Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) 2 Kasım’da
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la düzenlediği Altıncı
Türkiye Ticaret ve Sanayi Şûrası’nda Türkiye genelindeki sanayici ile
tüccarları temsilen 365 oda ve borsanın başkanı, hükümetten beklentilerini 111
sayfalık bir kitap halinde sundu. Her biri bir talep veya şikâyet anlamına gelen
yüzlercemadde arasında vergi indirimleri, sanayi bölgelerinin sorunları,
teşviklere dair değişiklik önerileri gibi sıkça gündeme getirilen sorunlar
vardı. Ancak iki ayrı başlıkta toplanabilecek toplam58 istek geçmişte yapılan
benzeri toplantılara fark attı. Bir zamanlar Turgut Özal’ın “demiryolu komünist
işidir” sözüyle hatırlanan tren hatları, önemli talepler arasında yer aldı.
Sanayici ve tüccarlar, aralarında çok uzun yıllardır yapılacağı açıklanan
güzergâhların yanı sıra yeni hat talepleri olan 30 demiryolu projesini gündeme
getirdiler. Sanayici ve tüccarın diğer 28 talebi ise artık çevre kirliliği ile
anılan göllerin temizlenmesi, atık su boşaltanların tespiti, termik santralların
durdurulması gibi alışık olunmayan “çevreci” isteklerdi. Hükümetin yaklaşık bir
ay önce 5 bin kilometre yeni demiryolu yapılacağını açıklamasının ardından
sanayici ve tüccarın gündeme getirdiği demiryolu güzergâhlarının uzunluğu ise
toplam 6 bin 626 kilometre 600metre tuttu. Yani, oda ve borsa başkanları
hükümetin koyduğu hedefi 1600 kilometre aştı. Taleplerin neredeyse yarısını
bulan 3 bin 262 kilometre 900 metrelik hat talebi ise yeni hızlı tren
projelerine aitti. İstanbul’dan ve Ankara’dan Antalya’ya hızlı tren istenirken,
İzmir-İstanbul ve Ankara-Sivas hatlarının inşasına başlanması istendi.
Tren getirin
Hızlı tren hatlarına yönelik talepler Antalya’ya uzatma dışında mevcut
demiryollarının geçtiği yerlerden gelirken, hiç demiryolu olmayan illerden de
talep geldi. Samsun’dan Sarp Sınır Kapısı’na kadar demiryolu ağı istenirken,
Bayburt, Bartın, Çorum, Aksaray, Muğla, Çanakkale, Adıyaman Merkez ve
Adapazarı’nın Karasu İlçesi demiryolu istedikleriklerini açıkça belirtti.
Antalya ile Mersin’in de demiryolu bağlantısı istendi.
Tarım değere bindi çevre öncelik oldu
Oda ve borsaların bölgeler bazındaki taleplerinde çevreye duyarlılık dikkat
çekici boyutta oldu. Tarım ve hayvancılığın ekonomik değerinin artmasının
çevreyle ilgili talepleri şekillendirdiği görüldü. Bölge bazında çevreci
talepler şöyle:
Marmara: Maden arazileri eski haline gelsin:
* Tekirdağ’ın yüzde 32’sini oluşturan tarım arazilerinin başka faaliyetler ve
yerleşim yerlerine feda edilmesinin önüne geçilmeli. * Verimli tarım
arazilerinin kişilere rant sağlamak amacı dışında kullanımı engellenmeli. *
Ergene Havzası bugüne kadarki en kirli dönemini yaşıyor. Yeraltı suları aşırı
tehdit altında bulunuyor. Ergene Nehri’ne karışan zehirli atıklara karşı arıtma
tesisi şartı getirilmeli, su kaynaklarının korunması için düzenleme yapılmalı.
Bunu sağlamak için işletmelere maddi destek verilmeli. * Trakya ve
Marmara’da sanayinin yeraltı su kaynaklarını kullanımı nedeniyle gelecekte ciddi
su sıkıntısı çekilebilir. * Malkara’da linyit madeni işletmelerinin,
arazileri eski haline getirmeleri sağlanmalı. * Zeytinyağı sektörünün temel
atıklarından karasuyun çevreye verdiği zarar engellenmeli. * Sanayi tesisi
atıkları, tarımda kullanılan ilaç ve gübreleme nedeniyle kirlenen İznik Gölü
acilen temizlenmeli, arıtma tesisleri kurulmalı. * Adapazarı’nın tek su
kaynağı Sapanca Gölü, kontrolsüz kullanılıyor. Gölün su bütçesi zorlanıyor.
Adapazarı’nın gelecekte su sıkıntısı yaşamaması ve gölün ekolojik riske
girmemesi için gerekli düzenlemeler yapılmalı. * Trol çeken büyük teknelerin
Erdek Körfezi’ne girişleri engellenmeli
Ege: Atık su bırakanları bulun
* Belli ilçelerin adıyla üretilen ve tanınan ürünlerde aflatoksin bulunması
ihracat ve iç piyasada sağlık ile ticaret bakımından sorun yaratıyor. İç piyasa
aflatoksin oranları AB standartlarına uygun olsun. * Turgutlu Çal Dağı’nda
bulunan nikel cevherinin çıkarılma yönteminde kullanılacak asit ve patlayıcı
maddeler çevre ve insan sağlığını son derece olumsuz biçimde etkileyecek. Kanser
ve benzeri hastalıklar tetiklenecek. Çevrede ciddi asit ve nikel tozu kirliliği
oluşarak yaş sebze ve hububat üretimi etkilenecek. * Fethiye ve
Kuşadası’ndaki deniz kirliliğine karşı altyapı yapılsın. * Bolvadin’deki
Eber Gölü yıllar önce güzelliği ile anılırken, şimdi çevre kirliliği ile
anılıyor. Göl, birçok ailenin de geçim kayrnağıdır. İlgili çalışmalar
başlatılmalı. * Büyük Menderes Nehri’ne atık su bırakan belediyeler ve
sanayi tesisleri tespit edilmeli. Arıtma tesisi kurmaları sağlanmalı.
Karadeniz: Derelere atık olmaz
* Rize’de kanalizasyonların dere ve denize boşaltılmasına son verilmeli.
Altyapı sorunları bitirilmeli. İlgili projelerin bir an önce hayata geçirilmesi
gerekiyor.
Akdeniz: Termik yerine alternatif enerji
* Anamur’da tarımsal üretimde ilaçlama ve sulama sırasında çevre ile sağlığa
verilen zararları en aza indirecek çalışmalar yapılsın. * İzmit’teki
tehlikeli atık imha tesisi İZAYDAŞ’ın kapasite yetersizliği nedeniyle Türkiye’de
5 bölgede kurulacak tesislerin yer tespiti nüfus yoğunluğuna göre yapılsın.
* Afşin Elbistan A Termik Santralı yüzünden bölge asit ve radyoaktif deposu
oldu. Acilen baca gazı kükürt arıtma tesisi ve kül tutucu elktro filtreler
kurulsun. * İskenderun ve Yumurtalık arasında yapılacak 7 termik santral,
tarım için tehdit taşıyor. Alternatif enerji kaynaklarına ağırlık verilsin.
D. Anadolu: Tunceli barajları kirletmesin
* Bölge illerindeki hayvan pazarları, kesimhaneler ve barınaklar şehir
merkezlerinde olduğu için sağlık ve trafik koşulları olumsuz etkileniyor. AB
standartlarında hayvan pazarı projeleri hayata geçirilsin. * Tunceli baraj
gölleriyle çevreli ve altyapı çarpıklığına sahip. İvedi olarak arıtma tesisleri
yapılmalı.
İç Anadolu: Su tasarrufu planı yapılsın
* Konya Ovası’na su sağlayacak Mavi Tünel Projesi hayata geçecek olsa da
yıllık sadece 400 milyon metreküp su sağlayacak. Ovada yıllık 5 milyar metreküp
su tüketiliyor. Yıllık 1.2 milyar metreküp su tasarrufu sağlayacak eylem planını
hayata geçirecek kaynaklar aktarılmalı
G. Anadolu: Dicle Havzası’nı koruyun
* Küresel ısınmanın getirdiği kuraklığı en fazla hisseden illerden biri
Malatya oldu. Yeraltı su kaynakları azalıyor. İlgili projeler hayata
geçirilmeli. * Sulama nedeniyle topraktaki tuzlanmaya karşı çalışmalar
başlatılmalı. * Erozyonu önleme çalışmaları hızlandırılmalı. * Dicle
Havzası’nın kirliliği giderilmeli. * Çiftçiler gübre kullanımında
eğitilmeli.