Milliyet'in haberine göre, Mimarlar Workshop Kurucusu Yüksek Mimar Mehpare Evrenol, Türk insanının konut alırken nelere dikkat ettiğini değerlendirdi. Evrenol, yaşamak için konut alan tüketici profili ile yatırım için konut alan tüketici profillerinin birbirinden farklılık göstermesine rağmen, genel olarak Türk insanının her şeyden önce geleneğine uygun yaşam alanları sağlayan konutları tercih ettiğinin altını çizdi.
Türk insanının özellikle yöresine, geleneğine ve göreneğine uygun yaşantıyı tercih ettiğinin altını çizen Evrenol, bu yüzden her kentte kendi kültürel ve sosyo ekonomik yapısına uygun yaşam alanlarına sahip binalar yapılması gerektiğini vurguladı.
Bu kapsamda konutun planının alışkın olunan gündelik eylemlere uygun yaşantıyı doğru biçimleyecek özelliklere sahip olması gerektiğini belirten Evrenol, “Konutun iyi tanımlanmış bir girişi, yeterli ölçüde bir salonu olmalı. Ayrıca minimumda oda fonksiyonları yerine getirilmiş olmalı” dedi.
Yaşamak için konut alacakların 15-20 yıllık projeksiyonu göz önüne alması gerektiğini ifade eden Evrenol, genişleyen ya da küçülen aile tipine göre karar verilmesi gerektiğinin altını çizdi. Evrenol, “Alınan konutların yatırımcıların sonraki yaşantılara fonksiyon olarak hizmet edebilmesi önemli” dedi.
Evrenol, şunları söyledi:
“Misafir ağırlamayı önemsediğimizden antre, mutfak, salon gibi iç mekanlar hem metrekare olarak, hem de konum olarak çok önemli. Avrupa ya da Amerika’daki geniş yatak odalı, geniş banyolu konutlar yerine daha misafir ağırlamaya önem verilen salonlar ve mutfaklar bizim toplumumuzun tercihi olmakta.”
Aile konsepti sürüyor
Türk ailesinin küçülmesine rağmen hâlâ sofalı yaşam biçiminin sürdüğünü ifade eden Evrenol, “Toplanıp yemek yiyoruz, sohbet ediyoruz. Odalarımız sofalara açılıyor. Sofada ortak yaşamalıyız. Güzel bir antremiz olmalı. Aile konseptini güçlendirecek fiziki planlar yapmalıyız” diye konuştu.
Evrenol, “Psikoloji, sosyoloji, ekonomi, sanat tarihini birarada ortaya koyduğunuzda insan hayatını tarif ediyorsunuz demektir. Projelerimizde daha çok sosyoloji ve psikolojiyi ortaya çıkarabiliyorsak o proje insan yaşamını daha iyi destekliyor” dedi.
"Sosyal donatılar tercih sebebi oldu"
‘Mimari iyi bir evle değil, iyi bir yaşam çevresiyle olur’ diyen Evrenol, şunları dile getirdi:
“Kentli olmak çalışıp, yiyip içip uyumak değil. Bunlarla birlikte özellikle komşuluğun da içinde olduğu bütün diğer sosyal fonksiyonlar bizi kentli insan yapıyor. Eğer bunu gözden kaçırarak sadece binalar yapmaya başlarsak, sıra sıra binaların ve pencerelerin bir yerinde kaybolmuş insan güruhuna döneriz. Sosyalleşmeyi seven, insan ilişkilerini önemseyen, açık alanlarda vakit geçirmeyi seven bir toplumuz. Özellikle çocukların özgürce hareket edebildiği açık alanlara sahip konut yerleşimleri tercih ediliyor. Hem mahremiyeti, hem de manzara ve doğaya yakınlık algısı konut kullanıcıları için asli bir seçim kriteridir.”
‘Yatırımcı küçük konut almalı’
Yatırım yapmak için konut alanların küçük konutları tercih etmesinin daha doğru olduğunu vurgulayan Evrenol, günümüzde sektör temsilcilerinin de projelerinde daha çok 1+0 veya 1+1 tipindeki dairelere yer vermeye başladığını söyledi. Türkiye’de hane halkı sayısında 2023 yılına kadar düşme beklenmesinin, gelecekte de küçük konutlara olan ihtiyaç ve talebi arttıracağını söyleyen Evrenol, bu yüzden yatırımcının evini kiralarken zorlanmayacağını dile getirdi.