"Türkiye'de Kişi Başına Düşen Elektrik Tüketimi Artmalı"



Deloitte Türkiye Enerji ve Doğal Kaynaklar Endüstrisi Sorumlu Ortağı Sibel Çetinkaya, Türkiye'de bu yılın sonunda gerçekleşmesi beklenen 225 milyar kilowatsaat elektrik tüketiminin, 229 milyar kilowatsaate ulaşmasının beklendiğini belirterek, ''Türkiye'de, Avrupa'daki elektrik tüketiminin altında gerçekleşen kişi başına elektrik tüketiminin daha da artması gerekiyor'' dedi.

Deloitte tarafından Hilton Otelde düzenlenen sohbet toplantısında konuşan Çetinkaya, bu yıl, geçen yıla kıyasla yaklaşık yüzde 9 artışla 229 kilowatsaat elektriğin iç piyasaya sunulduğunu söyledi. Küresel kriz nedeniyle 2009 yılında Türkiye'de elektrik talebinin 2008 yılına göre azaldığını, geçen yıl krizin etkilerinin azaldığını ve elektrik talebinde artış olduğunu ifade eden Çetinkaya, bu yılın 11 ayında Türkiye toplam elektrik talebinin geçen seneye kıyasla yüzde 9,5 arttığını kaydetti.

1 Aralıkta devreye giren Gün Öncesi Piyasasıyla hedeflenen nihai piyasa yapısına büyük oranda yaklaşıldığına dikkati çeken Çetinkaya, ''Toplam enerji tüketiminin yaklaşık yüzde 28,2'si dengeleme piyasası, kalan miktar ise ikili anlaşmalar vasıtasıyla satılmaktadır'' diye konuştu.
    
''Dicle EDAŞ'ın devri bir an önce yapılmalı''
    
Çetinkaya, ''Türkiye'de bu yılın sonunda 225 milyar kilowatsaat elektrik tüketimi bekleniyordu ancak, 229 milyar kilowatsaat elektrik tüketileceği gözüküyor. Türkiye'de, Avrupa'daki elektrik tüketiminin altında gerçekleşen kişi başına elektrik tüketiminin daha da artması gerekiyor'' dedi. Elektrik dağıtım özelleştirmelerinden elde edilecek en büyük faydalardan birinin yüzde 70'in üzerinde kayıp-kaçağa sahip olan Dicle EDAŞ'ın özelleştirilmesi olduğunu ileri süren Çetinkaya, kayıp-kaçakların azaltılmasıyla büyük bir enerji verimliğinin sağlanacağını kaydetti.
Çetinkaya, özelleştirilme sürecindeki Dicle EDAŞ'ın devrinin bir an önce gerçekleşmesi gerektiğini vurgulayarak, ''Bölgeye hakim olan ihaleyi kazanan bu firmalar, söz konusu kayıp-kaçağın önüne geçecektir'' diye konuştu.
    
''VOB'da beklenen işlem gerçekleşmedi''
    
Deloitte Türkiye Enerji ve Doğal Kaynaklar Endüstri Ortaklarından Uygar Yörük de elektrik türev piyasalarının açılmasıyla birlikte piyasa katılımcıları açısından ticaret ve risk yönetimi imkanlarının artmasının öngörüldüğüne dikkati çekerek, mevcut durumda Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası'nda (VOB) beklenen işlem hacminin gerçekleşmediğini söyledi.

Gelişmiş Avrupa piyasalarında tüketilen elektriğin yaklaşık 10 katı işlem görüldüğünü anlatan Yörük, ''Türkiye'de ise VOB Aralık kontratında sadece 12 açık pozisyon var, yani bu neredeyse hiç işlem yapılmadığı anlamına geliyor'' diye konuştu. VOB'daki işlem hacminin gelişmiş ülkelerdeki benzer seviyeye ulaşmasını beklediklerini kaydeden Yörük, ''İşlem hacminin az olma sebebi oyuncuların spot piyasadaki fiyata olan güveninin düşüklüğüne bağlı'' dedi.
    
2012 yılında beklenen önemli bir diğer gelişmenin ise Güniçi Piyasaların Türkiye'de uygulanmaya başlaması olacağını bildiren Yörük, yenilenebilir enerji santralleri için yeni bir ticaret imkanı getireceğini söyledi.
    
''Gün öncesi piyasasındaki işlem hacmi 740 milyon lira''
    
Deloitte Türkiye Enerji ve Doğal Kaynaklar Endüstrisi Müdürü Duygu Küçükbahar da 1 Aralıkta teminat ve avans ödemeleri mekanizmasının devreye girdiğini anımsatarak, ''Bu mekanizmayla piyasadaki rekabet kurallarına zarar vermeden piyasa gereksinimlerini karşılayacak, nakit akışını sürekli sağlayacak ve piyasa katılımcılarına riski doğru miktarda yansıtacak bir mekanizma kurulmuştur'' dedi. Aralık 2011 ayının 20 gününde gün öncesi piyasasındaki işlem hacminin yaklaşık 740 milyon lira olduğunu ifade eden Küçükbahar, ''Piyasa katılımcılarından talep edilen toplam minimum teminat miktarı yaklaşık 36 milyon lira olup, katılımcıların piyasadaki işlem hacmine göre bu tutar güncellenmektedir'' dedi.
    
''Doğalgazda atılacak çok adım var''
    
Deloitte Türkiye Enerji ve Doğal Kaynaklar Endüstrisi Kıdemli Müdürü Elif Düşmez Tek de Avrupa'ya gaz sağlamak üzere boru hatları koridorlarından önemli olan güney koridoru için 4 proje geliştirildiğini anlatarak, bunlardan ITGI ve TAP'ın Azeri gazını kullanma için ön plana çıktığını belirtti. Tek, Trans Anadolu Boru Hattı ile Avrupa'ya iletilecek Azeri gazının kimin tarafından kullanacağının 2012 yılında netlik kazanacağını ifade etti.
Doğalgaz Piyasası Kanun değişikliğinin gelecek yılın önemli konularından biri olduğuna dikkati çeken Tek, bu değişikliğin 2012 yılının başlarında gerçekleşmesinin beklenmediğini kaydetti.

23 firmanın doğal gaz dağıtım şirketlerinin ilk tarife döneminin gelecek yıl tamamlanacağını kaydeden Tek, yeni tarife metodolojisinin yayımlanmasının ardından görüşmelerin yapılacağını anlattı. 6 ithalatçı şirket ile 12 toptan satış şirketinin doğalgaz iletim şebekesi üzerinden sevkıyatlarının sürdüğünü kaydeden Tek, ticaret hacmi düşük olmakla birlikte bilgi birikimi ve deneyim anlamında verimli bir dönemin geçirildiğini söyledi. Tek, Başkent Gaz ve İGDAŞ özelleştirmelerinin mali kriz ve finansman sıkıntısı gölgesinde gerçekleşeceğini vurguladı. Piyasada rekabet ortamının oluşturulması için BOTAŞ'ın maliyet bazlı fiyatlandırma kapsamına alınması ve desteklenmek istenen müşteri grupları için doğrudan teşvik mekanizmalarının oluşturulması gerektiğini dile getiren Tek, ''Doğalgaz piyasasının liberalizasyonu için atılacak çok adım var'' dedi.