TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulu, 6 Şubat depremlerinin yıldönümü dolayısıyla bir açıklama yaptı. “Unutmadık, Affetmedik!” başlığıyla yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Kahramanmaraş merkezli 11 ilde yaşanan, resmi verilere göre 53 bin vatandaşımızın hayatını kaybettiği 6 Şubat depremlerinin üzerinden tam bir yıl geçti. Acılarımız hala taze, ülkemiz halen enkaz altında. Kaybettiğimiz yurttaşlarımızı saygıyla anıyor, fiziken ve ruhen yaralanan vatandaşlarımızın acısını yürekten paylaşıyoruz.
Öfkemiz dinmiyor
Mimarlar Odası heyeti ile depremin yıldönümünde yaptığımız tespitlerde, yıkımın en derinden etkilediği Hatay'da afet koşullarının halen devam ettiğine tanıklık ettik. Depremin hemen ardından yaptıkları ihalelerle o gün herkese bir yıl içinde yüz binlerce konut vaat eden iktidar, bugün deprem bölgesinde geçici barınma alanlarında altyapı hizmetlerini dahi sağlayabilmiş değil. Depremzedeler hala barınma olanaklarından mahrum, konteyner kentlerde sağlıklı yaşam koşulları sağlanamadığı gibi halen çadırda yaşayan binlerce insanımız bulunuyor.
Deprem ülkesi olan ülkemizi enkaz haline getiren depremlerin ardından hala yaşanabilecek depremlere karşı hazırlıklı hale gelinememişken, kurumların koordinasyonsuzluğu sürmektedir. Liyakatsiz koşulları gidermek yerine depremzede vatandaşlar seçim ve oy hesapları ile tehdit edilmeye devam edilmektedir.
Afeti nimete çeviren politikalarla Afet Yasası değiştirilerek "Kentsel Dönüşüm Kanunu" yayınlanmış, hemen ardından deprem bölgelerindeki alanların birçoğu rezerv yapı alanı olarak ilan edilmiştir. Tüm yetkiler Kentsel Dönüşüm Başkanlığı’na verilerek yine plansız, şehircilik ilkelerine ve bilime aykırı uygulamaların hayata geçirilmesi için adımlar atılmış, yalnız deprem bölgesinde değil tüm ülkemizde toplum görülmemiş bir mülksüzleştirme yasası ile karşı karşıyadır.
Bilim ve tekniği dışlayan kentleşme politikaları ve İmar aflarıyla kentleri mezarlığa dönüştürenler hesap vermiş değil. Halkı ölüme terk edenler, ülkemizi koca bir enkaz alanına dönüştürenler halen sorumluluk almadan koltuğu bırakmamak için çabalıyor. Tüm bunlara rağmen halkın dayanışması ve sessiz öfkesi giderek büyüyor ve güçleniyor.
Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak bilim ve tekniğin ışığında bu öfkeyi halkın yararına dönüştürebilmek için tüm gücümüzle mücadeleye devam edecek, depremi ve diğer doğa olaylarını afete dönüştürenlerin peşini bırakmayacağız.
Kaybettiğimiz tüm yurttaşlarımızın anısına saygıyla…”