Yiber Elektronik: Herkes Uzak Pazarlardan Mal Getirirken, Biz Oralara İhracat Yapıyoruz



20 yılı aşkın bir süredir hijyen ve ıslak hacim ekipmanları alanında en son teknoloji ile tasarım yapmakta olan Yiber Elektronik, Yapı İstanbul Fuarı’nda yeni ürünlerini sergiledi. Yaratıcı fikirleri özgün tasarımlarla destekleyen firma, yüzde 100 yerli teknoloji kullanıyor. Yiber Elektronik Genel Müdürü Cihangir Göğem, tüketici alışkanlıklarının zaman içinde çok değiştiğini, artık ‘iyi ürün’ün tercih edildiğini söylüyor.

 

Fuara ne kadar zamandır katılıyorsunuz, ziyaretçi trafiğini nasıl değerlendiriyorsunuz?





Ankara ve İzmir fuarlarına da katılıyoruz ama Yapı İstanbul Fuarı’na yaklaşık 10 yıldır katılıyoruz. Fuarın genel havası Avrupa standartlarında. Bunu abartmıyorum, katılımcılar çok iyi ve ziyaretçiler de çok ilgili. Son iki yıldır Türkiye’de genel bir ekonomik bunalım olduğunu ve insanların yeni arayışlar içinde olduklarını gözlemliyorum. Bayilerimiz bizi ziyaret ediyorlar, ama işleri kötü olan ve başka neler yapıldığını görmek isteyenler de gelebiliyorlar. Her yıl yapıyla ilgili pek çok yenilik geliştiren bir firmayız, bu nedenle ziyaretçi sayımız fazla olur.



 

Bu yıl neleri sergiliyorsunuz, yeni ürünleriniz var mı?

 





Evet, birkaç yeni ürünümüz var. Bunlardan biri hareketli bedensel engelli lavabosu. Pille çalışıyor. Dünyada mekanik örnekleri var, ama elektronik olanı yok. Bu anlamda bir ilki gerçekleştirdik ve onu burada teşhir ediyoruz. Çok da ilgi görüyor. Bunun dışında hijyenik ürünler, fotoselli muslukların bazıları, havuz kenarları için özel amaçlı duşlar da yeni ürünlerimiz arasında sayılabilir.

 



Bunlar, üretimi tamamen sizin tarafınızdan yapılan ürünler mi?





Evet, üretimin tamamı bizim tarafımızdan yapılıyor. Tasarımları da bize ait. Hiçbir zaman yurtdışından kopya almayız.



 

Sadece yurtiçi pazara yönelik üretim mi yapıyorsunuz?





Firmamız, 25 yıllık geçmişi olan, yılın 200 günü mesai yapan bir kurum. Saç da üretiyoruz, ürünlerimizin önemli bir bölümü el işçiliği ile üretilir. Üretimimizin de yüzde 30’unu Hong Kong’un da içinde olduğu yurtdışı pazarlara gönderiyoruz. Herkes uzak pazarlara gidip oralardan mal getirirken, biz oralara mal gönderiyoruz.



 

Kriz öngörülerine siz nasıl değerlendiriyorsunuz, size bir yansıması oldu mu?



 

Yapı sektörüne yönelik üretimimiz, iş hacmimizin dörtte birini oluşturuyor. Gıda ve sağlık sektörüne de hizmet veriyoruz. Yapı sektöründe ciddi bir daralma var. Fakat bizim ürünlerimiz alışveriş merkezleri, iş merkezleri gibi genel mekan ürünleri. Tahmin ediyorum 2009 senesinin sonunda 200 alışveriş merkezi açılacak. Bu nedenle etkileneceğimizi düşünmüyorum. Ayrıca bu daralma, sadece ülkemizle de sınırlı değil. Yurtdışı pazarlarda da bir daralma var. Ancak biz üretimimize devam ediyoruz.



 

Kullanıcının tercihlerini neler belirliyor? Tasarım ne kadar önemli?





Tüketici, iyi ürün almak istiyor. Eğer mimar iyi bir mimarsa, iyi tasarım da istiyor. Değişik tasarımlar uygulamak isteyen çok iyi mimarlar var. Bugün Antalya’da yeni yapılan otellere bakın, dünyada yok. Üstelik bu oteller 6 – 8 ay gibi bir zamanda bitiriliyor ve 700 – 800 odadan oluşuyorlar. Şaka gibi. Ben mimarlarımızı çok seviyorum ve çok güzel işler başarıyorlar.



 

Bütün ürünlerimiz için iki yıl garanti veriyoruz. Elektronik cihazlar için de 10 yıl yedek parça güvencesi var. Ayrıca bütün kalite belgelerimizi de tamamladık. Zaten firmamızın 25 yılda bu kadar iyi bir konuma gelmesinin sebebi de o. Üç gün içinde Türkiye’nin her yerinde elektrikli cihazlara servis çıkarabilen ya da servislerini kullandırabilen bir firmayız. Tüketici sahiden çok ciddi ve hakkını da arıyor.