UNESCO Türkiye’yi uyarırken, İstanbul Tarihi Alanlar Başkanı Halil Onur, sadece tarihi yarımadanın değil UNESCO’nun koruma listesindeki tüm yerlerin barış dışına çıkarılması gerektiğini söyledi.
12. yüzyılda yapılan Molla Zeyrek Camisi ve çevresi, Yedikule Surları ve zindanı (Kara Surları ve çevresi), Sultanahmet Bölgesi’nin yarısı, Küçük Ayasofya ile Acemoğlu Hamamı, tarihi sarnıçlar gibi UNESCO’nun koruma listesindeki bölgelerde silüeti bozan, hatta tarihi yapılara uzanan kaçaklar da imar barışına başvurduğu öğrenildi. Hürriyet’ten Aysel Alp’in haberine göre; Haziran ayında yürürlüğe giren imar barışı, İstanbul Boğazı öngörünüm bölgesi ile yasada koordinatları belirtilen tarihi yarımada ve Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alanı hariç Türkiye genelinde ruhsata aykırı tüm yapılar, devletle barışma olanağı buldu.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkilileri, İstanbul’da tescilli binaların affa girerken, tescilli olmayanların ise af kapsamı dışında kaldığını belirttiler. 650 yıllık Acemoğlu Hamamı’nın üzerine yapılan Celal Ağa Konağı, Küçük Ayasofya ve çevresinin barışa dahil olduğunu belirten yetkililer, “Bu sınırları çizmek yerine Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamına girmeyen ve silüeti bozmayan yapılar da barıştan yararlanmalı” dediler.
Uzmanlar ise Mimar Sinan’ın yaptığı Gazi Ahmet Paşa Camisi, Topkapı Sarayı surları içindeki Tekfur Sarayı, bin 600 yıllık Bukoleon Sarayı, Fatih Camisi, Cerrahpaşa Camisi, Hekimoğlu Ali Paşa Camisi, Haliç’e bakan silüet, Marmaray’a bakan yamaçlardaki silüetler, Fener Rum Kilisesi (Kırmızı Mektep) çevresinin de barış kapsamında olduğuna dikkat çektiler. (…)
Bergama Efes İşgal Altında
İstanbul Şehir Plancıları Odası Başkanı Tayfun Kahraman ise imar barışıyla Bergama, Efes dahil Türkiye genelinde doğal, tarihi, kültürel SİT üzerindeki kaçak yapıların yasal hale getirildiğini savundu. Kahraman, 31 Ekim’de başvuru süresi dolacak olan imar barışının tarihi ve kültürel sit alanlarının harap edilme riskini daha da artırdığını belirterek, “Koruma kurullarının bütün kararları bu yasa değişikliğiyle yerle bir oldu, boşa çıktı. Bunun hemen düzeltilmesi gerekir” dedi.
UNESCO Listesi Olmamalı
İstanbul Tarihi Alanlar Başkanı ve aynı zamanda Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Üyesi olan Halil Onur, Tarihi Yarımada’nın UNESCO’nun çizdiği sınırlar kapsamında tümden barış dışı kalması gerektiğini söyledi. Onur, barışın yaratacağı olası sıkıntıların neler olabileceğine ilişkin şunları söyledi: “Örneğin, kültür varlığına bir bina eklenmiş, yapı kullanım belgesi aldığında ne olacak? O eserin restorasyonu gündeme geldiğinde kaçak katı nasıl restore edeceğiz? Ben aynı zamanda Koruma Kurulu üyesiyim, kaçak kat önüme bu geldiğinde Kanun gereği yıkılmasını istemem gerekir. Ama vatandaş da o zaman ‘ben parasını ödedim, kaldırmam’ diyecek. O zaman ne yapacağız? Biz yasa çıkmadan ilgili kurumlara yazı yazdık. ‘Orası bir bütündür, orası burası ayrılamaz’ dedik. Danışma kurulunda da tüm üyeler sakıncaları dile getirdiler. Biz de ilgili kurumlarla paylaştık. Sehven yapılmış bir hata olarak düşünüyoruz. Kültürel Miras Etki Değerlendirme (KÜMED) çalışması yapılmadan, Tarihi Yarımada’ya getiri ve götürüleri hesaplanmadan bu tür oldubittiler olmamalı. Sadece Tarihi Yarımada değil UNESCO’nun Türkiye koruma listesinin tamamı barış dışına çıkarılmalı.”
Haberin tamamına linkten ulaşabilirsiniz.