İstanbul'da pazar günü gerçekleşen Avrasya Maratonu, halk
koşusu sırasında Boğaz Köprüsü'nün 'aşırı
yüklenme' nedeniyle beşik gibi sallanması ile gündeme oturdu.
Kameralara da yansıyan ve endişeye yol açan sarsıntıyı uzmanlar
"rezonans" olarak nitelendirirken, bu şekilde yıkılan köprüler
olduğu da belirtildi. Ancak Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım,
"Köprü eğer sallanmazsa o zaman korkmak lazım. Sallandığı müddetçe işler yolunda
demektir. Kimse endişe etmesin" diyerek yüreklere su serpti. Bakan Yıldırım,
köprüde bir tehlike olup olmadığı yönündeki bir soruya ise, "Elektrik direkleri
sağa sola yaylanıyormuş. Hiç kimse milleti paniğe sevk etmesin, her şey yolunda.
Bunları takip eden sensörler var, kontrol odaları var. Herhangi bir sınır
değerinin üzerinde bir şey olduğunda zaten müdahale ediliyor" yanıtı verdi.
Karayolları Genel Müdürlüğü'nden yapılan yazılı açıklamada
da şu ifadelere yer verildi: "Köprü üzerindeki her hareketin limit değeri vardır
ve sistem, limitler aşıldığında ikaz vermektedir. Maraton sırasında bir ikaz
alınmamıştır." Durumu değerlendiren Karayolları 17. Bölge Müdürü Yakup
Dost ise halk koşusunun iptali ile ilgili bir şey söylemek için henüz
erken olduğunu belirterek, "Japon uzmanlarımızla birlikte değerlendireceğiz. Bu
sallantının nedenini çözmeye çalışacağız. Ona göre karar vereceğiz" dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da önceki
günkü maratona ilişkin hazırlanan teknik rapora göre köprüde risk olmadığını
söyledi. Topbaş, "Yürürken köprüde büyük bir titreşim ortaya çıktı. Bugün (dün)
teknik insanlarımızdan aldığımız raporda, köprüde bir risk olmadığı söylendi. Bu
durum köprünün askılarının gergin ve dik olmasından kaynaklandı. Ben de lodos
yemiş gemi gibi hafif sarsıntı hissettim" dedi. Kimi uzmanlar da bu yönde görüş
bildirdi. Ancak kimisi bir facianın eşiğinden dönüldüğü ve halk koşusunun artık
yapılmaması gerektiği düşüncesinde. İşte uzmanların görüşleri:
Metrekareye 560 kilo düştü
Prof. Dr. Semih Tezcan (Boğaziçi Üniversitesi Öğretim
Üyesi): Büyük bir tehlike atlatıldı. Köprünün belli bir taşıma gücü
vardır. Her şeritten belli aralıklarla otomobil gidebilir. Kamyon yükü de iki
kule arasında 2 bin 600 tonu geçemez. Onun için zaten bu köprüden kamyon
geçişleri yasaklandı. Yaya olarak da, bir metrekaredeki taşıma yükü 180 kiloyu
geçemez. Bunun üzerindeki yükü bu köprü taşıyamaz!.. Bu da en fazla 2-2.5 insan
eder. Topluluk geçtiği zaman metrekarede 7-8 kişiyi bulabilir. 8 kişi, en az
70'er kilodan 560 kilo eder. 180 kiloyu 3 kez aşan bir ağırlıktır bu. Köprünün
açıldığı yıl da böyle bir tehlike yaşandı. Bu köprüler yürüyüş için değildir,
koşu için hiç değildir. Dolayısıyla bu kadar insanı köprü üzerine salmak
hatadır. 1973'ten sonraki ikinci büyük hata olmuştur. Büyük bir facianın
eşiğinden döndük. Bu bir uyarı olmalı. Önümüzdeki yıl sadece koşacak olan
atletlere izin verilmeli.
Salınım, köprünün özlliği
Oktay Ekinci (Mimarlar Odası eski Genel Başkanı): Asma
köprüler beşik gibi sallanır. Asma köprünün özelliği budur. Avrasya Maratonu,
bizim çok önemli bir etkinliğimizdir. Asya ile Avrupa'yı birbirine birleştiren
bir koşu. Köprü olmasaydı, Avrasya Maratonu olmazdı. Maratonun olumlu yanını
örseleyecek bir durum yaratmamak lazım. 'Eyvah köprü yıkılıyor. Bu maratondan
vazgeçsek' gibi bir sonucun çıkmaması lazım.
İzin verilmemeli
Prof. Dr. Engin Orakdöğen (İTÜ İnşaat Fakültesi Yapı Anabilim Dalı
Öğretim Üyesi): Bu köprüler taşıt yüküne göre projelendirilmiştir.
İnsan geçmeyecek diye düşünülerek yapılır. Rüzgâr yükleri, deprem yükleri göz
önüne alınmıştır ama insan geçişleri dikkate alınmamıştır. Bu kadar insanın bir
anda geçişine izin verilmemeli.
Gelenler uyarılmalıydı...
Cemal Gökçe (İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube
Başkanı): Asma köprü gibi tüm yapılar projelendirilirken çeşitli
kuvvetler dikkate alınarak projesi yapılır. Bunlar; deprem kuvvetleridir. Rüzgâr
kuvvetleridir, kardır. Depremlerde Boğaz Köprüsü gibi yapılarda salınım ortaya
çıkar. Asma köprüler de deprem ve büyük fırtınalarda salınır. Avrasya
Maratonu'ndaki salınımı da normal görmek lazım. Ancak belediye yöneticileri
önceden uyarıda bulunsaydı, bu kadar panik yaşanmazdı.
Yaptığı 2 köprü yıkılmış
Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprüleri'nin tasarımcısı Dr. William
Brown'ın geçmişte yaptığı köprülerden ikisinin yıkıldığı birisinin ise
son anda kurtulduğu belirlendi. Brown'ın 1970 yılında Avustralya'da yaptığı
West Gate Köprüsü ve Galler'de yaptığı Milford
Haven köprüleri yapım aşamasında çökmüş, Severn
Köprüsü ise son anda kurtarılmıştı. Yaptığı projelerin sorunlu
olmasından dolayı İngiltere Mühendisler Odası ve Kraliyet
Komisyonu'nun raporlarında Dr. Browne hatalı bulunarak, mühendislik
lisansı iptal edilmişti. Boğaziçi Köprüsü'nün temeli, 20 Şubat 1970'te atıldı.
30 Ekim 1973'te de törenle açıldı. Ancak köprünün açıldığı gün on binlerce kişi
aynı anda köprünün üzerinde karşılıklı yürümeye başlayınca köprü beşik gibi
sallanmış, bunun üzerine de yaya geçişi yasaklanmıştı.
Bülent ERGÜN - Erhan ÖZTÜRK / HABER MERKEZİ Çağdaş ÇETİNDEMİR / SABAH