Bezmi Âlem Vakıf Gureba Hastanesi’nin kapatılacağı yolundaki
haberler üzerine Vakıflar Genel Müdürlüğü bir açıklama yaparak
hastanenin kapatılmasının ve arazisi üzerine otel ve rezidans yapılmasının söz
konusu olmadığını belirtti. Vakıflar Genel Müdürlüğü yaptığı yazılı açıklamada,
“Üniversite, bir araştırma ve eğitim hastanesi vasfını taşıyan Vakıf Gureba
Hastanesi ile yalnızca organik bir bağ taşıyacaktır. Açıkça ifade edilirse Vakıf
Gureba Hastanesi bir sağlık kurumu, Bezmi Âlem Valide Sultan Üniversitesi ise
bir eğitim kurumudur. Bu iki yapı paralel amaçla, ayrı fonksiyonları yürüten iki
kurum olarak varlıklarını sürdürecektir” denildi.
Hastanenin Hasdal’a
taşınması ve bugün hizmet verdiği Vatan Caddesi’ndeki 100 dönümlük arazisine
otel ve rezidans yapılacağı, ihtiyaç sahibi hastaların ücret ödeyerek tedavi
gövdecekleri gibi iddiaların asılsız olduğu belirtilen açıklamada şu bilgilere
yer verildi:
“Vakıf üniversitesi, sağlık bilimleri konusunda eğitim
verecek olup, üniversitenin toplam dokuz daldan oluşan yapısı içinde sadece tıp
fakültesi, Vakıf Gureba Hastanesi içindeki arsanın 19 bin 320 metrekare kullanım
hakkını almıştır. Bir mülkiyet değişimi söz konusu değildir. Tıp fakültesinde
eğitim görecek öğrencilerin zaten bir eğitim ve araştırma amacıyla üniversitenin
sadece tıp fakültesi burada konuşlandırılacaktır. Eyüp’te TEM otoyolu
yakınlarında bulunan vakıf arazisine ise yapılacak olan kompleks, bir otel ya da
rezidans değil, üniversitenin kampusudur.”
Personel
dağıtılacak
Hastanenin kapatılmayacağı belirtilmesine karşın
gerek genel müdürlüğe bağlı Vakıflar Meclisi’nin 405 No’lu kararında gerekse
TBMM alt komisyonlarında kabul edilen kanun tasarısında 657 sayılı yasaya tabi
çalışanlarının tasarı yasalaştıktan sonra en fazla altıncı ayın sonuna kadar bu
statülerini sürdürebilecekleri, bu tarihten sonra akademik unvana sahip olanlar
ile tıpta uzmanlık öğrenimi görenlerin isterlerse bu tarihten sonra 2547 sayılı
YÖK Kanunu’na göre, diğer personelin ise 4857 sayılı İş Kanunu’na göre sözleşme
imzalayarak üniversitede çalışmaları öngörülüyor.
Bir binada iki
kurum
Personelin 657 sayılı yasaya göre çalışmakta ısrar
etmeleri durumunda hastanenin yetişmiş deneyimli personeli Vakıflar Bölge
Müdürlüğü veya Sağlık Bakanlığı’na dağıtılacak. Deneyimli personeli dağıtılmış,
binasına üniversitenin tıp fakültesi konuşlanmış bir hastanenin nasıl araştırma
ve eğitim hizmeti verebileceği belirtilmemiş. Üniversite bünyesine alınacak
personel ile bu hizmetin yürütüleceği söyleniyor. Hastanenin, laboratuvar ve
diğer imkânlarından yararlanmak amacıyla üniversitenin uygulama hastanesine
dönüşmesi ve bir binada iki ayrı kurumun nasıl hizmet vereceği de tartışılan
konular arasında. Vakıf Gureba’nın hastane hizmetinin sürdüğü bina üniversitenin
uygulama hastanesi olarak devam edecek, tarihi binası ise tıp fakültesi olarak
kullanılacak.
Eyüp’teki kampusu yapacak şirket neyi işletecek?
Vakıf senedinde gelecekte bir Rüşdiye kurulmasından söz edilmesini dayanak
alan Vakıflar Meclisi’nin üniversite kurarak bu istemi yerine getirdiği
belirtilmesine karşın 1989 yılında da bu yönde alınan karara ilişkin
Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu ve
YÖK, “Senette üniversite kurulması yönünde bir irade beyan
edilmediğini, rüşdiyeden söz edildiğini, vakıfların zorlama bir yorumla bunu
üniversiteye dönüştürerek hukukun sınırlarını zorladığı, bir vakfın amacına
bağlı bir yorumdan hareketle bir başka vakfın mal varlığının kullanılmasına
hukuken imkân olmadığı” bildirilmişti.
Eyüp’teki kampus binası için otel, rezidans ve alışveriş merkezi yapımının
projelendirilmediğini belirten genel müdürlük, kampusun yap-işlet-devret
modeliyle inşa edileceği bilgisini veriyor. Bu durumda kampusu yapacak şirket,
yurt ve fakülte binalarını işletemeyeceğine göre neyi işleteceği bilinmiyor.