Kültür ve Turizm Bakanlığı Türkiye'nin tanıtımında yenilik ve çeşitliliğe yönelmeye başladı. Ancak, reklâm dünyasının önde gelen isimleri tanıtım kampanyalarının hala büyük eksiklikler taşıdığını düşünüyor. M.A.R.K.A Reklâm Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı Hulusi Derici "İnsanlar ülkelere, gitmez şehirlere gider" derken, OCW Reklâm Ajans Başkanı Can Onat daha modern yöntemlerin tercih edilmesi gerektiğini ifade etti.
AA muhabirinin Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel
Müdürlüğünden derlediği bilgilere göre,
geçmiş yıllardaki reklam
görsellerinde, sadece deniz-kum-güneş turizmi ile Efes, Kapadokya, Pamukkale ve
İstanbul gibi belli başlı destinasyonları kullanan bakanlık, artık Türkiye'nin
tarih, kültür, inanç ve sağlık alanlarındaki zengin potansiyelini de hedef
pazarlara tanıtıyor. Dünyaca tanınan turizm mekânlarının yanı sıra, Türk
kahvesi, çiniler, kaplıcalar, doğa sporları ile Türk insanını yansıtan öğeler de
Türkiye reklamlarında yerini almaya başladı. Turistlerin zevk, beğeni ve
ilgisine göre, her pazar ülkede farklı reklamların yapılması yoluna
gidildi.
İnsan unsuru öne çıktı
Bakanlık, geçmiş yıllarda, içinde insan öğesi çok fazla yer almadığı için
"kartpostal gibi" sözleriyle eleştirilen reklam tasarımını da değiştirdi. Son
yıllardaki görsellerde, Türkiye'de tatil yapan "mutlu insan" figürü
kullanılıyor. Buna göre, Almanya'da, geçmiş yıllardaki
görsellerde Türkiye'nin eşsiz kumsalları ile turkuaz mavisi denizine vurgu
yapılırken artık golf turizmi ve İstanbul'un gece hayatının renkliliği de
reklamlara taşındı. Rusya'da da benzer bir reklam stratejisi
yürütülüyor ama buradaki görsellerde zengin tarih ve doğa turizmi fırsatlarıyla
"Türk kahvesi ve çini" gibi akıllara Türkiye'yi getiren öğeler de sunuluyor.
Daha çok tarih, alışveriş ve Mevlana'nın anlatıldığı ABD'deki
reklamlarda ise bu yıl çeşitliliğin artırılması dikkati çekiyor. Nemrut ve
Efes'in yanında, Türk yemekleri, kaplıcalar ile İstanbul'un gece hayatı da
ABD'deki reklamlara eklenmiş. Bu yıl 83 ülkede yapılan reklam görselleri hem
içerik hem de tasarım yönünden daha zengin hazırlandı.
Reklamcılar eleştirdi
Bakanlığın Türkiye'nin tanıtımı konusundaki atağına ve konsept değişikliğine rağmen reklamcılar yapılanların yeterli olmadığı görüşünde. "İnsanlar ülkelere gitmez, şehirlere gider" diyen M.A.R.K.A Reklam Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı Hulusi Derici, "İnsanlar hadi Fransa'ya gidelim, Amerika'ya gidelim demezler. New York'a, Paris'e Roma'ya Prag'a gidelim derler. Ve bu kentlerin hepsinin bir simgesi vardı. Los Angeles denince Hollywood, Paris denince Eyfel Kulesi, Londra denince saat kulesi akla gelir" diye konuştu.
Türkiye'nin ısrarla tüm ülkenin tanıtımını öne çıkardığını belirten Derici, İstanbul ile Göreme'nin birada sunulduğunu belirterek, "İstanbul nere, Göreme nere" dedi. Türkiye'nin pilot şehirler ve bu şehirleri ifade edecek simgeler seçmesi gerektiğini aktaran Derici, "Cami simge olmaz. Bütün Müslüman ülkelerde var. İstanbul'un cazibesini yükseltmeliyiz. Örneğin iki yakayı birleştiren bir köprü İstanbul'un simgesi olabilir. Bir sanatçının tasarladığı, baktığınızda farkı görebildiğiniz ve üzerinde kafelerin restoranların olduğu bir köprü İstanbul'un simgesi olabilir. Otururken bir gözünüz Avrupa'da bir gözünüz Asya'da olacak. Asya'dan Avrupa'ya yürüyerek geçme deneyimini pazarlamalıyız. Yurt dışında soralım bakalım İstanbul'un simgesi deyince insanların aklına ne geliyor. İstanbul'a bir simge bulmalıyız" dedi.
Daha modern bir
tarz
OCW Reklam Ajans Başkanı Can
Onat
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın yeni yönelimi mantık
olarak doğru. Türkiye'yi folklor ekipleriyle ya da tarihi yerleri göstererek
tanıtamazsınız. Aspendos ve Efes artık eskisi kadar çekici değil. Trendleri daha
iyi yakalayan bir tanıtım gerekiyor. Ama bu ülkelerin politik zihniyetleriyle
ilgili gibi. Yunanistan'ın tanıtım filmlerine ve metodlarına baktığımızda demode
durduğumuz ortaya çıkıyor.
Artık insanları bir yerden başka bir yere hareket ettirmek için sadece var
olan değerleri göstermeniz yeterli değil. O derenlerin nasıl sunulduğu da
önemli. Tarihi değerleri ön plana çıkarmayalım demiyorum. Bunu vermek yerine
daha modern işler, modern fotoğrafçılar, modern direktörler gerekiyor. Bu günün
nabzını eline tutan insanların ürünleri kullanılmalı. Bu işler bir yere
veriliyor. Orası kafasına göre bir şeyler hazırlıyor. Ama her seferinde biraz
daha devletçi bir bakış oluyor. O göz özel teşebbüsün gözleri
değil.
Görseller güzel ama daha iyi olabilir
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Türkiye'nin yurt dışındaki tanıtımı için kullanılan reklam görsellerini güzel ve etkileyici bulduğunu belirterek, "Ama bazen Türkiye logosunun üzerini kapatırsanız, bu Akdeniz'in başka bir ülkesinde olabilir izlenimi veriyor. Bundan biraz kurtulmamız gerekiyor. Görseller, sadece Türkiye'ye özgü olmalı" dedi.
Kültür ve Turizm Bakanı Günay, tanıtımla ilgili özeleştiri de yaparak,
"Yaptığımız tanıtım daha mükemmel olamaz mıydı? Kuşkusuz olurdu. Ama yine de bu
yıl dünyada yaşanan akaryakıt fiyatlarının yükselişine, ulaşımı ciddi biçimde
etkilemesine, dünyadaki ekonomik krize, bölgemizde yaşanan güvenlik sorunlarına
rağmen turist sayısında geçen yılın ortalama olarak yüzde 15 üzerinde
seyrediyoruz" dedi. Bakan Günay, 1 Ocaktan itibaren yeni reklam kampanyasına
başlamayı amaçladıklarını bildirdi. Reklam görselleriyle ilgili "yeni arayış
içinde" olduklarını kaydeden Günay, şöyle devam etti: "Bizim görsellerimiz güzel
ve etkileyici ama bazen Türkiye logosunun üzerini kapatırsanız, bu Akdeniz'in
başka bir ülkesinde olabilir izlenimi veriyor. Bundan biraz kurtulmamız
gerekiyor. Deniz kıyısı olarak, Ölüdeniz-Fethiye görselinde Türkiye olduğu
anlaşılıyor ama başka görsellerde de bu olmalı. Görseller, sadece Türkiye'ye
özgü olmalı. Nemrut da olmalı orada, Kapadokya da çok fazla görülmeli, Efes
Selsus Kitaplığı, Süleymaniye, Selimiye, Sultanahmet, Ayasofya, Sümela da çok
fazla görülmeli... Altında logoyu kapattığımız zaman 'Bu Türkiye, bu ancak
Türkiye'de var' dedirtecek daha özenli görsel seçimine ihtiyacımız olduğunu
düşünüyorum."
Günay, reklam yapılan ülke sayısını 83'ten yukarı çıkarmayı
planladıklarını, gelecek yıl dünya turizminde yükselen değer olarak kabul edilen
Uzak Doğu'ya yönelik tanıtımlara ağırlık vermeyi istediklerini
söyledi.