"Türkiye Kyoto'yu Derhal İmzala"



İklim değişikliğini durdurmayı amaçlayan Kyoto Protokolü'nün yürürlüğe girmesinin ikinci yıldönümünde (16 Şubat), Türkiye Yeşilleri İklim Değişikliği Sözcüsü Dr. Ümit Şahin ve Açık Radyo Yayın Yönetmeni Ömer Madra düzenledikleri basın toplantısıyla Türkiye'nin Protokolü imzalaması için imza kampanyası başlattıklarını açıkladı.

"Türkiye Kyoto'yu İmzala" kampanyasına imza veren ilk yüz isim arasında Sezen Aksu, Aslı Erdoğan, Ayşe Düzkan, Derya Sazak, Hürriyet Şener, Metin Kahraman, Mustafa Erdoğan, Oral Çalışlar, Oya Baydar, Pınar Selek, Roni Margulies, Rüstem Batum, Uğur Yücel, Yıldız Kenter, Zeki Demirkubuz ve Okan Bayülgen de var.

Şahin, "Türkiye Kyoto'yu imzalamıyor çünkü imzalarsa ne yeni bir karayolu, ne fosil yakıt yakan santral ne de köprü yapamaz. Yok olan bir dünyada, geleceği olmayan bir kalkınma için mücadele verilemez" diyor.

Madra'ya göreyse, biz iklim mücadelesinde tedbir alması gereken son kuşağız. Bizden sonrakilerin böyle bir fırsatları olmayabilir. Artık iklim değişikliği durdurulamaz durumda. Ancak alınacak tedbirlerle yavaşlatılması mümkün.

Sanatçıdan, akademisyene, bilim insanından aktiviste yüz imzalı açılış

Bugün (16 Şubat) Taksim Hill Otel'de yapılan basın toplantısında konuşan Madra ve Ümit Şahin hem başlatılan imza kampanyası hakkında bilgi verdi, hem de eksiklikleriyle de olsa Kyoto Protokolü'nün önemine dikkat çektiler.

"Türkiye imzayı atarsa iklim değişikliğini inkar edemeyecek"
Şahin Kyoto'nun imzalanmasıyla yaşanacak gelişmeleri şöyle sıraladı:

- Türkiye küresel ısınmayı inkar politikasını terk etmiş olacak, küresel ısınmada Türkiye'nin payını inkar etme politikasını da terk etmiş olacak.

- Türkiye önüne gerçekçi bir sera gazı salımı indirim hedefi koymak zorunda kalacak. Yanlış ve kirletici enerji, sanayi, ulaşım ve tarım politikalarını terk etmek, temiz enerjiye, toplu ulaşıma, ekolojik tarıma yönelmek zorunda kalacak.

- Türkiye belki de ilk kez dünyanın geleceğinde kendisinin de sorumluluk sahibi olduğunu hatırlamış olacak.

- Böylece Türkiye küresel ısınmayı çözme sorumluluğunun düdüklü tencere kullanmasını önerdiği Ayşe Teyze'de değil, politikaları uygulayan hükümette, yasaları yapan Meclis'te olduğunu kabul etmiş olacak.

Kyoto Protokolü:
Kyoto Protokolü 1997 yılında imzalandı ve bundan tam 2 yıl önce, 16 Şubat 2005'de yürürlüğe girdi. Kyoto Protokolü, yükümlülük altına giren ülkelerin sera gazı salımlarını azaltmasını öngören uluslararası bağlayıcı bir antlaşma.

Şahin: Kyoto ilk adım
Şahin, Kyoto'nun öngördüğü hedefler çok kısıtlı ve yetersiz olduğunu söyledi. Dünya ülkeleri küresel ısınmayı durdurmak için Kyoto Protokolü'nü kat kat aşan indirimler yapmak, önlemler almak zorunda.

Ancak Şahin yine de protokol küresel ısınmayı durdurmak için atılacak bir ilk adım olduğunu savundu ve "Ne var ki, bugün en fazla sera gazı üreten ülke olan ABD Kyoto Protokolünü imzalamaktan ve yükümlülük altına girmekten kaçıyor" dedi.

Türkiye'nin protokolü imzalamaktan hep kaçındığını belirten Şahin, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükümetinin Çevre, Enerji ve Tarım Bakanlarının iklim değişikliğiyle ilgili geçen günlerde açıkladıkları eylem planına dikkat çekti:

"İklim değişikliğiyle ilgili bir basın toplantısında 'yasa, karbon, sera gazı,fosil yakıt, yenilebilir enerji' kelimeleri bile edilmedi. Bunun yerine Ayşe Teyze'den, düdüklü tencere kullanılmasından bahsedildi."

Şahin, iklim değişikliğinde "Türkiye'nin masum olduğu" yönündeki yanlış bir kanının bulunduğunu aktardı.

"Türkiye iklim değişikliğinde masum değil"
Şahin'in verdiği bilgiye göre Türkiye, ileri derecede endüstrileşmiş ABD ve Batı Avrupa ülkeleri kadar çok sera gazı üretmiyor. Ancak Türkiye endüstrileşmekte olan ve petrol, kömür ve doğalgaza olan bağımlılığını hızla arttırmakta olan bir ülke.

Türkiye bu nedenlerle dünyada sera gazı salımlarını en hızlı arttıran ülke: 1990-2004 yılları arasında sera gazı salımlarını 170 milyon tondan 357 milyon tona çıkararak, yüzde 110 arttırdı. Türkiye bu rekorla dünyanın tüm sera gazı salımlarının yüzde 1,3'ünü yaparak, küresel ısınmaya en çok neden olan ülkeler sıralamasında 13. sıraya yükseldi.

Şahin hükümetin Kyoto ile ilgili çelişkili açıklamalar yaparken, Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe'nin de açıkça Türkiye'nin Kyoto'yu imzalamayacağını söylediğini hatırlattı ve ekledi:

"Hükümet Kyoto'yu imzalamama gerekçesi olarak Türkiye'nin kalkınmasını ortaya sürüyor. Bu, Türkiye'nin kirletme ve dünyayı yok etme hakkını savunmaktır. Yok olan bir dünyada, geleceği olmayan bir kalkınma için mücadele verilemez."

İklim değişikliğin yaratacağı ekonomik yıkım harekete geçirdi
Madra ise hükümetin Kyoto'yu imzalamamak için ekonomiyi gerekçe olarak göstermesine karşılık ünlü ekonomist Nicholas Stern'in aylar önce yayınladığı raporunu örnek gösterdi.

Stern raporda özetle iklim değişikliğinin yaratacağı ekonomik yıkımdan bahsediyor ve uyarıyordu. Madra Stern'in raporu ardından alarm çanlarının daha kuvvetli çalmaya başladığını Paris'te yapılan Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli'yle (IPCC) ve Davos Zirvesi'nde iklim değişikliğinin gündeme alınmasıyla açıkça ortada olduğunu söyledi.

Madra, Hükümetlerarası İklim Değişikliği raporunun özellikle "kuşkuya yer bırakmayacak" şekilde iklim değişikliğinin gerçek, şimdi ve insan kaynaklı olduğunu tüm dünyaya açıklamasının önemli bir gelişme olduğunu belirtti.

İklim değişikliği durdurulamaz, yavaşlatılabilir
Madra'ya göre "kötü olan haber" ise iklim değişikliğine karşı insanlığın yenik düşmesi. Artık iklim değişikliği durdurulamaz durumda. Ancak alınacak tedbirlerle yavaşlatılması mümkün.

Madra NASA'dan bilim insanı James Hanson'un verdiği bilgileri dikkate almak gerektiği görüşünde. Hanson yaklaşık 25 sene iklim değişikliğine dair ilk bulguları açıklayan, kimseyi inandıramayan, hatta iktidarlarca susturulmaya çalışılan isimlerden biri.

Madra Hanson'ın geçen yıl tedbir alınmazsa insanlığın 10 yıl içinde yok olabileceğinin söylediğini hatırlattı ve "2014'te tedbir almak da bir işe yaramaz" dedi.

"Şimdi sormamız gereken doğru soru Karbondioksit salımlarının ne kadarını, ne kadar süre içinde ve ne zaman başlayarak düşüreceğiz Olmalı" diyen Madra Türkiye'nin Kyoto'yu imzalanmasının hemen ardından düşürülecek salınım miktarının belirlenmesi gerektiğini söyledi.

Türkiye Kyoto'ya imza atmıyor çünkü...
Protokol yüzde 60 oranda azaltmayı öngörüyor. Bu durumda Şahin ve Madra'nın verdiği bilgiye göre, Türkiye protokolü imzaladığında ne yeni bir karayolu, ne pist, ne de üçüncü bir köprü yapabilir. Bu yatırımlara aktarılacak kaynaksa iklim değişikliği mücadelesine ayrılmalı.

Madra ve Şahin, Türkiye'nin bu yaptırımlar nedeniyle protokolü imzalamaya yanaşmadığını ifade ederken Madra "Bir dönem 20 milyar dolarlık bir bütçe ile iklim değişikliği mücadelesinin gerçekleşeceği yazılmıştı. Ancak Türkiye dış tehditlere karşı yaklaşık 10 milyar dolara mal olan F34 uçaklarıyla ilgili bir antlaşmaya imza attı. İklim değişikliği insanlığın karşılaştığı en büyük tehdittir" dedi.

"Hepimiz öleceğiz"
Küresel Isınmaya karşı yapılan mitingde attıkları "Hepimiz öleceğiz" sloganını hatırlatan Madra "Biz iklim mücadelesinde tedbir alması gereken son kuşağız. Bizden sonrakilerin böyle bir fırsatları olmayabilir" dedi.

İmza kampanyası:
Bugün başlayan imza kampanyası 16 Nisan 2007'de son bulacak. Toplanan imzalar TBMM'ye teslim edilecek. Kampanya kapsamında hedef en az yüz bin imza. Kampanyaya İnternet üzerinden de www.kyotoyuimzala.com adresinden destek verilebiliyor. (EZÖ/KÖ)

Türkiye'nin Kyoto'yu imzalamasını talep eden ilk yüz imzacısı şöyle:

Çiftçi Sendikaları Konfederasyonu Sözcüsü Abdullah Aysu; Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Başkanı Ahmet Atalık; gazeteci, yazar Ahmet Hakan, Ege Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Osman Karababa, Bilgi Üniversitesi STK Eğitim ve Araştırma Merkezi'nden Alper Akyüz; Ziraat Mühendisi, Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO) Karşıtı aktivist Arca Atay; Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) Dönem Sözcüsü Avukat Arif Ali Çangı, yazar Aslı Erdoğan, Açık Radyo Programcısı Avi Haligua, gazeteci yazar Ayça Atikoğlu, gazeteci yazar Aydın Engin, gazeteci yazar Ayşe Düzkan, yazar Ayşegül Devecioğlu, Türkiye Yeşilleri Yürütme Kurulu Üyesi Aytaç Timur, karikatürist Bahadır Baruter, Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Beril Dedeoğlu, Türkiye Yeşilleri Eş Sözcüsü Bilge Contepe, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Büşra Ersanlı, gazeteci yazar Coşkun Aral, gazeteci yazar Derya Sazak, elektrik yüksek mühendisi, Türkiye Yeşilleri üyesi Ender Eren, Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV) Başkan Vekili Erol Kızılelma, Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Ferhat Kentel, yazar, yayıncı Foti Benlisoy, Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fuat Keyman, Türkiye Yeşilleri Yürütme Kurulu Üyesi Gökçen Özdemir, NTV'den Meteoroloji Yüksek Mühendisi Gökhan Abur, Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Günaydın, Küresel Eylem Grubu Aktivisti Gökşen Şahin, Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gülser Kayır, Türkiye Yeşilleri Üyesi, sanatçı Gültekin Tetik, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Haluk Gerçek, Galatasaray Ünivesitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Haluk Levent, Sabancı Ünivesitesi Öğretim Üyesi Dr. Hasan Bülent Kahraman, Greenpeace Akdeniz Enerji Kampanyası Sorumlusu Hilal Atıcı, Mimar Sinan Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hürriyet Öğdül, İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Başkanı Hürriyet Şener, Türkiye Yeşillen Genel Sekreteri Hüseyin Güngör, Gazeteci, Yazar Işıl Özgentürk, Türkiye Yeşilleri Yürütme Kurulu Üyesi Işıl Sanyüce, Gazeteci İbrahim Günel, Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. İnci Gökmen, Pazarcık-Narlı Onuruma ve Ovama Dokunma Hareketi'nden Çiftçi Kemal Çöçelli, Bilgi Üniversitesi STK Eğitim ve Araştırma Merkezi'nden Laden Yurttagüler; Küresel Eylem Grubu Aktivisti Levent Şensever; sanatçı Mehmet Ali Alabora; Haber-Sen Genel Sekreteri, gazeteci Mehmet Demir; Greenpeace Akdeniz Yönetim Kurulu Üyesi Melda Keskin; Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Meltem Ahıska, sanatçı Metin Kahraman, mizah yazarı ve karikatürist Metin Üstündağ; gazeteci, yazar Metin Yeğin; Meteoroloji Mühendisi, İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, Yazar Mine Söğüt; İstanbul Dişhekimleri Oda Başkanı Mustafa Düğencioğlu, sanatçı Mustafa Erdoğan, Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr.Nazan Üstündağ, feminist Nilgün Yurdalan; Doğa Korumacı, avukat Noyan Özkan; Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurhan Yentürk, Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nükhet Sirman, sanatçı Okan Bayülgen; Bergama Köylüleri Sözcüsü Oktay Konyar, gazeteci yazar Oral Çalışlar, yazar yayıncı Osman Akınhay, yazar Oya Baydar, Açık Radyo Yayın Yönetmeni Ömer Madra, sanatçı Özcan Yurdalan, gazeteci Özcan Yüksek, Türkiye Yeşilleri Enerji Grubu Üyesi Özgür Gürbüz, sosyolog yazar Pınar Selek, yazar, Açık Radyo Programcısı Rahmi Öğdül, şair, yazar Roni Margulies, gazeteci yazar Rüstem Batum, Türkiye Yeşilleri Eş Sözcüsü Savaş Çömlek, Meteoroloji Mühendisi, İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selahattin İncecik, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Semra Cerit Mazlum, İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Sevim Budak, gazeteci yazar Sevin Okyay, sanatçı Sezen Aksu, Türkiye Yeşilleri Tarım Sözcüsü Süleyman Yılmaz, Düşünce Suçuna Karşı Girişim sözcüsü, sanatçı Şanar Yurdatapan; Küresel Eylem Grubu Aktivisti Şenol Karakaş; Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taha Parla, gazeteci, yazar Tan Morgül, sanatçı Taner Öngür, sanatçı Teoman, gazeteci ve nükleer karşıtı aktivist Timur Danış, Greenpeace Akdeniz Gönüllü Koordinatörü Tuna Türkmen, Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Turgut Tarhanlı, sanatçı Uğur Yücel, gazeteci yazar Ümit Kıvanç, Türkiye Yeşilleri İklim Değişikliği Sözcüsü Dr. Ümit Şahin, sanatçı Yeşim Koçak, Siyasal Ufuk Hareketi Üyesi Yıldıray Uğur, sanatçı Yıldıray Şahinler, Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu (Küresel BAK) aktivisti Yıldız Önen, Bilgi Üniversitesi STK Eğitim ve Araştırma Merkezi'nden Yiğit Aksakoğlu, yönetmen Zeki Demirkubuz.