Ve Kent İnsanı Yarattı



Amerikan Mimarlar Enstitüsü (AIA) Avrupa Birimi tarafından, Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi, Mimarlar Odası Genel Merkezi ve Yapı-Endüstri Merkezi’nin (YEM) desteğiyle gerçekleştirilen “İstanbul: Tarih, Kültür, Mimarlık Katmanları” etkinlikler dizisi, Cengiz Bektaş'ın “İnsanı Kent Yarattı” başlıklı konuşması ile devam etti.

Antik Çağ'dan günümüze Anadolu kentlerinden örnekler sunan Cengiz Bektaş, antik kentlerin planlama ilkeleri ile günümüzdeki kentsel planlamayı karşılaştırdı. Bilimsel kazılardan elde edilen bulgulara göre, insanın yerleşik yaşama geçtiği ilk yerin Anadolu (Çayönü ve Aşıklı Höyük) olduğunu dile getiren Bektaş, bu yerleşimlerin salt konutlardan oluşması nedeniyle kent olarak adlandırılamayacağına dikkat çekti.



Antik Çağdaki tanıma göre ancak; okul, stadyum, çarşı (agora), tapınak, tiyatro, odeon (dinleti yeri) ve belli bir altyapıya sahip yerleşimlere "kent" denildiğini ifade ederek, bu donatılara sahip yerleşimlerden Efes, Milet, Afrodisyas ve Bergama örneklerini sundu. Bektaş, tasarlandıktan sonra gerçekleştirilen ilk kentin de Anadolu'daki Priene olduğunun altını çizdi.

Antik kentlerden Bergama'da görülen bitişik yerleşimler şeklindeki gelişim modelinin, benzer bir örneğinin Bursa kenti olduğuna değinen Bektaş, her iki kentin ortasında da sosyokültürel bir özeğin mevcut olduğunu vurguladı.

Bu sosyokültürel özeğin İstanbul'da daha da geliştiğini dile getiren Bektaş; kervansaray, sübyan okulu, medrese, tıp okulu, halk mutfağı, imarethane, hamam, cami vb sosyal donatılara sahip Süleymaniye Külliyesi'ni referans verdi. Bu örgütlenmeden ve sosyal düzenden hareketle, insanın ancak böyle bir mekânda "insan" olabiliceğini vurgulayarak, antik çağda da inanıldığı üzere "İnsanı kent yaratır!" dedi.

Tarih içinde Anadolu kentinin gelişiminin ardından günümüz İstanbul'unun kent tanımına ne kadar uyduğunu sorgulayan Bektaş, "küreselleşme süreci yalanıyla" kentlerde gerçekleştirilen "dönüşümler" nedeniyle kentlerin bugün, geleceğin kentlisini, insanını yetiştirecek ortamlar olmaktan uzaklaştığına dikkat çekti. Bu duruma çözüm olarak da; yeni oluşan kentsel bölgelerde, yerleşik nüfusa göre  çok işlevli toplanma yerleri, yaygın eğitim olanakları, sanat ve zanaat işlikleri, spor ve sergileme hacimleri  ile sağlık tesisleri sağlanmasının ivediliğini savundu.

Etkinlik kapsamında yarın akşam (10 Nisan 2010), saat 19:00'da Prof. Dr. Zekai Görgülü, “Cumhuriyet Dönemi’nde İstanbul’daki Şehir Planlama Çalışmaları” başlıklı konferansı izlenebilir. "İstanbul: Tarih, Kültür, Mimarlık Katmanları" etkinlikleri ile “Platform for Architecture” sergisi, 12 Nisan’a kadar sürecek.