Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) İzmir Şubesi'nin elektrik zammına ilişkin basın açıklaması şu şekilde;
"Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK), 1 Temmuz 2019 tarihinden itibaren geçerli olan yeni elektrik tarifesini Resmi Gazete'de yayımladı. Tarife bileşenlerine bakıldığında; Perakende Enerji Bedeli'ne bir önceki tarifeye göre yüzde 19.6 zam yapılırken, iletim, kayıp ve kaçak bedellerini de içeren Dağıtım Bedeli'ne ise yüzde 7.3 oranında zam yapıldı. Fon ve vergilerin etkisiyle yeni tarife, konut faturalarına toplamda yüzde 15 oranında zam olarak yansıyacak.
Alçak gerilimden enerji alan diğer abone gruplarına bakıldığında ise Perakende Enerji Bedeli'ne sanayi aboneleri için yüzde 17.6, ticarethaneler için yüzde 18.1, şehit aileleri ve muharip malul gaziler için yüzde 23.9, tarımsal sulama abonelerine ise yüzde 17.8 zam yapıldı. Dağıtım Bedeli ise tüm abone gruplarında yüzde 7.3 oranında artırıldı.
Aylık Fatura 142.2 TL
Elektrik Mühendisleri Odası'nın (EMO) hesaplamalarına göre; 4 kişilik bir ailenin asgari geçim standartları için aylık tüketeceği elektrik enerjisi miktarı 230 kilovatsaat (kWh) olarak kabul edilmektedir. 4 kişilik ailenin ortalama faturası yüzde 15'lik zamla birlikte, 142.2 TL'ye yükseldi. Bir önceki tarifeye göre yüzde 15 oranındaki iki haneli zam, ailelerin faturalarını 18.5 TL yükseltecek. Net asgari ücretin 2020 TL olduğu düşünülürse, asgari ücretli yurttaşlar aylık maaşının yüzde 7'sinin elektrik faturalarına ayırmak zorunda kalacak. Konut faturalalarına yansıyan kalemlerin dağılımına bakıldığında faturanın ancak yüzde 50,9'unun enerji bedeli olduğu, yüzde 29.7'sinin dağıtım bedeli, geriye kalan yüzde 19.3'lük bölümünün ise çeşitli fon ve vergilerden oluştuğu görülmektedir. Özetle toplamda 142.2 TL olan elektrik faturasının 72.4 TL'si enerji bedeliyken, 42.3 TL'si dağıtım bedeli, geriye kalan 27.5 TL ise fon ve vergiler için tahsil edilmektedir.
Yıllık Zam Yüzde 42
Tarife değişiminin 1 yıllık bilançosuna bakıldığında ise 30 Haziran 2018'de geçerli olan tarifede 22,46 kuruş olan enerji bedelinin son tarifede yüzde 40.2'lik zamla 31,49 kuruşa yükseldiği görülüyor. Dağıtım bedeli ise 12,65 kuruştan yüzde 45.1`lik artışla 18.37 kuruşa yükseldi. Tarife değişimin 4 kişilik aile faturasına yansıması ise 100.2 TL`den 142.2 TL yükseliyor. 1 yıllık dönemde zam oranı ise yüzde 41.9 olarak gerçekleşirken, ailelerin ortalama faturası 42 TL yükseldi.
Yerel seçim kampanyasını elektrikte ve doğalgazda indirim müjdesiyle başlayan siyasi iktidar, yenilenen İstanbul seçimlerin tamamlanmasıyla, ekonomik krizin acı reçetesi için ilk adımı elektrik zammıyla atmıştır. Aradan geçen bir yılık dönemde seçim öncesi 1 Ocak 2019 tarihinden geçerli olan tarifede yüzde 10'luk indirim yapılmasına rağmen oluşan bu tablo, genel ekonomik gidişat için ürkütücüdür. Elektrik enerjisi tüm sektörler için temel girdi niteliğinde olduğu için önümüzdeki aylarda tüm mal ve hizmetlerin bir kez daha zamlanması kaçınılmazdır. Son zammın, "piyasa dengesi, maliyet artışı" gerekçeleriyle izah edilmesi mümkün değildir.
Ocak ayından indirim yapan EPDK, yerel seçimlerden 1 gün sonra yürürlüğe giren 1 Nisan 2019 tarifesinde de zam yapmamıştır. Üç ay önce zamma ihtiyaç duyulmadığı, 6 ay önce ise indirim yapıldığı koşulların olduğu "piyasa yapısının" 3 ay içinde bu büyüklükte zamma ihtiyaç duyması izaha muhtaçtır. Elektrik tarifelerine, seçim sürecinin bitmesinin hemen ardından iki haneli zam yapılmasının gerekçesi ekonomik değil ancak siyasi olabilir. EPDK, söz konusu zamma yol açan maliyet kalemlerini ve bu maliyetlerdeki artışları düzenli olarak kamuoyuna açıklamalıdır.
Enerjiye erişim bugün temel bir insan hakkı olarak kabul ediliyor, fiyatlarının herkesin ulaşabileceği düzeyde olması gerektiği ilkesini göz ardı edilerek yapılan yüksek artışlar, yeni bir yoksullaşama dalgası başlatacak büyüklüğe ulaşmıştır. Tüm yurttaşlara, insanca yaşayabilmesi için enerji ihtiyacını ekonomik koşullarda karşılama imkanı sunulmalıdır. Kâr esasıyla şekillen piyasa yapısı ve enerji politikaları acilen terk edilerek enerji yönetimi; kısıtlı kaynaklarımızı en iyi şekilde değerlendirecek, kamu yararını esas alan siyasi ve ticari müdahalelerden uzak bir yapıya bırakılmalıdır."