Panelin açılışında konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Murat Mercan, şunları kaydetti:
''Önümüzdeki dönem Türkiye'nin güneş enerjisine yatırım yapacağı ve bu alanda öncü olmak konusunda çaba göstereceği yıllar olacak. İki nedenle, bizim fosil yakıtlarımız yok denecek kadar. Enerji ihtiyacımızın yüzde 95'ten fazlasını fosil yakıtlarla sağlamaktadır. Buna ulaşım sektörü de dahil. Böyle olunca her damla güneş ışığı, her damla suyu, her desibel rüzgarı bu memleketin ekonomisine kazandırmak hem siyasi hem bürokratik otoritenin hem yatırımcıların hem de akademik kesimin bu ülkeye borcudur. Çünkü biz fosil yakıtlardan ne kadar az kullanırsak cari açığımız o kadar iyileşir.''
Türkiye'nin fosil kaynaklı yakıtları azaltmanın yanı sıra güneş enerjisinin araştırılması ve kullanımı konusunda da 15 yıl içinde dünyada söz sahibi olması gerektiğini düşündüklerine dikkati çeken Mercan, şöyle devam etti:
''Güneş enerjisi kullanımında ve bu sektörün gelişmesinde çok ileri düzeye gidebilir. Bakanlık olarak hem özel sektöre hem Ar-Ge faaliyeti yürütenlere her türlü desteği vereceğiz. Ar-Ge konusunda çok işbirliğine hazır olduğumuzu ve bunu da ispatlamaya başladığımızı tabiri caizse bilen bilir. Uluslararası Enerji Ajansı'nın rakamlarına göre, dünyada kullanılan enerjinin ortalama yüzde 81'i fosil yakıtlı kaynaklar. Bunun yüzde 75'e düşmesi bekleniyor. Bizim de hedefimiz Türkiye'nin toplam enerji ihtiyacının yüzde 30'unu yenilenebilir enerjiden sağlamak. Bu nedenle rüzgar, güneş ve hidroelektrik enerji olsun bu alanlardaki çalışmaları destekliyoruz. Bir anlamda da geçmişte Avrupa'nın yaşadığı tecrübelerden ders alarak özellikle güneş enerjisindeki gelişmelere biraz kontrollü gitmek siyasetini izledik. Avrupa bir anlamda çok olumsuz tecrübeler yaşadı. Bizim izlediğimiz strateji temkinli ama sektörün önünü açan bir strateji''.
''TEDAŞ 7-8'ini onayladı''
GÜNDER Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Altuntop, topluluk olarak yaklaşık 20 yıldır güneş enerjisine yönelik çalışmalar yaptıklarını anlattı. Türkiye'nin fosil enerji kaynakları bakımından fakir bir ülke olduğunu belirten Altuntop, güneş enerjisine yönelik yasal alt yapının 2003 yılında başladığını söyledi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürü Yusuf Yazar, güneş enerjisinin gelecek yıl çokça konuşulur olacağını dile getirdi. Türkiye'nin, güneş enerjisi ile su ısıtma konusunda Çin'in ardından ikinci sırada yer aldığına işaret eden Yazar, ''Yaklaşık 20 milyon metrekarelik panelimiz çatılarda çalışıyor. İyi bir imalat kapasitemiz de var. Bunu küçümsemiyoruz. Çünkü su ısıtmada kullandığımız güneş enerjisi, 2011 yılında yıllık 630 bin ton petrole eş değerdi'' diye konuştu.
Dağıtım şirketlerine güneş enerjisi konusundaki 500'ü aşkın başvurudan 270'inin kabul edildiğini bildiren Yazar, sözlerini şöyle sürdürdü:
''TEDAŞ bunlardan 7-8'ini onaylamış durumda. Önümüzdeki günlerde bağlantılar başlıyor. Artık biz Anadolu'nun hemen her tarafında güneş enerjisinden elektrik üreten küçük tesisler göreceğiz. Bunlar öyle çok da mini minnacık değiller. Bunlar 300-500 metrekarelere hatta dönümlere ulaşan büyük tesisler. Lisanssız denilince küçük tesislerden bahsetmiyoruz. İşin doğrusu bir sınırı da yok. Bu siyasi irade güneş enerjisinden elektrik üretimi konusunda herhangi bir sınır düşünmüyor. Ama kontrollü ve öngörebilir bir büyüme düşünüyor. Sonradan pişmanlık sebebi olabilecek adımların atılmasını istemiyor. Bu konuda ölçümler başladı. 500 ölçüm yapıldı. Bir yarışması olacak ve EPDK 2013'te lisans başvurularını alacak ve 2013 sonrasında lisans takvimleri tamamlanmış olacak. 2014 başından itibaren büyük güneş yatırımlarının başladığına tanık olacağız''.EPDK Elektrik Piyasası Daire Başkanı Ahmet Ocak ise enerji piyasasının beklentilerinin çok olduğunu dile getirerek, piyasanın son dönemde çok dinamik hale geldiğini ifade etti. Ocak, ''12 yıl önce 3 kişi arasında konuşulan bu piyasa, şimdi herkese açık hale geldi. Çok sayıda insan tarafından konuşulur hale geldi'' dedi. Güneş enerjisinin, enerji üretiminde özellikle altyapısı pahalı olduğu için uygulamaya konulamadığını ancak yatırımcılara teşvik getirildiğini belirten Ocak, ''2013 yılında güneş başvurularını alacağız. Meteoroloji bilgilerine göre 420 ölçüm istasyonu kurulum başvurusu aldık'' diye konuştu.
''Enerjiye küresel ölçekte 38 milyar dolar yatırım''
Uluslararası Uygulamalı Termodinamik Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Nilüfer Eğrican, 'Güneş Enerjisinin Dünya ve Türkiye Açısından Önemi' konulu sunum yaptı. Küresel enerji sisteminde sürdürülebilirlik olmadığını, karbondioksit salınımının arttığını ve hala fosil yakıt kullanımının ilk sırada yer aldığını vurgulayan Eğrican, 2035 yılına kadar elektrik fiyatlarının yüzde 15 oranında artacağını söyledi. Dünyanın enerji ihtiyacının karşılanması için 2011-2035 arasında küresel ölçekte 38 trilyon dolara yakın yatırım yapılacağına işaret eden Eğrican, Türkiye'nin yenilenebilir enerji kaynakları bakımından büyük bir potansiyele sahip olduğunu söyledi.
''Güneş bir yıllık enerjiyi 10 dakikada üretiyor''
Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi Yönetim Kurulu Başkanı Süreyya Yücel Özden, yaptığı sunumda güneşin, dünyanın bir yıllık enerji ihtiyacı olan 12,3 milyar ton petrole eşdeğer enerjiyi 10 dakikada karşılayabileceğine dikkati çekti. Enerji kongrelerini Türkiye'ye getirebilmek için tüm ilgili kurum ve kuruluşların yoğun çaba sarf ettiğini vurgulayan Özden, 2016 yılındaki Dünya Enerji Kongresi'nin İstanbul'da yapılacağını belirtti. Özden, Türkiye'nin yılda ortalama olarak ise 118,8 milyon ton eşdeğer petrol düzeyinde enerji tüketimi olduğunu belirterek, söz konusu rakamın yaklaşık yüzde 32'sini doğalgaz, yüzde 2,4'ününde yenilenebilir enerji kaynaklarından oluştuğunu kaydetti.
Elektrik tüketiminde artan talebe de değinen Özden, Türkiye'de elektrik enerjisine olan talebin yılda ortalama yüzde 7-8 oranında arttığına dikkati çekerek, özel sektörün elektrik üretiminde payının 2002'de yüzde 38 iken, bu yıl yüzde 61'e çıktığını vurguladı. Özden, enerji verimliliği hususunda Türkiye'nin çok yol kat etmesi gerektiğini kaydederek, ''Gelişmiş ülkeler 1 birim mal üretmek için 1 birim enerji harcıyor. Ancak biz aynı üretim için 2,5-3 kat daha fazla enerji harcıyoruz'' diye konuştu.