Uluslararası Yüzde 100 Yenilenebilir Enerji
Konferansı (IRENEC 2011) İstanbul'da toplandı. Avrupa
Yenilenebilir Enerjiler Birliğinin Türkiye bölümü EUROSOLAR
Türkiye tarafından organize edilen konferans her yıl enerjinin son
kullanım etkinliği ve yenilenebilir enerjiler alanındaki gelişmeleri takip etmek
için tekrarlanacak. Etkinlik sürisince yenilenebilir enerjöi alanında çalışan
firma ve kurumların katılımcılarla buluşmasın sağlayan bir de sergi düzenlendi.
IRENEC'in amacı fosil yakıtlardan yenilenebilir enerji kaynaklarına doğru
gerçekleşen eğilimi desteklemek ve nükleer enerji ve karbon tutma
teknolojilerinin tümüyle terkedilip yüzde 100 hedefine ulaşmaya katkıda
bulunmak.
6-8 Ekim tarihlerinde yapılan IRENEC 2011'in sonuç bildirgesinde yeni enerji
biçimlerinin kullanılmasının bir ütopya değil, bir gerçeklik olduğunun altı
çizildi, dünyadan örnekler verildi. Özellikle siyasetle yenilenebilir enerji
ilişkisine vurgu yapıldı. Yenilenebilir enerjinin varlığının ekonomik ve teknik
düzeyin ötesinde siyasetle ilişkili olduğu anlatıldı.
Sonuç bildirgesinde şu ifadelere yer verildi:
Mevcut sistemin direnci
* Yüzde 100 yenilenebilir enerji tedariği önündeki engeller artık teknik ya
da ekonomik değildir. Esas olarak siyasi direnç ve çıkar gruplarının engellemesi
söz konusudur. Büyük santraller ve çoğunlukla tekel olan büyük organizasyonlar
şeklinde bir yapıya sahip mevcut merkezi enerji üretim sisteminden, her binanın
güneş enerjisi, her ormanlık alanın biokütle enerji, her rüzgarlı bölgenin
rüzgar enerjisi üretme noktası olabileceği adem-i merkeziyetçi enerji sistemine
geçişin yapısal değişimi, mevcut sistemin büyük bir direnciyle
karşılaşmaktadır.
* Dünyada pek çok belde, kasaba, yerleşim ve kentte yüzde 100 yenilenebilir
enerji hedefleri artık hayata geçirilmektedir. Avrupa'daki birçok örnekte
görüldüğü gibi asıl olan doğru politikaların ısrarlı uygulanması ve kaynakların
bu alana yoğunlaştırılmasıdır. Küçük üretim sistemi imkanı
* Yenilenebilir enerjilerin enerji kaynağının olduğu yerlerde küçük üretim
tesisleri kurmaya imkan vermesi nedeniyle bölgesel yerleşimlerin, yaygın ve
hızlı olarak yenilenebilir enerji kullanımına geçişleri daha büyük ölçekli bir
dönüşümden daha kolay olabilir. Türkiye'de yerel yönetimler, bu konuda
kapasitelerini geliştirerek yabancı örneklerden öğrenerek "iyi örnekler"
yaratmaya başlayabilir.
* Yenilenebilir enerji kaynaklarının yaygın kullanımı, yeni mülkiyet
biçimleri ile elele gelişebilir; yerel yönetimler, kooperatifler, birlikler ve
yurttaş gruplarının kendi yerel rüzgar ve güneş santrallerine sahip olduğu
örnekler dünyada yaygınlaşmaktadır. Türkiye'de bu konuda hukuki çerçevelerin
zorlanmasına ve öncü gruplara ihtiyaç vardır.
Ütopya değil gerçek
* Yapıların ve inşa edilmiş çevrenin, giderek yerleşimlerin bugüne göre çok
daha düşük hatta "artı" enerji odakları olmaları mümkündür, bugünün
teknolojileri ve tasarımı buna olanak vermektedir.
* Türkiye'de kayda değer bir gelişme gösteren rüzgar enerjisi sektörü, yerli
yabancı yatırımcıları çekerek iç pazarı genişletirken, ülkenin bu alandaki
teknoloji geliştirme kapasitesinin de yükselmesi yönünde etkide
bulunmaktadır.
İstihdam ve sürdürülebilir kalkınma
* Yenilenebilir enerjilere dönüşümün ekonomiyi canlandırma ve yeni istihdam
alanı yaratma etkisi büyüktür ve başta Almanya olmak üzere gerçek örnekler
yaşanmıştır.
* Politik iradenin uzun vadeli ve gelecekteki gelişmeleri dikkate alan
enerji, ekonomi ve toplumsal hedefler belirlemesi, geçtiğimiz yüzyıldaki kirli
enerjilerle, sürdürülemeyen ekonomik modellerle kalkınan ülkelerinin geçtiği
yolu takip etmek yerine, yüzünü geleceğe dönmüş ülkelerin son 20 yıl içinde
çizdikleri yeni, temiz enerjiler ve sürdürülebilir kalkınma yolunda yürümeyi
hedeflemesi beklenmektedir.
Ulusal ve uluslararası katılımcılar
Eurosolar Türkiye'nin düzenlediği konferansa 30 ülkeden üniversiteler,
araştırma kuruluşları, enerji teknolojileri ve endüstrileri imalatçıları,
yatırımcıları, işletmecileri, yerel yönetimler, şehir plancıları ve mimarlar
katıldı. Enerji, ekonomi ve kentlerde yaşanan büyük dönüşüme de değinilen
konferansın katılımcıları arasında Yenilenebilir Enerjiler için Dünya Konseyi
(WCRE / World Council for Renewable Energy) ve Dünya Gelecek Konseyi (WFC /
World Future Council)'nin başkanları ve Türkiye'deki 24 belediyeden 31 kişi de
yer aldı. 200 katılımcıyla yapılan konferansta 150 tebliğ sunuldu. Tebliğler
ağırlıklı olarak yenilenebilir enerji teknolojileri, enerjinin son kullanım
verimliliği, dışsal ve toplumsal maliyetler, sürdürülebilir kentler, sıfır
enerjili binalar gibi konuları kapsıyordu.