 |
| Yapı-Endüstri Merkezi Genel Müdürü Güven Cantürk |
Avrupa inşaat sektörünün içine düştüğü darboğaz, Avrupalı yatırımcılar için Türkiye’yi cazip hale getirirken, Yapı-Endüstri Merkezi Genel Müdürü Güven Cantürk ile Türk inşaat sektörünü ve sektörün gelişiminde büyük katkıları bilinen Yapı Fuarı’nı konuştuk.
Avrupa inşaat sektörünün yaşadığı durgunluk süreciyle birlikte, Avrupa’daki inşaat sektörünün darboğaza girmesi ve özellikle komşu ülkelerde gelişen inşaat sektörü, Yapı Fuarı’nı nasıl etkiliyor?
Gerçekten Avrupa’da yapı sektörü dar boğaza girdi. Türkiye’de ise yapılan yeni yatırımlar ve yabancı sermayenin Türkiye’ye gelmesi, konut sektörünün büyüme göstermesine yardımcı oluyor. Dolayısıyla şu anda Türkiye, Avrupa’nın en iyi inşaat pazarlarından bir tanesi haline geldi. Ayrıca petrol zengini ülkelerin, petrol gelirlerinin artmasıyla birlikte, inşaat sektörleri hızlı bir büyüme gösteriyor. Bu anlamda Türkiye’nin o bölgelere yakın olması çok büyük bir avantaj. Yapı Fuarı’na özellikle Arap Yarımadası’ndan, Ortadoğu’dan, Türkî Cumhuriyetleri’nden, Rusya’dan, Romanya’dan, Bulgaristan’dan, Yunanistan’dan ve inşaat sektörünün iyi durumda olduğu Kuzey Afrika’dan çok fazla katılımcı oluyor.
Uzmanlar inşaat sektörünün, son iki yılda azalarak büyüyen bir grafik çizdiğini söylüyorlar. Siz inşaat sektörünün bu eğrisel durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Evet, inşaat sektörü azalarak büyüyen bir grafik çiziyor ve ağırlıklı olarak da konut sektörüne bağlı olarak gelişiyor. Türkiye’deki istatistiklere göre, inşaat sektörünün yaklaşık yüzde 60’ını konut sektörü oluşturuyor. Aslında şu anda, Türkiye’de konut açığının olduğunu söylemek çok mümkün değil. Fakat Türkiye’de niteliksiz konut çok fazla; mevcut konutların yüzde 90’ının kaçak olduğunu söylemek mümkün. İnşaat sektörünün gelişimiyle ilgili en doğru analizin, mevcut yapıların iyileştirilmesi ve ekonomik duruma bağlı olarak daha nitelikli konutların inşa edilmesi şeklinde olduğunu düşünüyorum. Ayrıca yatırım alanında bazı enstrümanların daralmasıyla birlikte, parasını değerlendirmek isteyen kişiler konuta yöneldi. Böylece konut sektörü ayrıca bir ivme de kazanmış oldu.
İnşaat sektörünün önü açık yani?
Global bir krizin yanı sıra, Türkiye’de siyasi krizler de var. Dolayısıyla herkes frene basmış durumda. Ama bütün bunların daha ağır gövdeli bir sektör olan yapı sektörü üzerindeki etkileri yavaş yavaş belirginleşiyor. 2008’in Türkiye için biraz daha temkinli bir yıl olacağını düşünüyorum. Türkiye’deki siyasi ortamın durulması halinde ben herhangi bir problem olacağını tahmin etmiyorum. Çünkü barınma ihtiyacı öncelikli olmak üzere, yeni sanayi tesislerine, alt yapı yatırımlarına, okullara, hastanelere, alışveriş merkezlerine vs ihtiyaç var. Çok genç bir nüfusa sahibiz. Dolayısıyla, inşaat sektörünün önünün çok açık olduğunu düşünüyorum.
İnşaat sektörünün alt bileşenlerinin, kendi ihtisas fuarlarını düzenlemesiyle birlikte,giderek Yapı fuarlarının önemini kaybedeceği görüşüne katılıyor musunuz?
Hayır, bu görüşün gerçekçi olduğunu düşünmüyorum. Çünkü o fuarların başarı grafikleri hem büyüklükleri açısından, hem de ziyaretçi sayısı açısından çok düşük. Bu tip fuarlara katılan katılımcıların da ziyaretçilerin de kafasının çok karışmış olduğunu gözlemlemek mümkün. Bütün ürün çeşitlerini bir arada görme fırsatı sunduğu için Yapı Fuarı, daha anlamlı sanırım... İnsanların zamanları artık çok kısıtlı. İki gün içinde her şeyi görmek istiyorlar. Zaten Yapı Fuarı’nı bir günde gezmek mümkün değil, sloganlarımızda da “iki gününüzü ayırın” şeklinde yaygınlaştırmaya çalışıyoruz.
Yapı Fuarı’nı on yıl sonra nerede görüyorsunuz?
Bu mekana, Türkiye’nin durumuna ve global trendlere bağlı olsa da Yapı Fuarı’nın daha da gelişeceğini söylemek mümkün. Ama doğal kaynakların tüketilmesi, iklim değişikliği ve küresel ısınma gibi dünyada yaşanan hızlı değişiklikler, yapı sektöründe ve dolayısıyla Yapı Fuarı’nda ekolojik malzemelerin ön plana çıkmasına neden olacak.
Bu yılki Yapı Fuarı’ndan beklentileriniz neler?
Bu yılki Yapı Fuarı’nda çok sayıda yabancı ziyaretçiyi ağırlayacağız. Ayrıca Türkiye’den de ciddi bir katılımın olacağını düşünüyoruz. Ziyaretçi sayısının 100 binin üzerinde olacağını düşünüyoruz.