Türk Tesisat Mühendisleri Derneği (TTMD) Yönetim Kurulu
Başkanı Cafer Ünlü, ''Eskiden binaların yalıtılması zorunluluk
değildi. Ancak bugün 100 metrekareden büyük her yapı, yalıtım yapmak zorundadır.
Aksi takdirde inşaat yaptırma izni, ruhsatı alamaz'' dedi. Ünlü, Palandöken'deki
Polat Otel'de düzenledikleri ''Yeşil Meslekler İçin Gençlerin Eğitimi
Projesi''nin tanıtım toplantısında, verimli enerji tüketmenin öneminden
bahsetti.
İnsanların konfor, üretim, ısınma,
aydınlanma için enerjiye ihtiyacı olduğunu anımsatan Ünlü, ''Ancak bu enerjiyi
tüketirken verimli kullanmak zorundayız. Türkiye'de enerjiyi ne kadar verimli
kullanıyoruz? Dünyadaki bazı ülkelere göre mukayese edersek çok verimli
olduğumuzu söyleyebiliriz. Ama ileri ülkelere göre mukayese edersek enerji
savurganı bir ülke olduğumuz maalesef ortaya çıkıyor. Bunu rakamlarla
söylüyoruz'' diye konuştu. Enerji tüketim verilerine göre, sanayi ve binalarda
çok çalışma yapılması gerektiğini vurgulayan Ünlü, Türkiye'de en fazla
binalarda, ikinci olarak da sanayide enerji tüketildiğini belirtti. Yıllarca
enerji tasarrufunun ''yanan üç lambadan birini kapatın'' diye öğretildiğini
hatırlatan Ünlü, şunları kaydetti:
''Bize hep 3 lambadan birini enerji tasarrufu için söndürün diye öğretildi.
İhtiyaç varsa lambanın üçü de yanacak. Çünkü enerji verimliliğinde konfordan
vazgeçmiyoruz, karanlık loş yer değil amacımız. Yeteri kadar aydınlık olacak,
yeteri kadar ısınacağız, yeteri kadar soğutacağız. Ama bunları karşılarken de
verimli enerji kullanacağız, verimli sistemler, verimli dizaynlar olacak. AB
ülkeleri, ileri seviyelerdeki ülkelerde her şey enerji verimliliği, enerji
ekonomisine göre projelendiriliyor. Biz buna ne kadar uyum sağlayabiliyoruz,
Türkiye'nin bu konuda karnesindeki notu nedir?''
Enerji verimliliğindeki karne notunun, enerji yoğunluğuyla belirlendiğini
anlatan Ünlü, ''Enerji yoğunlu ne ise karnesindeki notu odur. Enerji yoğunluğu
kriterinizdeki notunuz ne kadar büyükse, durumunuz o kadar kötü demektir.
Yunanistan'ın seviyesine gelebilmek için yüzde 50, Japonya'nın seviyesine
gelebilmek için de yüzde 75 enerji tasarrufu etmemiz gerekiyor'' şeklinde
konuştu.
''Enerjide dışa bağımlıyız''
Türkiye'nin enerji tüketiminde dışa
bağımlı bir ülke olduğuna dikkati çeken Ünlü, şöyle konuştu:
''Tükettiğimiz enerjinin yüzde 75'ini ithal
etmekteyiz. 2008 yılı enerji ithalatına ödediğimiz döviz 48,3 milyar dolardır.
Bugün demek ki 50 milyar doların üzerindeyiz. Eğer bu kadar döviz ödüyorsak, her
gün bu konunun üzerinde konuşmalıyız. Bunu çok küçük önlemlerle yüzde 50'ye
indirebilme imkanımız var. Ülkemizde de bu yönde çalışmalar yapılıyor. 2007 yılı
Mayıs ayında Enerji Verimliliği Kanunu çıktı. Hemen arkasından Sanayide ve
Binalarda Enerji Verimliliği Yönetmelikleri çıktı. Çok daha önemlisi bizi
ilgilendiren Binalarda Enerji Performans yönetmeliği yayınlandı. 5 Aralık 2009
yılında yürürlüğe girdi. 1 Ocak 2011 tarihi itibariyle de Bina Enerji Kimlik
Belgesi düzenleyecek program hazırlandı.''
Artık, binalarda enerji performans yönetmeliğinin herkesi yakından
ilgilendirdiğini kaydeden Ünlü, artık keyfiliği ortadan kaldıran bir
yönetmeliğin olduğunu ve bu yönetmeliğin de enerji, ısıtma, soğutma, elektrik ve
aydınlatma gibi konuları kapsadığını vurguladı. Tüm binalarda yalıtım yapma
zorunluluğu olduğunu ifade eden Ünlü, ''Eskiden binaların yalıtılması zorunluluk
değildi. Ancak bugün, 100 metrekareden büyük her yapı, yalıtım yapmak
zorundadır. Aksi takdirde inşaat yaptırma izni, ruhsatı alamaz. Peki yalıtımın
ne kadar faydası var? Binaların yapısına, konumuna, rüzgar alımına göre enerji
tüketimi değiştirmektir. Yalıtımlı ile yalıtımsız bina arasında yüzde 40 enerji
tüketimi farkı tespit edildi'' dedi. Bina Enerji Kimlik Belgesinin artık zorunlu
hale geldiğini söyleyen Ünlü, bu yönde özellikle gençlere yönelik eğitim
çalışması yürüttüklerini belirtti. İnşaat izni, ruhsatı alabilmek için projeyle
birlikte bina enerji kimlik belgesinin de belediyeye sunulması gerektiğini
kaydeden Ünlü, ''O takdirde inşaat izni alabiliyorlar. Türkiye'de 8,5 milyon
bina var. 18 milyon konut var. Bunların yalıtılmış olanı yüzde 10'un altındadır.
Yani yüzde 90'ımızın sokağa nasıl enerji attığımız, havayı nasıl ısıttığımız
ortaya çıkıyor'' diye konuştu.
Bina
enerji kimlik belgesi zorunlu oldu
Söz
konusu kimliğin yeni binalar için zorunluluk, mevcut bina sahiplerinin de 2017
yılının Mayıs ayına kadar bu belgeyi alması gerektiğini vurgulayan Ünlü, şöyle
dedi:
''Her bina sahibi, kimlik belgesi almak
zorunda. Eğer alınmazsa, bina alımında, satımında, kiralanmasında, tapuda bu
belge istenecek. Yoksa bu işlemlerin hiçbirini yaptıramayacak. Bu belgeleri,
uzman mühendisler verecek. Ülkemizde bu işi yapan çok az mühendis var. 8,5
milyon bina var. Önümüzde 6 yıl kaldı. Her yıl 1 milyon binayı belgelendirsek
yine yetmiyor. O zaman bizim yetişmiş insan gücüne, uzmanlara ihtiyacımız var.
Bu belgeden vazgeçme lüksümüz de yok. Çünkü biz enerji savurganıyız. Gerçekten
bir an önce enerji faturalarını aşağı çekmeliyiz. Çünkü çok ciddi oranda
dışarıya döviz ödüyoruz. Yaptığımız icraatın neredeyse yarısını petrol olarak,
enerji olarak kaybediyoruz. Onun için bizim bir an önce bina enerji performans
yönetmeliğini uygulamamız lazım. Bir an önce bina enerji kimlik belgesi için
çalışmalara başlamamız lazım.''
Enerji ve Tabii
Kanyaklar Bakanlığının bu konuda çalışmaları olduğunu ve enerji ve danışmanlık
şirketlerine yetkiler verdiğini anlatan Ünlü, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Ama sayıları çok az, yetersiz. Kolay değil bu
iş. Süratle tüm ülkede, her şehirde seferberlik ilan edilmeli. İşte biz
Erzurum'da bunun için varız. Bugün sadece binalarda çok küçük önlemler alınarak
yılda 7 milyar dolar, sanayide de küçük önlemlerle 4 milyar dolar enerji
tasarrufu yapılabiliyor. Ülkemizin yılda 11 milyar lira enerji tasarrufu
edebilmesi mümkün. Enerjinin bu kadar önemli olması nedeniyle, Binalarda Enerji
Verimliliği Konusunda Gençlerin Eğitimi ve İstihdam Edilebilirliğinin Sağlanması
Projesi'ni (Yeşil Meslekler İçin Gençlerin Eğitimi Projesi) başlattık.''