TMMOB III. Kent Sempozyumu



Kentleri ve yaşam alanlarını savunma ve birlikte geleceği kurma çağrısı niteliğindeki Kent Sempozyumu'nun duyurusunda şu ifadeler yer alıyor:

Sempozyum programı için tıklayınız

"İstanbul başta olmak üzere kentlerimizde giderek eşitsizliğin belirginleştiği, evlerimizin, meydanlarımızın, derelerimizin, ormanlarımızın birer yaşam alanı olmaktan çıkarılarak piyasadaki değerine göre anlamlandırıldığı bir süreci yaşamaktayız. Hepimizin ortak değeri olan kamusal alanların planlama süreçleri ile birer rant yaratma ve paylaşma aracına dönüştüğü, kamusal hizmetlere erişimde müşteri odaklı bir anlayışın benimsendiği ve özellikle kentsel dönüşüm adı altında toplumun büyük bir kesiminin, başta barınma olmak üzere eğitim, sağlık, kültür vb. temel haklarından yoksun bırakıldığı bir kentleşme süreci ile karşı karşıya iken özellikle İstanbul; Galataport, Haydarpaşaport, 3. Köprü, 3. Havalimanı, Taksim Projesi, lüks konut projeleri, AVM’ler, finans merkezi, Kanal İstanbul gibi projeler ile küresel sermayenin istekleri doğrultusunda yeninden biçimlendirilmektedir.

Tüm bu gelişmeler yaşanırken İstanbul açısından iki kritik nokta daha da belirgin hale gelmektedir. Bunlardan birincisi, İstanbul gibi dünya ölçeğinde bir metropolde, bırakın kentte yaşayanları, yerel yönetimler dahi etkisizleştirerek, kente dair önemli kararların tek bir elden alındığı, hukuki denetimin göz ardı edildiği ve demokrasi kültürünün giderek aşındığı bir süreç yaşanmaktadır. İkinci olarak ise, sistemin işlerliğini sağlama gayesi ile inşaat/emlak sektörüne yeni alanlar açmak için merkezi ve yerel iktidar, 3. Köprü ve bağlantı yolları, Kanal İstanbul, Yeni Şehir, kentsel dönüşüm gibi projeler dahilinde İstanbul’un dokunulmaması gereken orman alanlarını, su havzalarını, tarihsel mirasını imara açacak hamleler yapmakta ve geri dönülmez bir yola girmektedir. Ancak, toplumun geniş kesimlerinin kaybeden konumuna itilerek, bu yıkıcı kentleşme süreçlerine rıza göstermek zorunda bırakıldığı bir dönemde; daha demokratik, doğadan, özgürlükten, barıştan ve insandan yana bir yaşam özlemi Gezi Parkı ile simgeleşerek herkese umut olmuştur. Bu süreçte ortaya çıkan bu yaratıcı ve umut dolu enerji ile birlikte, önümüzdeki dönemde izlenmesi gereken politika ve yöntemler üzerinde ısrarla durulması gerekmektedir.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) olarak tüm yaşam alanlarımıza ve kamuya yönelik yağma politikalarına karşı bilimden, demokrasinden ve doğadan yana yıllardır yürüttüğümüz mücadele ekseninde bu yıl üçüncüsü düzenlenecek olan İstanbul Kent Sempozyumu 'İnsanca, Yaşanabilir Bir Kent'in mümkün ve hakkımız olduğunu ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu amaç çerçevesinde düzenlenecek sempozyum, yerel seçimler öncesinde; toplumcu, eşitlikçi, doğadan ve bilimden yana; söz, yetki ve karar alma süreçlerini demokratikleştiren bir kent yaşamının örgütlenebilmesi yolunda önemli bir adım olabilecektir. İstanbul’un başıboş ve bütünsellikten uzak bir şekilde küresel ve yerel sermayenin saldırgan talepleri ile şekillendirildiği bu süreçte Yaşanabilir Bir İstanbul’un mücadelesinin fikrî temelleri TMMOB’nin bileşenlerinin yanı sıra, tüm bu kentleşme süreçlerinden etkilenen ilgili kesimler; üniversiteler, sendikalar, demokratik toplum örgütleri, forumlar, yerel inisiyatif ve mahalle örgütlenmeleri dahil edilerek sağlamlaştırılmaya çalışılacaktır.

III. İstanbul Kent Sempozyumunda;

- Etkin, Özerk ve Demokratik Kent Yönetimi
- Kolektif İhtiyaçlara Yönelik Erişilebilir, Nitelikli Kamusal Hizmet Sunumu ve Altyapı
- Entegre, Verimli ve Kamusal Bir Ulaşım Politikası
- Güvenceli Bir Yaşam İçin Afet ve Risk Yönetimleri
- Doğal Çevrenin ve Yaşamın Korunması/Geliştirilmesi
- Çalışma Yaşamının Dönüşümü, Emek ve Sosyal Politikalar
- Sağlıklı Bir Çevrede Yaşama/Barınma Hakkı
- Çağdaş, Bütüncül, Bilimsel ve Kamu Yararı Odaklı Bir Kent/Bölge Planlaması
- Örgütlenme, Katılım ve Kent Hukuku
- Tarihi ve Kültürel Mirasın Korunması/Geliştirilmesi ve Kamusal Bir Kent Kimliğinin İnşası
- Kentsel/Toplumsal Yaşamda Cinsiyet Eşitliği ve Kadınların Kent Hakkı
- Dezavantajlı Grupların, Yoksunların Kentsel/Toplumsal Yaşama Eşit ve Tam Olarak Katılımı

başlıkları tartışmaya açılarak, geleceğin İstanbul’unda bu politikaların ne şekilde gerçekçi bir zeminde buluşturulabileceğine dair yöntem ve araçlar ortaya konulacaktır."

Reklam Goruntulenme Bolumu