Başkan Kadir Topbaş’ın isteğiyle hazırlanan Boğaziçi Kanunu Tasarısı, belediyeye mevcut kanundaki yetkilerden daha radikal yetkiler tanıyor. Boğaziçi İmar Müdürü İrfan Uzun, ‘Sevda Tepesi’ tartışmalarının gölgesinde kalan tasarının kaçak yapıyı anında yıkma yetkisi getirdiğini söyledi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın çabalarıyla Boğaziçi’ndeki kaçak yapılaşmayla mücadele için hazırlanan Boğaziçi Kanunu, “Sevda Tepesi’ni imara açmak için mi hazırlandı?” kuşkusunu da beraberinde getirdi. Suudi Arabistan Kralı Abdullah bin Abdülaziz’in 1984 yılında dönemin Başbakanı Turgut Özal’ın teşvikiyle aldığı 57 bin 470 metrekarelik Sevda Tepesi’ne Boğaz ön görünüm bölgesi olduğu gerekçesi ile çivi bile çakılamamıştı. Başkan Topbaş’ın Boğaziçi için yeni kanun taslağı hazırlatmasıyla başlayan tartışmalara Boğaziçi İmar Müdürü İrfan Uzun son noktayı koydu. “Boğaziçi Kanunu Sevda Tepesi’ni imara açmak için çıkarılmıyor.” diyen Uzun, yeni kanunun en önemli uygulamalarından birinin, tespit edilen kaçak yapının anında yıkılacağı hükmü olduğunu belirtti.
Boğaziçi İmar Müdürü İrfan Uzun, yeni kanunun başta kaçak yapılaşmayla mücadele olmak üzere kamulaştırmanın kolaylaştırılması, uygulanabilir olması, yapı ve nüfus yoğunluğunu sınırlama ve koruma kuşaklarını yeniden tayin etme gibi amaçlarla hazırlandığını ifade etti. Kanun tasarısının Sevda Tepesi’ne kurban gitmemesi gerektiğini ifade eden Uzun, tepenin imara açılması için gelen bir talep olmadığını vurguladı. İmar Müdürü Uzun, yeni kanunun kaçak yapılaşmayla mücadelede otokontrolü öngören bir mantıkla hazırlandığını söyledi. 2004 yılında çıkarılan Türk Ceza Kanunu’nun 184. maddesinde kaçak yapı yapanlara 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası öngörüldüğüne dikkat çekerek, “Halen yürürlükte olan Boğaziçi Kanunu’nda aynı suç için 6 aya kadar hapis cezası var. TCK’nın 184. maddesinin caydırıcı olduğunu ve uygulanması halinde sorunun çözüleceğini düşünüyoruz. Onun için yeni Boğaziçi Kanunu’nda hapis cezasına yer vermedik.” dedi.
İmar Müdürü İrfan Uzun, kaçak yapılaşmayla mücadelede yeni kanunun farklı bir uygulama getirdiğini söyledi. Buna göre Boğaziçi İmar Müdürlüğü’nün yetki alanındaki 28 bin 873 adet yapıdan 9 bin 616’sının kanuna uygun olmadığı Boğaziçi’nde, yeni hazırlanan kanun taslağına göre geçerli plana göre ruhsata bağlanması mümkün olmayan; tamamen kaçak, ilave kaçak kat veya bağımsız eklentileri, yapım esnasında tespit edildiği anda video veya fotoğraf makinesi ile tutanak tutulup başka bir işleme gerek kalmadan yıkılacak veya yıktırılacak.
3194 sayılı İmar Kanunu’nun 32. maddesine göre imara aykırı bir yer tespit edildiği zaman zabıt tutulduğunu ve inşaatın durdurulduğunu anlatan Uzun, “Zaptı encümene gönderiyorsunuz. Encümen yıkım kararı alırsa yapının sahibine bir ay müsaade ediyorsunuz. ‘Yasal hale getirin’ diyorsunuz. ‘Ruhsata bağlayabiliyorsanız bağlayın; bağlayamıyorsanız fazlalıkları yıkın’ diyorsunuz. Yıkım kararı alıyorsunuz. 42. maddeye göre para cezası da veriliyor. Bu mevzuatla 45 günden aşağı kaçak yapıya mümkün değil dokunamıyorsunuz. Bu arada atı alan Üsküdar’ı geçiyor.” şeklinde konuştu.
Taslakta, Boğaziçi alanında hem yeşil alanların kamulaştırma külfeti getirmeden kamuya kazandırılması maksadıyla hem de bu alanlarda yaşayan insanların mağdur edilmemesi için ortaklık payı yüzde 50 olan imar uygulaması öngörülüyor. İrfan Uzun, uygulamanın eski Boğaz köyleri ve Boğaziçi yerleşmeleri ile sınırlı olduğunu belirtti.
Kanunla Boğaziçi’ndeki kamu mülkleri konusunda da düzenleme getiriliyor. Buna göre Boğaziçi alanında diğer kamu kuruluşlarına ayrılan kamu donatıları dışında tüm kamu mülkiyetindeki bin metrekare ve üstündeki arsa ve araziler Büyükşehir, altında kalan arsa ve arazilerden geri görünüm ve etkilenme bölgesinde kalanlar ilçe, diğer bölgelerde kalanlar ise İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne devredilecek. Bunların dışında su yolu, planlamaya yönelik esaslar, Boğaziçi gelirleri başlığı altında yeni düzenlemeler de kanun taslağında yer alıyor. Boğaziçi İmar Müdürü İrfan Uzun, kanun taslağı ile ilgili olarak Bayındırlık Bakanlığı ile görüşmelere devam ettiklerini söyledi.