Ödük Vadisi Katıklı Çayı üzerinde 3 ayrı hidroelektrik santrali (HES) yapımı Erzurum 2. İdare Mahkemesi tarafından iptal edildi. Son bilirkişi raporunda HES’lerin yerleşim alanları ve tarım için tehlike oluşturduğuna vurgu yapıldı. HES’lere karşı mücadele eden yöre halkının avukatları mahkeme kararıyla çevre felaketinin önüne geçildiğini belirtti.
Evrensel'de yer alan habere göre Tortum ilçesine bağlı Serdarlı, Bağbaşı ile Pehlivanlı beldesinden geçen Katıklı Çayı üzerinde 2009 yılında 3 ayrı HES kurulması kararlaştırıldı. Ödük Vadisi’ndeki Katıklı Çayı üzerine kurulacak HES’ler için iki kez Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu verildi. İlk raporda bilirkişi heyetinin incelemesine göre ‘ÇED gereklidir’, İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından ikinci bilirkişi raporunda ise, ‘Gerekli değildir’ raporu verildi. ÇED gerekli değil raporunu dikkate alan mahkemenin verdiği karar yöre halkı tarafından temyiz edildi.
Yerleşim alanı ve tarım için tehlike
HES’lerin yapımına 2011 yılının ekim ayında başlanırken, Danıştay 1. Dairesi 16 Mayıs 2012 tarihinde verdiği kararda, Erzurum 2. İdare Mahkemesinin aldığı kararı ‘Bilirkişi heyetlerinin yeterli ve gerekli uzmanlığa sahip kişilerden oluşmadığı’ gerekçesiyle bozdu. Danıştay 14. Dairesinin kararı üzerine 5 ayrı üniversiteden oluşan bilirkişi heyeti, yeniden bölgede inceleme yaptı. Erzurum 2. İdare Mahkemesi bunu dikkate alarak Ödük Vadisi Katıklı Çayı üzerinde 3 ayrı HES yapılmasını iptal etti. Son bilirkişi raporunda hafriyatın rastgele çevreye bırakıldığı, yöredeki yüksek eğimler yüzünden geçici depolamanın heyelan riskini ortaya çıkardığını, bu yığınların otoyol ve yerleşim alanları için tehlike oluşturduğu, projenin tamamlanması ardından bölgedeki ana geçim kaynağı olan tarım sektörünün önemli düzeyde etkileneceği belirtildi. Bilirkişi raporunda tarım yeterince yapılamadığı için bölgeden göçün artacağına, HES’in çalışmaya başlaması durumunda suda çözünmüş oksijen miktarının azalacağı belirtildi.
Avukatlar: Çevre felaketi önlendi
Yöre halkının savunmasını üstlenen avukatlar, mahkemenin verdiği son kararı değerlendirdi. Avukat Haktan Avnik, Erzurum 2. İdare Mahkemesinin 4 yıl sonra HES’leri iptal ettiğini belirtti. Bu kararla bir çevre felaketinin önüne geçildiğini belirten Av. Avnik “Umarım o dönem yanımızda olmayan siyasiler ve yöneticiler mahkemenin kararına uyarlar. Danıştay aleyhimize olan yerel mahkemenin kararını bozduktan sonra hukuk bizden yana oldu.” Av. Ercüment Şenol da, insanların geçim kaynaklarının ellerinden alınmaya çalışıldığına dikkat çekerek “Hukuk, buna müsaade etmedi. Artık orada yapılanlar da hukuksal dayanağı olmayan gecekondu seviyesine düşmüş kalıntılardır. HES’lere karşı hakkını savunan yüzlerce yöre insanı Tortum Asliye ve Sulh Ceza Mahkemelerinde yargılandı. Demek ki onlar hukuka uygun davranmış” dedi.
Direnişin sembolü Leyla
Tortum’un Serdarlı, Bağbaşı ve Pehlivanlı beldelerinde kurulacak HES’lerin yapımını engellemek için 2011 yılının temmuz ayında yapılan eylemlerde o zaman 17 yaşında olan Leyla Yalçınkaya ön plana çıkmış ve Ödük Vadisi’nde direnişin sembolü olmuştu. Bölgede HES’lere karşı mücadele eden 260 kişinin jandarma tarafından ifadesi alındı. HES şantiyesinde çalışanlar, hakarete uğradıkları iddiasıyla Bağbaşı’dan 10 kişi hakkında 50 bin liralık tazminat davası açtı. 5 Eylül günü yapılan eylemde 14 kişi hakkında 250 lira para cezası ve adli takip, 26 Eylül’de ise 11 kişi hakkında 500’er lira para cezası ve adli takip kararı verildi.