Türkiye ile İş Yapma Zamanı



Arnavutluk, Azerbaycan, Fas, Gürcistan, Hırvatistan, Irak, İsrail, Karadağ, Kırgızistan, Kosova, Lübnan, Moğolistan, Moldova, Romanya, Tunus, Ukrayna, Umman Sultanlığı, Yunanistan'dan 98 firmanın katıldığı  programda, firma temsilcileri Türkiye yapı sektörü malzeme üreticileriyle bir araya geldi. Buluşmada firma temsilcileri, hem yarın başlayacak 37. Yapı Fuarı – Turkeybuild İstanbul öncesi Türkiyeli üreticilerin bir kısmıyla tanışma fırsatı yakalarken, hem de ürün örneklerini de inceleme fırsatı buldu.

"İnovasyonun öne çıktığı ürünler bizi şaşırttı"

'Yurtdışı Alım Heyetleri İkili Görüşmeleri' programı ile ilk kez Türkiye'ye geldiklerini söyleyen Kırgız firması Engineering Service LLC Proje ve İş Geliştirme Direktörü Akjol Medetbekova, gördükleri ürünlerde inovasyonun geldiği noktanın kendilerini şaşırttığını ve ileriye dönük beklentilerini güçlendirdiğini kaydetti. Çok yönlü bir firma olduklarını belirten Medetbekova, PVC ve alüminyum profillerin, pencere ve kapı elemanlarının da arasında olduğu geniş bir ürün yelpazesiyle ilgilendiklerini ifade etti. Özel girişimlerin sürüklediği Kırgızistan'da inşaat sektörünün 2013'te bir patlama yaptığını ve özellikle ofis, iş merkezi projelerinde bir artış gözlendiğini belirten Medetbekova; şunları söyledi:

"Türk müteahhitlik firmaları Kırgızistan'da oldukça aktif; organizasyon konusunda çok başarılılar. Keza mobilya sektörü de Türkiyeli üreticilerin faal olduğu bir alan olarak dikkat çekiyor. Ancak ürünler, sistemler, bize geldiği zaman fiyatları yüksek olabiliyor; direkt üreticiyle iletişim kurmak önemli. Biz de bu nedenle buradayız".

"Artık Türkiye ile çalışma zamanı geldi"

"Artık Türkiye ile çalışma zamanı geldi diye düşündüğümüz için buradayız" diyen Moldova firması Javelin NA LTD'den Titu Ion da, özellikle beton üretim ekipmanları, duvar blok ve elemanları, yapısal çelik elemanları ve aksesuarlarıyla ilgilendiklerini söyledi. Daha önce özellikle Rus ve Ukraynalı üreticilerle ticaret yaptıklarına değinen Ion, "Artık işi büyütüyoruz. Dolayısıyla yeni ekipmanlara, makinelere ihtiyacımız var. Almanya'daki fuarlara da katılıyoruz. Ancak orada fiyatlar çok yüksek; neden Türkiye'den almak varken orada aynı kalite ürüne daha fazla ödeyelim ki?" şeklinde konuştu.

"Türk yapı malzemeleri kalite konusunda güven veriyor"

Alüminyum profil ve diğer yapı malzemelerine odaklanan Arnavutluk firması Al Dur SHPK'dan Agron Sharku, Türkiye yapı malzemeleri sektörünü yakından tanıyan bir isim. Aralarında Mekem Metal'in de olduğu çeşitli üretici firmalarla çalışan Sharku; yalıtım malzemeleri, boya ve ahşap kapıları da ilgilendikleri diğer ürün grupları arasında sayıyor. Kendisi için işe başlamadan önce ürünün kalitesi konusunda emin olmanın öneminin altını çizen Sharku; bu anlamda Türk yapı malzemelerinin kendisini mutlu ettiğini sözlerine ekledi.

"Türkiyeli firmalarla iletişim kurmak daha kolay"

Bahçe düzenleme, sıhhi tesisat alanlarında faliyet gösteren İsrail firması Shidav Plastica LTD'den Ilana Ofri Dishy de Türkiye ile ticaret yapmanın avantajlarını şöyle özetledi:

"Elbette Uzak Doğu ülkelerinden de ürün alabiliriz. Ama Türkiye, nakliye konusunda daha avantajlı; siparişiniz çok kısa bir sürede elinizde oluyor. Ayrıca Türkiye ile yaptığımız işler bize bir vergi avantajı da sağlıyor. Bir de Türkiyeli firmalarla iletişim kurmak daha kolay. Ancak bizim için rakamlar çok önemli; İsrail'de de kaliteli üreticiler var ve rekabet açısından sert bir pazar. Bu nedenle fiyatlar bizim için önemli".

"Öncelikle pazarı tanımak istiyoruz"

Romanya TIMIŞ Ticaret Odası'ndan Andrea Tega ise 6 firmadan oluşan bir heyet olarak İstanbul'a geldiklerine işaret ederek; önceliklerinin pazar hakkında fikir sahibi olmak olduğunu söyledi. Daha çok orta ölçekli firmaların yer aldığı heyette bulunan firmalardan Magic Gres SRL'den Marius Gherman, iki yıl önce de Yapı Fuarı - TURKEYBUILD İstanbul'a ziyaretçi olarak katılmış. Banyo mobilyaları, duvar kağıdı, seramik ürünler üzerine yoğunlaşan Gherman; ancak özellikle doğaltaş konusunda Türk firmalarla iş yapmak istediklerini vurguladı. Artık herkesin çevre konusunda daha hassas olduğunu ve yaşam alanlarını da bu doğrultuda inşa ettiğini kaydeden Gherman, Türkiye'nin doğaltaş konusunda köklü bir geçmişi olduğuna işaret etti. Kendilerinin Sırbistan ve Macaristan ile komşu olmanın avantajlarından faydalanmak istediklerini ve faaliyet alanlarını bu ülkelere doğru genişletmek istediklerini belirten Gherman; Türkiyeli yapı malzemesi üreticilerinin de Romanya'yı diğer Avrupa ülkelerine sıçramak için bir basamak olarak değerlendirebilecekleri görüşünde.