TÜİK'in 2011 Yılı Ar-Ge Faaliyetleri Araştırması



Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 2011 yılı Ar-Ge Faaliyetleri Araştırmasına göre, kamu kuruluşları, vakıf üniversiteleri ve ticari sektördeki anket sonuçları ile devlet üniversitelerinin bütçe ve personel dökümlerine dayalı olarak Türkiye'de Gayri Safi Yurtiçi Ar-Ge Harcaması 2011 yılında bir önceki yıla göre yüzde 20,4 artarak 11 milyar 154 milyon lira olarak gerçekleşti.

Türkiye'de Gayri Safi Yurtiçi Ar-Ge harcamasının GSYH içindeki payı binde 8,6 olarak belirlendi. Bu oran, 2010 yılında binde 8,4 düzeyindeydi.

Geçen yıl Gayri Safi Yurtiçi Ar-Ge harcamalarının yüzde 45,5'i yüksek öğretim, yüzde 43,2'si ticari kesim ve yüzde 11,3'ü kamu kesimi tarafından gerçekleştirildi. Bir önceki yıl yüksek öğretim yüzde 46 ile ilk sırada yer alırken, bunu yüzde 42,5 ile ticari kesim, yüzde 11,4 ile kamu kesimi takip etmişti.

Ar-Ge personeli sayısı

Ar-Ge harcamaları, finanse eden kesimler itibarıyla incelendiğinde ise 2011 yılında harcamaların yüzde 45,8'i ticari kesim, yüzde 29,2'si kamu kesimi, yüzde 20,8'i yüksek öğretim kesimi, yüzde 3,4'ü yurt içi diğer kaynaklar ve yüzde 0,7'si yurt dışı kaynaklar tarafından karşılandı.

Bu dönemde Tam Zaman Eşdeğeri (TZE) cinsinden toplam 92 bin 801 kişi Ar-Ge personeli olarak çalıştı. Bir önceki yıla göre TZE cinsinden Ar-Ge personel sayısındaki artış yüzde 13,5 oldu. Sektörler itibarı ile dağılıma bakıldığında da TZE cinsinden toplam Ar-Ge personelinin 2011 yılında yüzde 48,9'u ticari kesimde, yüzde 38,4'ü yüksek öğretim kesiminde ve yüzde 12,7'si kamu kesiminde yer aldı.

2011 yılında istihdam edilen 10 bin kişiye düşen TZE Ar-Ge personeli sayısı 38,5 kişi oldu.

En fazla Ar-Ge Batı Anadolu Bölgesinde

İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflaması (İBBS) 1. Düzeye göre 2010 yılında Ar-Ge harcamalarının en yüksek olduğu bölge yüzde 28,2 ile Batı Anadolu bölgesi (TR5) iken, bunu yüzde 20,8 ile Doğu Marmara (TR4) ve yüzde 19,2 ile İstanbul (TR1) bölgesi takip etti.

Ar-Ge personel sayısına göre de yüzde 23,7 ile Batı Anadolu bölgesi (TR5) ilk sırada yer aldı. Bu bölgeyi yüzde 21,7 ile İstanbul (TR1) ve yüzde 15,1 ile Doğu Marmara (TR4) bölgeleri izledi.