Türkiye'nin Acilen Bir Yapı Yasası'na İhtiyacı Var



Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı F. Fethi Hinginar, “İtalya'da en az 247 kişinin ölümüne neden olan 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından geriye kalan yıkım görüntüleri acil önlem almamız gerektiğine dikkat çekiyor. Çok sayıda kişinin hala enkaz altında olduğundan endişe edilen deprem, şiddeti çok yüksek olmamasına rağmen kalitesiz malzeme kullanımından dolayı ağır hasar ve can kaybına yol açtı. Maalesef, ülkemizde de ‘Deprem ve Güvenli Yapılar’ konusunda alınması beklenen acil önlemler bütünsel olarak hala tamamlanmadı ve işlerlik kazanamadı. Bir an önce harekete geçilmeli ve deprem toplumun kaderi olmaktan çıkarılmalıdır” dedi. Türkiye İMSAD olarak, bu konuda uzun süredir önemli çalışmalar içinde olduklarını ifade eden Hinginar, konuyla ilgili dikkat çekici mesajlar verdi.

Hinginar: “Kentsel dönüşüme sadece yapısal iyileşme olarak bakılması depreme büyük risk oluşturuyor”

Kentsel dönüşüm sürecinin başlamasını olumlu bir gelişme olarak değerlendiren ancak daha programlı ve geçmiş hatalardan ders alarak ilerlenmesi gerektiğini vurgulayan Hinginar, alınacak daha çok yol olduğunu ancak bunların ivedilikle çözüme ulaştırılması gerektiğini vurguladı. Hinginar açıklamasında, “Düzensiz yapılaşma, düşük yapı kalitesi, plansız kentleşme, ulaşım ve altyapı alanlarının yetersizliği gibi sorunlar kentsel dönüşümle çözüme ulaşacaktır. Yeni bir felaket yaşamamak, olası zararları en aza indirgemek adına kentsel dönüşüme sadece yapısal bir iyileştirme olarak değil, beklenen Marmara depremi için alınan büyük bir önlem olarak bakılmalı. Sorunun asıl kaynağı kalitesiz malzemelerden üretilmiş güvensiz yapılar ve plansız şehirleşmedir. Kentsel dönüşüm konusunda adım atılırken, gelecek 100 yıl vizyonuyla hareket edilmelidir. Ülkemizde hala 6 milyondan fazla konut riskli durumda, bunların yıkılıp yeniden yapılması lazım. Bu revizyonun maliyeti 155 milyar dolar civarında. Bu rakam defalarca tekrarlanarak ekonominin sırtına bindirilecek bir yük değil. Bu nedenle en iyi şekilde yapılması ülkemizin menfaatinedir. Deprem ile ilgili atılacak adımlar konusunda daha fazla geç kalma lüksümüz yok. Revizyon sürecinde denetimin de aynı ciddiyetle ele alınması ve kentsel dönüşümün rantsal dönüşüm boyutuna ulaşmasının engellenmesi gerekiyor” dedi.

Hinginar: “Yapı Yasası ile deprem riskini ortadan kaldırmalıyız”

Söz konusu revizyonun en iyi şekilde ilerlemesi için bir Yapı Yasası’nın bir an önce çıkarılarak yürürlüğe konulması gerektiğine işaret eden Hinginar, “En temel sorunlardan biri denetim. İnşaat malzemelerinden yapı izinlerine kadar pek çok aşamada kontrol mekanizmasının dikkatli ilerlemesi, inşaatlarda sağlam zemin, inşaat malzemelerinde sağlık ve güven unsurlarının ön planda tutulması gerekiyor. Denetimdeki aksaklıkları çözemezsek kalitesiz ve plansız yapılaşmadaki sorunların önüne geçmemiz mümkün değil. Kaliteli malzemelerle üretilmiş, tescillenmiş, standartlara uygun malzemelerle inşa edilmiş yapılarla depremden korunmak mümkün. Depreme dayanıklı yapılaşmada malzemelerin taşıdığı önem yadsınamaz. Ülkemizde binanın tasarımından yapımına kadar, denetimin de içinde olduğu bütüncül bir sistem kurulmalı ve toplumda güvenli yapı bilinci oluşturulmalı. Türkiye’nin acilen yapı sektörünün bütününü kapsayan ve tüm yönetmelikleri bir çatı altına toplayacak bir Yapı Yasası’na ihtiyacı var. Buradan hareketle, ülkemizin ihtiyaçları doğrultusunda bir Yapı Yasası’nın oluşturulabilmesi için, Türkiye İMSAD olarak bizim öncülüğümüzde Ulusal Bina Yönetmeliği Platformu’nu (UBYP) oluşturduk. UBYP ile depreme daha dayanıklı yapılar için ilgili tüm kurumları bir araya toplamayı hedefliyoruz. Kamu, üniversite, sanayi ve STK’lar olmak üzere tüm taraflar bir araya gelerek yapı yasasının hayata geçirilmesi için çalışmalara başlamalı. UBYP ile 30’un üzerinde kuruluşu bir araya topladık. Şimdi en büyük beklentimiz bu platformun kamudan destek görmesi” dedi.