Ekonomi Gazetecileri Derneği’nin (EGD) konuğu olan Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, şirketlere Araştırma Geliştirme Merkezleri (Ar-Ge), üniversiteler ve araştırma kurumlarına dönük de Teknoloji Geliştirme Bölgeleri kurulması için çok güçlü teşvikler uyguladıklarını söyledi. Bu teşvikler sayesinde yeni patent başvurularında, inovasyon ürünlerinde büyük artışlar olduğunu anlatan Ergün, “Çok olumlu sonuçlar da duyuyoruz. Mesela Karadeniz Teknik Üniversitesi’ndeki teknoparkta kök hücre çalışmalarıyla tek bir saç telinden çok sayıda saç çıkarmayı başarmışlar ama şimdilik saçların her biri başka yöne bakıyor. Onu da çözerler” dedi. Ergün, Konya’da faaliyet gösteren bir ayakkabı imalatçısının da soğuk havalarda giyilmek üzere topuğunda mini ısıtıcısı olan ayakkabı üretmeye başladığını ve rakiplerine karşı fark yarattığını vurguladı.
37 teknoloji bölgesi
Sanayicileri üniversetelerle buluşturmayı amaçlayan Teknoloji Geliştirme Merkezi (teknopark) sayısının 37’ye ulaştığını belirten Nihat Ergün, “Bu bölgelerdeki firma sayısı 1173’e, çalışan sayısı 11 bin 195’e tamamlanan proje sayısı 5 bin 539’a, ihracat 540 milyon dolara, yatırım miktarı 450 milyon dolara, alınan patent sayısı da 250’ye ulaştı. Bu bölgelere toplam 44 milyon 131 bin liralık hibe ödenek verildi” dedi. Şirketlerin Ar-Ge merkezleri kurmaları için yürüttükleri teşviklerle de şu ana kadar 73 Ar-Ge Merkezi kurma başvurusu aldıklarını ifade eden Ergün, “Hepsi bu kapsamda çalışan Ar-Ge elemanı niteliğinde 12 bin personel oluştu. 73 başvurunun 59’u kabul edildi. 5’inin başvurusu inceleniyor” diye konuştu. Ergün, yapılan 73 Ar-Ge merkezi başvurusundan 8’inin, Alcatel, Isuzu, Mercedes ve Ford’un da aralarında bulunduğu yabancı kaynaklı firmalar tarafından yapıldığını, bunların 7’sinin kabul edildiğini, Alcatel’in yeni başvuru yaptığını ifade etti.
Kalıcı etki işsizlik
Nihat Ergün, krizin en kalıcı etkisinin istihdam üzerindeki etki olacağını belirterek, şunları dile getirdi: “Üretim, ihracat kaybı telafi edilebilir ama krizin en kalıcı etkisi istihdam üzerindeki etki olacaktır. Zaten birikmiş işsizlik stoğumuz vardı yüzde 10’lar civarında. Bu stoğun üzerine 2-3 puan daha eklenmiş oldu. 3 puanlık eklentinin bir stok gibi bir müddet duracağını ve hızlı büyüme ile bu stoğun eritilebileceğini, ekonomik krizin en kalıcı etkisinin istihdam üzerindeki etkisi olacağını burada görüyoruz.”
Bir Gates de bizden çıksın, 100 bin lira batarsa batsın
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, AB’de yüksek teknoloji ürünlerinin üretimden aldığı payın yüzde 20’nin üzerinde olduğuna dikkati çekerek, “Türkiye’nin de yüksek teknolojilerde yüzde 20’leri aşması lazım. Politikamızı da buna göre belirlememiz gerekiyor. Yüzde 20’lik hedefi 2023 hedefi olarak görüyoruz” dedi. Gençlere ‘teknogirişim’ hibe programı bulunduğunu da hatırlatan Bakan Ergün, “Teknogirişim sermayesi 100 bin lira olarak veriyoruz. Böyle 10 milyon lira kaynağımız var. Bize ya batırırlarsa diyorlar. Batırırsa batırsın, bunların içinden bir tane Bill Gates çıksa hepsine değer” diye konuştu. Mesleki eğitimin güçlendirilmesi gerektiğinin de altını çizen Ergün, “Eğitim sistemimizde yüzde 30 genel lise eğitimi, yüzde 70 meslek lisesi eğitimi olmalı. Bu, tersine döndü. Yüzde 70 genel lise, yüzde 30 meslek lisesi eğitimine döndü.”
Oto radyosunun vergisi değerinden alınmalı
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, TRT ile otomotiv sanayicileri arasında bazı belirsizliklere neden olan radyo-teyp vergisi (bandrol) konusunda şunları söyledi: “TRT kamu yayıncılığı yapıyorsa, finansmanı da gerekiyor. Sanayi elektriğinden yüzde 4 TRT payını yüzde 2’ye indirdik, daha da inebilir. Bandrol konusuna gelince, otomobilin fiyatı üzerinden bandrol ücreti uygulaması ve çıkış tarihinden, yayınlanma tarihinden 3 ay öncesinden uygulamaya başlamak tartışlıyor. 3 ay önce bir radyo teyp almış ya da başka bir şey almış kişiyi nasıl vergilendireceksiniz? Yayınlandıktan sonraki işlemler için uygulanmalıdır. TRT ile müzakere ettik. Uygulamasında sorunlar olabileceğini onlar da kabul ettiler. Otomobil üzerindeki radyo teyp fiyatı neyse onun üzerinde bir verilendirmeye, bandrole gitmek daha doğru bir yaklaşım olacaktır.”
Tulumbaya su koyduk, aşırı destek uyuşturur
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, küresel ekonomik kriz sürecinde bazı sektörlere uygudıkları vergi indirimleri ve teşviklerin de tulumbaya su koymak gibi olduğunu belirterek şunları söyledi: “6 ay boyunca tulumbaya su konuldu, faydası da görüldü. Bundan sonra desteklenen bu sektörlerin, yeni politikalarla ekonomik krizden çıkış sürecini görerek, Türkiye’deki pazarı, pazarın doymamışlığı, ihracat pazarlarındaki açılmayı görerek, finans kuruluşlarıyla birlikte yeni finans politikalarıyla yollarına devam etmeleri daha doğru olur. Çünkü destekleme süresince önemli mesafeler alındığını gördük. Fakat bazen biz şunu görüyoruz; vergi indirimleri tüketiciye fiyatlardaki indirimler olarak yansımıyor. Hemen kısa zaman sonra bu vergi indirimleri kâr marjını artıracak bir unsur olarak değerlendiriliyor. Ayrıca, aşırı destek uyuşturucu etkisi yapıyor. Siz iyileşmiş bir adama hâlâ antibiyotik, ilaç vermeye devam ederseniz o adama iyilik yapmamış olursunuz. Kendisini tedavi edebilecek potansiyeli harekete geçirmesini önlemiş olursunuz. Tabii ilacı zamanından önce de keserseniz, o zaman iyileşme gerçekleşmez. Ekonomik Koordinasyon Kurulu’nda, vergi indirimi desteklerinin yeterli olduğu kanısına vardık.”