İthalatta haksız rekabetten yakınan sanayiciye, koruma ve gözetim önlemleri ile koruma sağlanırken özellikle kamu ihalelerine dayalı olarak yerli üretimin teşviki için girişim başlatıldı.
Ankara Sanayi Odası'nda (ASO), dış ticarette yaşanan sorunların görüşülmesi amacıyla düzenlenen toplantıda konuşan Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM) İthalat Genel Müdürü Mustafa Sever, DTM'nin, damping, sübvansiyon vergileri, gözetim, koruma önlemleri ve kayıt uygulamaları ile geçen yıl müdahale ettiği ithalat miktarının geçen yıl itibariyle 20 milyar dolar düzeyinde olduğunu söyledi.
Sever, ithalatta haksız rekabetin önlenmesine yönelik önlemler yanında, "DTM'nin bağlı olduğu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'ın kamu ihalelerinde, yüzde 15 fiyat farkında yerli üretimin seçilmesine yönelik ihtiyari düzenlemenin mecburi olması yönünde, girişimde bulunduğunu" ifade etti.
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile yapılan ortak çalışmada, yerli üretimde, kalite, miktar ve teslim süresi açısından sorun olmayan sektörlerin belirlendiğini kaydeden Sever, "kalite, miktar ve teslim süresi açısından bir sorun yoksa, yüzde 15 fiyat farkı olan kamu ihalelerinde yerli üretimin tercih edilmesinin, üreticilere, 25 milyar dolarlık ithalat pazarında önemli miktarda imkân yaratılabileceğinin" tahmin edildiğini açıkladı.
Sever, toplantıda, ithalatta uygulanan koruma önlemleri ile ilgili bilgi verirken "Ne pahasına olursa olsun ithalatı önleme değil, ithalatta haksız rekabeti önlemek için ticaret politikası araçları ve mevzuata uygun uygulamalar yapıyoruz" dedi.
Haksız rekabete karşı korunma önlemlerinin uygulanmasında sanayici ile işbirliği yapmanın önemine işaret eden Sever, sanayicilerin haksız rekabete önlem alınmasına ilişkin başvurularında ne kadar çok bilgi ve belge sağlarsa, karar alma sürecinin o kadar hızlı çalıştığını söyledi.
22 ülkeye damping
Şimdiye kadar, 22 ülkeye yönelik, 164 ürün grubunda dampinge karşı uygulama yapıldığını belirten Sever, Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) verilerine göre Türkiye'nin dampinge karşı önlem uygulayan ülkeler arasında 5. sırada bulunduğunu ifade etti. Halen 105 adet kesin damping önleminin yürürlükte olduğunu, 104 ürün grubunda da gözetim önlemi uygulandığını kaydeden Sever, "Uluslararası prosedüre uygun olarak yürütülen damping soruşturmaları ile korunma önlemlerinde sanayici ne kadar eksiksiz dosya ile başvurursa, daha hızlı davranmak mümkün oluyor. İçerik ve gerekçe olarak yeterli bir dosya ile başvurmak gerekiyor" dedi.
Bu nedenle korunma önlemi veya damping müracaatlarında sanayicilerin başvuruya ilişkin kendilerinden bilgi almalarının daha yararlı olacağını kaydeden Sever, damping önlemi müracaatlarında, başvuruların sektörün üretiminin en az yüzde 25'i tarafından, korunma önlemleri başvurularında ise en az sektörün üretiminin yüzde 50'si tarafından desteklenmesi gerektiğinin altını çizdi. Tekstil ve konfeksiyon ithalatının ise tamamen kayıt altında olduğunu belirten Sever "Haksız rekabete ilişkin mevzuat gereği, önlemi 3 ay geriden başlatabiliyoruz. Gümrük kanunu ile bu süre 3 yıl önceden başlatılabiliyor. Sanayiciyi haksız rekabete karşı korumak yönünde bu tür önlemler var" diye konuştu.