Türkiye'nin en önemli ormanlarını
barındıran Palovit Vadisi için Yeşiller Partisi bir basın açıklaması yaptı...
Yeşiller Partisi'nin Palovit Vadisi ile ilgili yaptığı basın
açıklamasında şunlar yazılı:
"Karadeniz’in eşsiz ekosistemi fırsatçıların tehdidi altında!
Doğu Karadeniz Bölgesindeki santral ve baraj inşaatlarıyla Macahel’den
İkizdere’ye kadar girilmedik vadi, talan edilmedik alan kalmadı. Bütün bunlar
yetmiyormuş gibi şimdi de daha önce santralle yok etmeye çalıştıkları Fırtına
Vadisi’ne, yol düzeltme bahanesi ile kepçelerle kamyonlarla girmiş
bulunuyorlar.
Kaçkar Dağları ekosistemi içinde çok önemli bir yere sahip
yaylalara gelişigüzel yapılan yol çalışmaları, mahkeme kararlarına rağmen devam
ediyor. Geçtiğimiz yıl Pokut ve Hazindağ yaylaları arasında yapılmak istenen
yola dava açılıp, Trabzon Bölge İdare Mahkemesi "yürütmeyi durdurma" kararı
vermesine rağmen yola devam edilmişti. Bu yolla ilgili tartışmalar sürerken bu
yıl da Amlakit yaylasına kısa sürede ulaşmak adına Fırtına vadisi düzlemindeki
Palovit Vadisi’ne dozerler girdi.
Bahsi geçen bölge 1.derecede SİT alanı olup, aynı zamanda milli
park sınırları içinde de kalmaktadır. Palovit Vadisi, Fırtına Vadisi’nin en
dokunulmamış ve insan girmemiş bölgesi olup, doğal yaşlı ormanlarını, alüvyonal
ormanları, endemik türde flora ve faunaları barındırmaktadır. Fırtına vadisi
aynı zamanda dünyanın 200 ekolojik bölgesi içinde Avrupa’nın acil korunması
gereken 100 ormanından birisi olarak tespit edilmiştir. Bölge 1. derece doğal
SİT alanı olduğundan dokunulamaz, yapılaşma olamaz, inşaat yapılamaz, yol
yapılamaz. Diğer ülkeler doğal alanlarını artırarak ve ekolojik politikalar
üreterek sorumluluklarını yerine getirmeye çalışırken her nedense ülkemizde
yeşili "yok etmek" için özel bir çaba sarf edilmesine anlam
veremiyoruz.
Yol yapılmak istenilen bölge, sarp bir vadiden oluşmakta olup,
dere yatağını takip eden yol güzergahı üzerinde daha henüz bilinmeyen üç adet de
büyük çağlayan bulunmaktadır. Alan orman sınırı içinde ve dışında her iki yamaç
açısından sürekli çığ ve heyelanlara maruz kalan bir alandır. Daha önce Palovit
Şelalesi önünden kısa bir orman yolu çalışması yapılmış, ancak sürekli
heyelanlar nedeni ile devam ettirilememiştir. Gerek önceden inşa edilmiş mevcut
orman yolu, gerek yeni açılacak yolun sürekli işlemesi çığ ve heyelanlar nedeni
ile hiçbir zaman mümkün olmayacaktır. Kullanılması mümkün olmayan bu yol nedeni
ile yüzlerce anıt ağaç niteliğinde ağaçlar kesilecek ve Palovit Vadisi’ne tamiri
imkansız zarar verilecektir.
Fırtına ve Palovit Vadileri, son derece hassas bir ekosistemi
barındırmaktadır. İçerdikleri doğal yaşlı ormanlarla, hem bölgenin hem de
ülkenin en bozulmamış birkaç orman ekosistemi arasında değerlendirilirler.
Palovit Vadisi kendine özgü endemik bitki çeşitliliğinin yanı sıra barındırdığı
hayvan türleriyle de doğa koruma açısından büyük önem taşımaktadır. Türkiye’de
en yoğun bozayı popülasyonunun bulunduğu bölgelerden biri olan alanda, yaban
domuzu, çengel boynuzlu dağ keçisi, yaban keçisi, kurt, tilki,
çakal, yaban kedisi, vaşak, karaca ve porsuklar yaşamaktadır.
Projesiz halde, yöre insanının oluru ve kepçe operatörünün
inisiyatifi ile açılan yollar, ekolojik olarak vadinin tam da göbeğinde ciddi
yaralar açmaktadır. Yol, dozerin gidebileceği şekilde açılmakta, bir yol için
2-3 defa güzergah değişikliği yapılmakta, dozerin takıldığı yerde geri dönülüp
yeni bir güzergah belirlenmekte, dolayısı ile de alanda çok geniş bir tahribata
sebep olunmaktadır. Bu şekilde projesiz bir çalışma vadiyi tanınmaz hale
getirecektir.
Yeşiller Partisi olarak bizler ve bizleri destekleyen yüz
binlerce kişi ile bu ve bunun gibi doğa katliamları için sesimizi duyurmak,
bugüne kadar tüm projelere kayıtsız kalan politikaları protesto etmek ve
"Palovit vadisine dokunma" demek için haklı hukuksal mücadelemizi bugün
başlatıyoruz. Yeşiller Partisi olarak Karadeniz’e yapılmak istenen
hidro-elektrik santrallarının, izinsiz yolların, barajların, altın madenlerinin,
taş ocaklarının durdurulması ve kapanması için hukuksal mücadelemizin ilk
imzasını attığımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz."