TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Toplantısında konuşan YİK Başkanı Tuncay Özilhan, son dönemdeki gelişmelerin Türkiye’nin imajını zedeleyecek düzeye geldiğine dikkat çekti. Türk Lirası’ndaki değer kaybının ihracat artışına yol açmadığını, ithalatı pahalı hale getirdiğine değinen Özilhan, “Kurdaki oynaklığı yatırım performansını daha da zedeleme riski ile karşı karşıyayız. Üretim yoksa ürün yoksa ekonominin çarkları duruyor” dedi. Dünya Gazetesi'nin haberine göre, düşük reel faizin üretim ve yatırım için tek başına yeterli olmadığını vurgulayan Özilhan, “Bize düşük faiz oranlarından daha fazlası gerekli” diye konuştu.
TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran-Symes, konuşmasında dün gözaltına alınan Boydak Holding CEO'su Memduh Boydak'a değinerek başladı. Cansen Başaran-Symes, "TÜSİAD Yönetim Kurulu olarak Memduh Boydak’a bir kez daha geçmiş olsun diyoruz. Dün de bu konuyla ilgili detaylı bir açıklama yapmıştık. Bugün burada sayın Boydak’ın eksikliğini gerçekten hissediyoruz" dedi.
TÜSİAD Başkanı konuşmasında şunları söyledi: "Kuşkusuz bu toplantımızı daha farklı koşullarda, terörün ve şiddetin olmadığı, toplumumuzun, kaygılarının artmadığı bir ortamda, küresel ekonomideki gelişmelerin, Türkiye'nin giderek kırgınlaşan ekonomisini fazlasıyla etkileyebilecek korkusunun taşımadan ve terörün ve şiddetin, hiçbir şekilde olmadığı bir ortamda yapabilmeyi isterdik. Maalesef öyle bir Türkiye'de değiliz şu anda. Bunun da acısını şu anda hep birlikte hissediyoruz. Elbette ve öncelikli olarak amasız ve fakatsız şekilde terörü kınıyoruz. Hunharca işlenen cinayetlerin, insanların katledilmesinin hiçbir açıklaması olarak. Terörün kalıcı olarak bu coğrafyadan silinmesi için, TÜSİAD olarak sağlam önlemleri destekliyoruz. Çözüm süreci başladığında, kalkınma ve ekonomik boyutta destek olmak için arka çıktık.Terör sorunu son dönemde çevre ülkelerde yaşanan gelişmelerle birlikte farklı bir boyuta ulaştı. Acilen buna bir çözüm bulunması gerekiyor."
“Ankara'da olacağız”
Cansen Başaran-Symes, "Haftalardır şehit haberlerinin ardı arkası kesilmiyor. Cenaze törenlerinde evlatlarını, eşlerini her gün izliyoruz. Terörü şiddetle kınadığımızı bir kere daha söylüyorum. Bu terör dalgasının derhal sonlandırılması yönümüzdeki çağrımızı yineliyoruz. Nitekim bu toplantımızdan sonra hemen Ankara’da yapılacak olan Teröre Karşı Hep Birlikte yürüyüşüne katılacağız" diye konuştu.
“Güçlü koalisyon sorunlara kapsamlı çözüm üretebilirdi”
Seçimle ilgili düşüncelerini dile getiren Cansen Başaran-Symes, "Biz de TÜSİAD olarak bir koalisyon hükümetine çok çok destek verdik. Öncelikle eğer koalisyon kurulabilseydi, gerekli uzlaşma adımı atılmış olacak, toplumdaki sağlıksız kutuplaşma ortamı yumuşayacaktı. Kurulabilseydi güçlü bir koalisyon hükümeti, bugün karşı karşıya kaldığımız demokratik sorunlara daha iyi çözümler bulabilirdi. Koalisyon kurulabilseydi, bugün Türkiye’yi diğer ülkelerin önüne geçirecek reformlar yapabilirdik, bir profesyonel olarak benim de içim acıyor" diye belirtti.
Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu gelişen ülkelerde ekonomik göstergelerin kötüye gittiğini ifade eden Cansen Başaran-Symes, "Ekonomik sorunların her koşulda siyaseti de etkilemesi yadsınamaz. Gelişen ülkelerde tablo bozuldu. Bu yüzden de uluslararası yatırımlar daha da seçici hale gelmiştir. Verimlilik ve eğitim gibi alanlardaki eksiklik, enflasyon gibi sorunlara çözüm bulmak yerine yeniden seçime gitme tercih edildi. Mali disiplin bugüne kadar hep başarıyla götürüldü. Bunu takdirle karşılıyoruz. Bunun bozulmadan aynı şekilde devam ettirilmesi için ciddi bir kararlılık gerekiyor" diye belirti.
“Fed kararı bizi derinden etkileyecek”
Cansen Başaran-Symes, Fed'in açıklayacağı kararla ilgili ise, şöyle konuştu: "Kararı yakından takip ediyoruz. İster bugün ister daha sonra karar verilsin: bizi derinden etkileyecek. Elbette hükümetten temel önceliğimiz seçimin sakin bir ortamda yapılmasıdır. Siyasilerden temennimiz olumlu ve sağduyulu bir şekilde seçim kampanyalarını yürütmelerini istiyoruz. Daha ileri bir demokrasi için temel hak ve özgürlükleri destekleyen yeni anayasaya olan ihtiyaca bir kere daha dikkat çekiyor. Bu seçimden her ne çıkarsa çıksın, iş dünyası olarak çok temel beklentimiz var. Kurulacak bir tek parti ya da koalisyon hükümetinden tek beklentimiz piyasaları ve Türk ekonomisini öne çıkan bir anlayış benimsemedir."