Yaşamanın Sırrı Bu Planda



'Deprem master planı' uygulanırsa İstanbul'da tahmin edilen ölü sayısı 100'lere inecek.
Olası bir İstanbul depremi öncesinde insan hayatını kurtarmaya yönelik yapı güçlendirme çalışmalarının temelini oluşturacak 'İstanbul Deprem Master Planı'nın (İDMP) ön raporu tamamlandı. 200 bilim adamının katılımıyla Boğaziçi Üniversitesi, İTÜ, YTÜ ve ODTÜ tarafından hazırlanan ön raporda, yapı güçlendirme yöntemi, hukuki ve mali altyapı modelleri ele alınıyor.


5 bin bina 'yassı kadayıf'
Raporda deprem sonrasında 5 bin binanın 'yassı kadayıf' olması ve yaklaşık 90 bin insanın ölmesi beklenen İstanbul'da, riski azaltmak için stratejik kararlar alınması öneriliyor. Zemin etütleri neredeyse tamamlanan ve mahalle mahalle risk durumu tespit edilen İstanbul'un bazı bölgelerinde tek tek bina, bazı bölgelerinde mahalle bazında güçlendirilmeye gidilmesi ve mahallelerin topluca başka bir bölgeye taşınılması gündeme gelebilecek. 600 sayfalık ön raporda, İstanbul'u depreme hazırlamaya yönelik modellerde öne çıkan başlıklar şöyle:


Yapı envanteri
Önce sokak taramasıyla İstanbul'daki bina envanteri çıkarılacak, ardından binalar taşıyıcı sistem özellikleri açısından tek tek incelenecek.
İstanbul'daki tüm binaların adresi, koordinatı ve yüksekliği, kat ve daire sayısı, binada yaşayan ve çalışan sayısı, binanın yapım tarihi ve şekli, binanın sokaktaki yeri bilgisayar ortamına aktarılacak. 898 bin 444 yapının bulunduğu İstanbul'da binalar 24 farklı sınıfa ayrılacak. Tüm İstanbul'da sokak taraması 300-500 kişilik gruplarca 30-60 gün arasında
tamamlanacak.


Stratejik kararlar
Deprem riskinin azaltılması için kentin yeni gelişme alanlarının planlanması ve mevcut yerleşik bölgelere yönelik stratejik kararlarlar üretilmesi öngörülüyor. Deprem riski açısından sakıncalı alanlarda, planla kazanılmış hakkın geri alınması sorununun imar hakkı aktarımıyla aşılması düşünülüyor. Örneğin, Fatih gibi deprem riskinin ve nüfus yoğunluğunun yüksek olduğu bölgede tarihi olmayan yapılar istimlak edilerek konut alanları daha az riskli bölgelere taşınabilecek.


Güçlendirme modeli
Yıkılma riski en yüksek olanlardan başlanarak binalar güçlendirilecek veya yıkılacak. Bu, duruma göre bina veya mahalle bazında olacak. Bu modelin uygulanması, az veya orta katlı binalarda güçlendirme kat azaltılması, ağır balkonların iptali, betonarme duvar ilavesi, bodrum katlara çevre perdelemesi yöntemleriyle yapılabilecek.


Hukuki durum
İstanbul'da olası bir depreme yönelik güçlendirme çalışmalarının önünde 10 ayrı kanun ve yönetmelik bulunuyor. İmar Kanunu'nun 39. maddesi, "Eğer bina can ve çevre güvenliği açısından tehlike arz ediyorsa o bina tahliye ettirilebilir" diyerek belediyelere söz konusu binayı yıkma hakkı veriyor. Ancak binanın yıkılması için incelenmesi ve inceleme için de ev sahibinin izin vermesi gerekiyor.


Ulusal sismoloji ağı
Şu anda sismoloji çalışması yapan Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi'nin yanı sıra, İTÜ, KTÜ, Atatürk, Süleyman Demirel, Kocaeli üniversitelerinde, TÜBİTAK, MTA, Deprem Araştırma Dairesi, Bayındırlık ve İskân Bakanlığı Laboratuvar Bölümü, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Seyir ve Hidrografi Dairesi Komutanlığı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından da ölçüm yapılıyor. Ayrı ayrı kurulan bu sismoloji ağları birleştirilecek ve Türkiye genelinde bir 'deprem network ağı' kurulacak.

--------------------------------------------------------------------------------
'En büyük engel kurumlar ve yasalar'
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Zemin Etüdü ve Deprem Müdürü Mahmut Baş,
ağustos ayında tamamlanacak 'master plan'la İstanbul'daki binaların depreme karşı güçlendirilmesi modelinin, kanuni ve mali altyapısının belirlenmiş olacağını söyledi. İstanbul'u depreme hazırlamak için kaynağın bulunabildiğini, ama kurum karmaşası ve kanuni zorlukların büyük engel olduğunu belirten Baş, bir kaldırım düzenlemesine 5 trilyonun harcandığı günümüzde hayatı kurtaracak deprem master planının 1.2 trilyona ihale edildiğini kaydetti. Baş, şunları söyledi:


'Binaların yüzde 70'i iskânsız'
"Master planında ana ilke İstanbulluyu enkaz altında bırakmamak. Bu da yapıları depreme karşı dayanıklı hale getirerek olabilir. 30 yaşını geçmiş binalar yenilenmeli.
İstanbul'daki binaların yüzde 30'u 1970 yılından önce yapılmış. Ayrıca binaların yüzde 70'i iskânsız. İskânı olmayan binalarda yasal güçlendirme yapılamıyor. Master plan tamamlandığında kaynak ve kanun sorununu halledebilirsek, İstanbul'u beş-altı yılda depreme hazırlayabiliriz. İlk etapta 'yassı kadayıf' olması beklenen 5 bin binada yapılacak sınırlı güçlendirmeyle 20 bin insanı kurtarabiliriz. Bunun maliyeti de yaklaşık 200 milyon dolar. Bunu tüm İstanbul'a uyguladığınızda 90 bin olarak tahmin edilen ölü sayısı, 100'lere iner."
Projede yer alan jeofizik mühendisi Prof. Dr. Metin İlkışık ise, "Çok mesafe aldık. Eşyaları vidalamayla değil, binaları sağlamlaştırmakla uğraşıyoruz. Bu proje GAP kadar büyük. Ankara da sahiplenmeli" dedi.