Ümmet Alaca: Ekonomik Kriz Aslında Bir Güven Krizi



Çelik kapı sektörünün, 2008'in son iki ayı da dikkate alınırsa yüzde 70 küçüldüğünü söyleyen Tutkunlar Çelik Kapı ve Kapı Sistemleri Yönetim Kurulu Başkanı Ümmet Alaca, "Zaten sayılı olan firmaların birçoğu iflas etti. Sektör kendi çabalarıyla sorunları çözmeye çalışıyor" dedi. Özellikle son bir yıldır gündemin en önemli maddesi olan küresel ekonomik krizin, aslında bir 'güven' krizi olduğunu savunan Alaca, güven ortamının yeniden oluşmasıyla birlikte krizin kolayca aşılacağına inandığını söyledi. Krizin iyi taraflarına da işaret eden Alaca, merdiven altı üretim yapan firmalar nedeniyle haksız rekabetle karşı karşıya olduklarını, krizle birlikte bunların elendiğini sözlerine ekledi.

Uluslarası Yapı İstanbul Fuarı'nda sorularımızı yanıtlayan Alaca, "Bizim en büyük avantajımız, kendi öz sermayemiz ve müşteri güveni" diyerek, krizleri fırsata çeviren Tutkunlar'ın ayda bir kapıdan 1000 kapı üretme kapasitesine çıktığına ve 25 ülkeye ihracat eder duruma geldiğine dikkat çekti. Niş üretim yaptıklarını vurgulayan Alaca, özellikle son beş yıldır anahtar ihtiyacını ortadan kaldıran 'sahibini tanıyan kapı' sistemlerine odaklandıklarını ifade etti ve şöyle devam etti:

"Amacımız, çıkmış, denenmiş ve uygulanmış bu sistemi herkesin ulaşabileceği bir standarta getirmek. Proje de, sistem de, uygulama da yüzde 95 yerli üretim. Sistem, parmak izlerinin okunması esasına dayanıyor. Biz bunu daha da geliştirerek, optik fotoğraf çeken, biomatik sistemlere geçtik. Artık parmak izinin de canlı birine ait olması gerekiyor. Kapınıza gelen kişilerin fotoğrafını çeken; ya da direkt  televizyonunuza bağlayarak canlı olarak görebileceğiniz sistemler de var. Ayrıca yine burada ilk kez tüketicinin karşısına çıkan ve yaşlıları, çocukları, özürlüleri düşünerek gerliştirdiğimiz 'ayakla açılabilen' kapılar var. Bu kapılar, özel motor sistemleriyle hiç dokunulmadan kolayca açılabiliyor. Sistem kapının istediğiniz bir bölgesine yerleştirilmiş çipler üzerinden çalışıyor"

Her zaman katma değeri yüksek ürünler üretmek hedefiyle çalıştıklarını dile getiren Alaca, ar-ge anlamında da en önemli desteği müşterilerinden aldıkları söyledi.

"Onların isteklerini ar-ge komisyonumuzda değerlendirdik, uyguladık. Her şey hayal kurmakla başlar, sonrasında gerçeğe dönüştürülür. Evinin şantiyeye dönüşmesini istemeyenler için Türkiye’de ilk demonte kasayı Tutkunlar üretti. Metal kaplamayı ahşaba çevirdik, güvenlik ihtiyacını düşünerek kilitleri artırdık, kapıları zırhladık. 2002 yılında kurduğumuz sistemle, Türkiye’nin neresinde olursanız olun 7 gün 24 saat çilingir hizmeti başlattık".

Alaca, devletten tek beklentilerinin standartları oluşturması ve bunun da takibini yapması olduğunu vurguladı ve belgelendirme için akredite kurumların sayısının arttırılması çağrısında bulundu.

"Bizi belgelendirme için yurtdışındaki kuruluşlara muhtaç etmeyin. Bunun için de akredite edilmiş kuruluşların sayısının artması gerek, ki biz de testlerimizi burada yapabilelim. Çünkü belgeleri almak da bir maliyet ve uluslararası pazarlarda bizi zorlayan konulardan biri. O maliyetleri karşılamaya çalışırken makine yatırımı yapamıyorsunuz; böylece kalite standartlarınızı yükseltemiyorsunuz. İki yılda gelişebilecekken, bu süre 10 yıla çıkıyor".