2015 yılının başından bu yana doların değerlenme eğiliminde olduğuna işaret eden ALB Forex araştırma uzmanı Eda Önder; FED politikalarına yönelik olan beklentilerin küresel bazda doları değerli tutmakla birlikte, gelişmekte olan ülke kur sepetinde de negatif yönde hareketlere neden olduğuna vurgu yaptı. "Son dönemde FED faiz artırımına ilişkin Haziran ve Eylül ayları şeklinde ayrışan piyasaya rağmen, FED’in açıklanan son toplantı tutanaklarında görüldüğü Haziran faiz artırım konusu üyeler arasında detaylıca tartışılmış. Haziran ayının halen masada olması ile birlikte gelişmekte olan ülke para birimlerinin değer kaybetmesi, yurt genelinde Türk Lirasının kendine has hikayesi ile birlikte Türk Lirası’nın negatif ayrışma şiddeti oldukça yüksek" diyen Önder'in konuyla ilgili değerlendirmesi şöyle:
"2014 yılının sonlarında 2015 yılına ilişkin olarak “bu yıl benim yılım” diyen doların yükselişi şaşırtıcı olmamakla birlikte, yurt genelinde seçim süreci ve özellikle ekonomi yönetimine dair belirsizlik ile Merkez Bankası’na faiz indirimi konusunda gelen eleştiriler beklenilenden hızlı bir şekilde kurun yükselişine sebebiyet verdi.
Yurt içi ve yurt dışı etmenler bir araya gelerek Dolar/TL rekor üzerine rekor kırdı. Peki bundan sonra ne yapılmalı? Gözleri yurt dışına çevirdiğimizde yakın bir zaman diliminde güçlü doların ABD ekonomisi üzerinde olumsuz yansımasını görüyoruz. Faiz artırımı konusunda her toplantısında ekonomik datalara bakılacağını telaffuz eden FED cephesinden gelebilecek faiz artırımına ilişkin bir öteleme sinyali de kurun yükselişinin hızını kesebilir. Yurt genelinde ise Türk lirasının yeni bir hikayeye ihtiyacı var. Çeşitli şekilde para politikası araçlarını devreye sokarak çarkları işleten Merkez Bankası’nın söz konusu ortamda hareket alanı oldukça kısıtlı olsa da kurun soluklanması için Merkez’den daha somut adımlar görmemiz gerekiyor".