Haliçport için yapılmak istenen ÇED toplantısı da protestolar yüzünden yapılamamıştı. DHA, projenin gerçekleştirileceği Tarihi Haliç Tersaneleri alanını havadan görüntüledi.
İlk defa Başbakanlığı döneminde Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan "Haliç Yat Limanı ve Kompleksi" projesi 2013 yılının Temmuz ayında ihaleye çıkarılmıştı. İhaleyi 1 milyar 346 milyon dolarla Rixos otelleriyle bilinen Sembol Uluslararası Yatırım ile Ekopark Turizm- Fine Otel’den oluşan konsorsiyum kazanmıştı. Proje, 4 yılı inşaat, 45 yılı işletme süresi olmak üzere 49 yıllığına Yap-İşlet-Devret modeliyle gerçekleştirilecek.
Dava açıldı
Türkiye Mühendis ve Mimarlar Odası'na (TMMOB) bağlı 4 oda, Haliçport projesine yönelik imar planlarını yargıya taşımıştı. Gemi Mühendisleri Odası, İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ve Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi tarafından konuyla ilgili yapılan ortak açıklamada Haliçport Projesi'ne ilişkin imar planlarına yürütmenin durdurulması ve iptali istemiyle 3 Kasım 2015 tarihinde dava açıldığı belirtilmişti.
3 adet 5 yıldızlı otel, 2 yat limanı yapılacak
Öte yandan tarihi Haliç Tersanesinin bulunduğu alanla ilgili Çevre Etki Değerlendirme(ÇED) süreci de başladı. Ulaştırma Denizlik ve Haberleşme Bakanlığı Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü’nün hazırladığı ÇED başvuru dosyasına göre; projede 3 adet 5 yıldızlı otel, 2 yat limanı ve iskeleler yer alacak. Alan büyüklüğü 250 bin metrekare olan projenin bedeli 850 milyon lira olarak belirlendi. ÇED başvurusunda yer alan proje detaylarına göre, Haliç tersanesine 700 oda kapasiteli 5 yıldızlı 3 otel yapılacak. 100 odadan oluşacak Otel 1 için Hangar tipinde tescilli bir bina otele dönüştürülecek. 400 oda ve 200 odadan oluşacak 2’inci ve 3’inci otel ise temelden inşa edilecek. Haliç Kongre Merkezi’nde yapılmak istenen ÇED toplantısı geçtiğimiz günlerde protestolar yüzünden yapılamamıştı.
Haliç tersanelerinin tarihi
İstanbul’un fethinin ardından Fatih Sultan Mehmet’in talimatıyla 1455’te kurulan Haliç Tersanesi, en uzun süre faaliyet gösteren tersanelerden birisi oldu. O zamanki adıyla, ‘Tersane-i Amire’, Yavuz Sultan Selim ve Kanuni Sultan Süleyman döneminde dev bir tersaneye dönüştü. Zaman içinde bölünerek Camialtı, Taşkızak ve Haliç tersaneleri adıyla işlevine devam etti. Denizcilikteki gelişmeyle birlikte bu bölge inşa tezgahları, havuzlar, depolar, kışlalar ve yelken dikim atölyelerini de içine alan bir kompleks haline geldi. II.Abdülhamid döneminde de tersaneye yeni bir havuz eklendi. . Böylece 150 tona kadar küçük gemilerin tamiri bu yüzer havuzlarda yapılmaya başlandı. Tersane-i Amire 1908 yılından itibaren bir daha eski parlak dönemlerininden uzaklaştı. Cumhuriyet döneminde Tersane, Türkiye Seyr-i Sefain İdaresi’ne bağlandı. 1952 yılında ise Denizcilik Bankası’na devredildi. Bu dönemde de yeni bazı havuzlar inşa edildi. 1960’lı yıllarda 8 adet çıkarma gemisi inşa etti. Son senelerde ise tersanede yolcu gemileri, araba vapurları ve feribotlar inşa ediliyordu. Ancak yeni Galataköprüsü inşaatı sırasında gemilerin haliç’e giriş çıkış yapamaması nedeniyle Tersaneler üretim yapamadı ve bu kapanma sürecinin başlangıcı oldu.