleri almaktır.''