"Türkiye'nin Gürültü Haritası Çıkarılacak"



Şişecam Düzcam, her yıl 27 Nisan tarihinde tüm dünyada gürültünün insan sağlığı üzerinde yarattığı olumsuz etkilere dikkat çekerek farkındalığı artırmak adına hayata geçirilen Uluslararası Gürültü Farkındalığı Günü kapsamında, "Mimarlar Gürültüyü Tartışıyor" adlı bir konferans düzenledi. Konferansa, "Tasarımın Sesi ya da Sesin Sesi" başlıklı sunumuyla katılan ODTÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi, Akustik Danışman Prof. Dr. Arzu Gönenç Sorguç, duymanın 24 saatlik bir eylem olduğunu ve buna anne karnında başlandığını söyledi. Kötü tasarım, yanlış malzeme seçimi ve çevresel etkenler nedeniyle zamanla sesleri kaybedildiğini ifade eden Sorguç, "Nasıl ki peyzaj varsa bir de ses peyzajı var. Kentin de sesi var. Bunlar göz önünde bulundurularak tasarım yapılmalı" dedi.

Gürültü kirliliğinin çevre kirliliğine denk tutulduğunu dile getiren Sorguç, "Avrupa Birliği Çevresel Gürültü Direktifi, Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği olarak bizde de yayınlandı. Bu kapsamda 2018'e kadar gürültü haritası çıkarılması planlandı. Bu harita, mimaların tasarım ve planlama yapması için çok önemli bir adım" diye konuştu.

"Mimarlık sesi dönüştürme işidir"

Sesin oluşması için üç bileşene ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Sorguç, bu etkenlerin ses kaynağı, alıcı ve yayılma yolu olduğunu belirterek, "Sesin yayılma yolunu belirleyen mimarlardır. Mimarlık sesi değiştirmeye ve dönüştürmeye başlar" dedi. Burada malzeme ve yalıtımın çok önemli noktalar olduğunu dile getiren Sorguç, şunları söyledi: "Mimari akustik tüm sesleri biarada hesaplamalı. Mimarlar gürültünün farkında değilse, balkon gibi alanlar kullanılmamaya, kapanmaya başlar. Tasarladıkları yapı, başka bir şeye dönüşür. Bu nedenle mimari akustik tasarımın ilk parametresidir. Tüm seslerin orkestrasyonunu yapmaktır. Burada da sesin yutulması ve iletiilmesi açısında, yalıtım ve doğru malzeme seçimi çok önemli hale geliyor."

Reklam Goruntulenme Bolumu