“Mobilyanın Hayatımızdaki Yerinin Farkında Mısınız?” sloganıyla yola çıkan ve mobilya sektöründeki sorunların çözümü için 18 mobilyacı tarafından Haziran 2006 tarihinde kurulan MOBSAD, mobilya sektörünün son 10 yıldaki konumunu ele aldı.
MOBSAD’ın 3. ve 4. dönem yönetim kurulu başkanlıklarını yöneten Engin Küçük, yapılan genel kurul sonucunda bayrağı iki dönem MOBSAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Adnan Bostan’a devretti. Yeni yönetim kurulu üyelerinin hazır bulunduğu toplantıda MOBSAD Genel Sekreteri Barış Görgüç’ün açış konuşmasından sonra söz alan Engin Küçük, şu açıklamalarda bulundu: “Hedefimiz Türk mobilyası kimliğinin oluşturulmasına katkı sağlamak, zanaatkar kökenli yüksek katma değerli, mobilya üretim geleneğini güçlendirmek ve bunları uluslararası çapta anlatabilmekti.”
İhraç ürünlerinin kilogram değerinin arttırılmasının ilk öncelikleri olduğunu belirten Engin Küçük, Türkiye’de İtalyan estetiğinde, Alman standardında ve Türkiye’ye özgü dokunuşlarla mobilya üretiminde yeni bir dönem başlattıklarını ve Türk dizileriyle yaptıkları ortak çalışmalar sayesinde Türkiye’nin bölgemizde mobilya modasını ürettiğini söyledi.
"Türk mobilyasını dünyaya tanıtıyoruz"
Başkanlık devir teslim töreninden sonra söz alan Adnan Bostan, MOBSAD üyelerinin haute couture tasarımcılar ve usta terziler olduklarını belirterek hem tasarımın hem de el emeğinin ön planda tutulduğu, kişiye özel üretim yaptıklarını söyledi. “MOBSAD üyeleri olarak dünyanın dört bir yanındaki otellerden meclis ve bakanlık binalarına kadar farklı projelerin içerisinde yer alıyoruz. Türk mobilyasını dünyaya tanıtıyoruz. 70 üyemiz ile Türkiye’de yaklaşık 5000 perakende noktasındayız. Yaklaşık 25.000 kişilik istihdam sağlıyoruz” diyen Adnan Bostan, MOBSAD üyelerinin ABD, Rusya gibi çok zor pazarlarda var olduklarını ve hatta Nijerya, Güney Afrika, Hindistan gibi ülkelerde de bayilerinin olduğunu ifade etti. Eskiden Türk mobilyasının İtalyan mobilyasından ucuz, diğer ülkelerin mobilyalarından kaliteli anlayışının yakında değişeceğini belirten Adnan Bostan, tasarımı, kalitesi, el işçiliği ile Türk mobilyasının 10 yıl sonra İtalya’yı tahtından edeceğini açıkladı.
MOBSAD’ın en büyük atılımlarından biri olan “Sektörel Dış Ticaret Şirketi” çalışmalarını da kısa bir süre sonra neticelendireceklerini belirten Adnan Bostan, ihracata yönelik bu şirket sayesinde Türkiye’ye sürekli bir döviz kaynağı oluşturacaklarını söyledi. “İlk etapta Dubai ile başlayacağımız pilot mağazayla hem bölgenin perakende tüketicisine hem de proje gruplarına hitap etmeyi amaçlıyoruz. Bölgenin yakın zamanda expo ve futbol dünya kupası gibi büyük organizasyonlarla anılacak olması, bu adresi seçmemizdeki temel sebep. Tabii ortalama 5 yılda bir tamamen mobilya yenileyen oteller ve neredeyse her bayram mobilya değiştiren A+ segment tüketiciye de bu yolla ulaşmayı bekliyoruz.” diyen Adnan Bostan, Dubai’den sonra projeyi Moskova’ya taşıyarak uluslararası bir kontrat mobilya zinciri olmanın ikinci adımını atacaklarını da sözlerine ekledi.
2023’te hedef 25 milyar dolarlık mobilya üretimi
Kurulduğu günden bu yana MOBSAD’ın çalışmaları ve yeni projeleri hakkında bilgi veren Adnan Bostan, mobilya sektörünün son 10 yılı hakkında da bilgiler paylaştı. Dünya mobilya üretim sıralamasında 2014 yılında Çin’in 1. sırada olduğunu belirten Adnan Bostan, Türkiye’nin ise 14. sırada bulunduğunu, ancak her geçen gün Türkiye’nin mobilya üretimini arttırdığını 2004 yılında 465 milyon dolar olan ihracatını 2014 yılında 2.400 milyar dolara çıkardığını ifade eden Adnan Bostan sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye, ihracatta şu an 12. sırada bulunuyor. MOBSAD’ın çalışmaları sonucunda hedefimiz Türkiye’yi ilk 5 ülke arasına sokmaktır.” Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı 5 ülkenin Irak, Libya, Azerbaycan-Nahçivan, Almanya ve Türkmenistan olduğunu ifade eden Bostan, sektör olarak 2023 yılında 25 milyar dolarlık mobilya üretimini, 10 milyar dolarlık mobilya ihracatını ve ilk 5 mobilya ülkesi arasına girmeyi hedeflediklerini sözlerine ekledi. Adnan Bostan ayrıca, mobilya üretiminin batıdan doğuya hızla aktığını, Çin’in üretim ve tüketim payının giderek arttığını ve yine gelişmekte olan ülkelerin üretimde ve ihracatta paylarının arttığını söyledi.