"Türkiye'de Geleceğin Kentlerini Konuşurken Kentsel Dönüşümün de Gündeme Alınması Gerekiyor"



Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Yönetim Kurulu Başkanı Işık Gökkaya, Forum İstanbul 2011 kapsamında düzenlenen 'Şehirlerin Geleceği 2023' başlıklı oturumdaki konuşmasında, Türkiye'de 2010'da gayrimenkul sektörünün yatay büyümesi beklenirken, üçüncü çeyrekten sonra ve dördüncü çeyrekte önemli büyüme kat ettiğini, bunda en önemli faktörün Türkiye'nin dinamikleri olduğunu anlattı.

2010'da gayrimenkul sektörü büyümesinin, yabancı yatırımlar açısından önemli yer tuttuğuna değinen Gökkaya, Türkiye'de konut kredi stokunun 2010 itibariyle 60 milyar lira, bugün itibariyle 65 milyar lira civarında bulunduğunu kaydederek, ''Türkiye'de 1999'da 100 milyon dolar olan konut kredi stoku, bugün itibariyle 45 milyar dolara gelmiştir. Merkez Bankası'nın son dönemde aldığı munzam karşılıkları da bu büyümeyi çok fazla etkilememiştir. GYODER olarak beklentimiz, konut kredi stokunda 2011 yılında, yüzde 25'lik, 15 milyar liraya yakın büyüme'' diye konuştu.

Gökkaya, Türkiye'de geleceğin kentlerini konuşurken kentsel dönüşümün de gündeme alınması gerektiğini dile getirerek, kentsel dönüşümde imar transferleri, imar haklarının menkulleştirilmesi gibi değişik enstrümanların bir an önce yapılması gerektiğini ifade etti.

''Mevcut binaların enerji verimli hale getirilmesi zaruri''

Soyak Holding İcra Kurulu Başkanı Emre Çamlıbel de, ''çevreye etkisi azaltılmış, enerji verimli, yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanan, araziyi dengeli kullanan, sosyal teknik ve ulaşım altyapıları çözülmüş, atık üretimi düşük olan geri dönüşüm ön plana çıkarılmış'' geleceğin kentlerini 'ekokent' olarak tanımlarken, ''Şu bir gerçek ki, geleceğin kentleri ekokent olmak zorunda. Bu bir mecburiyet'' dedi.

Enerji Verimliliği (ENVER), Enerji Verimliliği Kanunu, Yenilenebilir Enerji Kanunu gibi yasa ve yönetmeliklerin hayata geçtiğine değinen Çamlıbel, söz konusu yasa ve yönetmeliklere uygun olmayan hiçbir gayrimenkul yatırımının inşaat ruhsatı alamayacağını hatırlattı.

Çamlıbel, bir binanın ortalama ömrünün 50 yıl olduğu göz önünde bulundurulduğunda, mevcut binaların yönetmeliklere uygun hale gelmesinin 50 yıl süreceğine işaret ederek, şu bilgileri verdi:

''Türkiye'nin yıllık enerji harcaması 60 milyar dolar civarında. Bunun yarısı, binalar tarafından tüketiliyor. 30 milyar doların yüzde 75'i ısınma amaçlı tüketiliyor. Eğer ısınmada verimliliği yüzde 20 artırırsak, bu yılda 5 milyar dolar tasarruf demektir. Mevcut binaların mantolanması, ısınmada kullanılan enerjiyi yüzde 20 azaltacaktır. Mevcut bina sisteminin mantolanması, bize senede 5 milyar dolar tasarruf sağlayacak. Buna yapılacak yatırım takribi 20 milyar dolar. 20 milyar dolar yatırım yaparsak, 5 yıl içinde parasını geri alacak ve bundan sonraki her yıl 5 milyar dolar tasarruf edilecek. Mevcut binaların enerji verimli hale getirilmesi zaruri''.

Konut kredilerinin, munzam karşılıklardaki artıştan muaf tutulması gerektiğini belirten Çamlıbel, ''Diğer tüketim kredilerinden, otomobil kredilerinden, evlilik kredilerinden, kredi kartı borçlanmasından çok farklı olarak, tamamen tasarrufa yönelik, istihdam artırıcı, kalıcı bir borçlanma olduğu için konut kredileri...'' diye konuştu.

Sur Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Altan Elmas, İstanbul'da bugün itibariyle 13 milyon nüfus ve 3 milyon civarında hane bulunduğunu, TÜİK'in hesaplamalarına göre İstanbul'un 2023 yılında 15,5 milyon nüfusa ulaşacağını, bunun da ilave 1 milyonluk konuta denk geldiğini söyledi.

Yılda 120 bin civarında konutun pazara sunulduğunu dile getiren Elmas, ''Yapı stoku çok eski. Bunları dönüştürmenin yolunu bulmak zorundayız. Şehrin içerisinde kalmış sanayi alanlarını fırsat alanları olarak görüyorum'' dedi.