Birgün Gazetesi'nin haberine göre, Ankara’da 14 Şubat cumartesi günü toplanan 43. Dönem Olağanüstü Genel Kurul’a yürüyüş kollarına destek veren çevre ve yaşam savunucuları, kent hareketleri, siyasi parti ve demokratik kitle örgütlerine kadar birçok TMMOB dostu da katıldı. Genel Kurul sonuç bildirgesini sokakta deklere etti. İMO Teoman Öztürk Salonu’ndan Kızılay’a yürüyen binlerce kişi “direniş” dedi.
Yaşam alanları tehdit ediliyor
Sonuç metninde yer alan temel tespitler ve talepler şöyle:
“Bu torba tasarıyla, örgütümüz Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Yasası ile imar, iskân, kültür ve tabiat varlıkları ve çevre yasalarında birçok değişiklik yapılması amaçlanmaktadır.
Kentsel, kırsal, kültürel, tarihi, doğal, kamuya ve halka ait varlıklara arazi-mülkiyet-imar düzenlemeleri üzerinden el konulmaktadır.
Kıyılarımızın yağmalanmasına, derelerimizin kurutulmasına, meralarımızın yok edilmesine, yasal zemin hazırlanmaktadır. Orman ve tarım arazilerimizin imara açılmasına izin verilmektedir. Bütün bunlar yapılırken, ülkemizde bilimin ve tekniğin temsilcisi olan biz mühendis, mimar ve şehir plancılarının örgütü TMMOB’nin yasası da torba içinde değişikliklere uğratılmaktadır. Birliğimiz etkisizleştirilmeye, işlevsizleştirmeye ve dağıtılmaya çalışılmaktadır.
'Bu daha başlangıç'
Genel Kurulumuz, temellerinde yer aldığımız Taksim Gezi Parkı direnişinin “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam” şiarının somutlandığı bir platform olmuştur. Genel Kurulumuz aynı zamanda toplumsal muhalefetin birlikte mücadelesinin ortak kürsüsü olmuştur. Daha fazla kar ve rant uğruna ülke kaynaklarının talan ve tahrip edilmesine karşı çıkıyoruz. Üreterek gelişen, paylaşarak büyüyen bir ülke istiyoruz.
Diz çökmeyeceğiz
TMMOB ve üyeleri ne 70’li yıllarda ne 12 Eylül faşizm döneminde ne de günümüzde diz çökmedi çökmeyecek. 1970’lerden günümüze dek oluşturduğumuz demokratik mevzilerimizi inatla korumaya kararlıyız. AKP gericiliği, piyasacılığı ve diktasına teslim olmayacağız. AKP’nin cumhuriyet, emek, demokrasi, laiklik düşmanı dinci-mezhepçi faşist diktatörlük yönelimine karşı direnmeye devam edeceğiz.
Tüm toplumsal muhalefet güçleriyle birlikte, eşitlikçi, özgürlükçü, demokratik; eşit yurttaşlık haklarını, barışı ve halkların kardeşliğini; planlama-sanayileşme-kalkınmayı, kamu işletmeciliğini ve kamusal denetimi esas alan bir Türkiye için kararlılıkla mücadele edeceğiz.