Berlin Merkez Garı'nın mimarı Meinhard von Gerkan, tasarımını değiştirdiği için, Demiryolları’nı mahkemeye verdi.
Berlin’de mimarlık çevrelerinde dikkatler, karar aşamasına gelmiş olmakla birlikte 23 Kasım’da bir kez daha ertelenmiş olan davaya çevrilmiş durumda. Sanat tarihçisi Horst Bredekamp, Merkez Garı ile ilgili tartışmanın Berlin’in çehresi için olduğu kadar yapı sanatının genç kuşağı için çok önemli olduğunu belirtiyor.
Tartışmayı ateşleyen temel soru, Merkez Garı'nın çatı strüktürünün nasıl yerleştirileceği oldu. Neo-Gotik esintiler taşıyan modern strüktür Gerkan, Marg & Partner (GMP) tarafından tasarlanmıştı. Ancak Demiryolları’na çok pahalı gelmiş olmalı ki, daha basit bir strüktür tasarlamaları için başka bir mimarlık bürosu ile anlaştı. Bu plana göre ziyaretçileri, neon tüpleri ile düz bir tavan karşılayacak.
Almanya’nın en başarılı mimarlık bürolarından biri, Demiryollarını tasarımlarına müdahale edildiği gerekçesiyle mahkemeye vermiş durumda ve özgün tasarımın hayata geçirilmesini talep ediyor.
Yanı sıra, davanın mimarlık hukukunda telif hakları konusunda örnek teşkil etmesi bekleniyor. Demiryolları’nın öngördüğü değişikliklerin, etkileyici tasarımı zedelediğine şüphe yok. Başkentin giriş kapısı anlamına gelen bir mekanın tasarımının tüm ülkeyi ilgilendirdiği ve Berlin’in görsel imgesi için çok önemli olduğu hatırlanmalı.
Ancak konuyu Merkez Garı ile sınırlı tutmamak gerekiyor. Alman yapı endüstrisi için hayati öneme sahip bir tartışmanın ortasında bulunuluyor.
Aynı şekilde, Axel Schultes’in Berlin için ciddi dönüşümleri öngören “Band des Bundes” projesinin bitirilmesi için, hala gerekli adımlar atılmamış bulunuyor. Büyük umutlar bağlanan ve kamuoyuna ayrıntısı ile duyurulup siyasal bir propogandanın parçası haline getirilen bu ölçekteki bir kaç proje, Berlin’de ilk kıvılcımları çakmış durumda.
Ne Gerkan’ın Hauptbahnhof projesiyle, ne de Schultes’in Band des Bundes’iyle bitmeyen sorunlar yumağı, Almanya’da yapı kültürünü bir krizin eşiğine getirebilir. Bu durum, davayı daha önemli hale getirse de, her şeyin davanın sonuçlanmasıyla çözülerek, mimarlığın bir anda toz pembe bir ortama dönüşmesi de şüpheli görünüyor.