Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) ihracatçı eğilim
araştırmasının üçüncü çeyrek sonuçlarına göre, her dört firmadan biri, yılın son
çeyreğinde yeni çalışan istihdam edeceğini belirtirken, bu dönemde istihdamı
planlanan ortalama yeni çalışan sayısı, firma başına 10 oldu. Araştırma
sonuçları, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi tarafından düzenlenen
basın toplantısında açıklandı. Büyükekşi, son araştırmada, öncekilerden farklı
olarak katılımcı firmaları, toplam ihracatı 54,2 milyar dolar olan ilk 500 büyük
ihracatçı, toplam ihracatı 9,3 milyar dolar olan ikinci 500 büyük ihracatçı ve
firma başına ihracatı 13,9 milyon doların altında olan diğer firmalar olarak
sınıflandırdıklarını belirtti.
Araştırmaya göre, geçen yılın aynı
dönemine kıyasla temmuz-eylül 2010 döneminde firmaların yüzde 70,7'si girdi
maliyetlerinin, yüzde 48,3'ü hammadde birim ithalat fiyatının arttığını
belirtirken, üretimin yükseldiğini söyleyenlerin oranı yüzde 54,2, ihracatın
arttığını söyleyenlerin oranı yüzde 53,4, kapasite kullanım oranının arttığını
söyleyenlerin oranı ise yüzde 48,5 oldu. Üretim, ihracat ve kapasite kullanım
oranlarında ikinci 500 büyük ihracatçı, ortalamanın üzerinde performans
gösterirken, girdi maliyetleri ve birim ihraç fiyatlarındaki artış ilk bin
dışında kalan ihracatçılarda daha etkin görüldü.
Yılın dördüncü
çeyreğinden beklentilere bakıldığında girdi maliyetlerinde artış bekleyenlerin
oranı yüzde 57,2; hammadde birim ithalat fiyatında artış bekleyenlerin oranı
yüzde 36,3 olurken, firmaların yüzde 44,2'si üretimde, yüzde 48,6'sı ihracatta,
yüzde 40,5'i kapasite kullanım oranlarında artış beklediğini bildirdi. İhracatta
karlılık düzeyinde artış bekleyenlerin oranı ise yüzde 16,2 olarak gerçekleşti.
2010 yılının temmuz-eylül döneminde tüm enerji türlerinde tüketimin
arttığını gösteren araştırmaya göre, aynı dönemde ihracatta yeni pazarlara
girebilenlerin oranı yüzde 34,4 oldu. Yılın son çeyreğinde ilk kez girilmesi
planlanan ülkeler arasında yüzde 16,2 ile Rusya, yüzde 12 ile Irak, yüzde 11,8
ile İran, yüzde 10,4 ile Suriye ve yüzde 9,8 ile ABD öne çıkarken, son çeyrekte
girilmesi planlanan ülkelerin bölgesel dağılımında Orta Doğu yüzde 69, AB
ülkeleri yüzde 62,2, Afrika yüzde 43,8, Amerika yüzde 35 paya sahip oldu.
Temmuz-eylül döneminde ihracatta mevcut pazarlarda yeni müşterilerden
sipariş alabilenlerin oranı yüzde 63 oldu. İlk bin ihracatçı firma dışında
kalanlarda bu oran yüzde 56,5'e gerilerken, ikinci 500 büyük ihracatçı firmada
yüzde 71,2'ye çıktı. Bu dönemde müşteri kaybettikleri pazarları olanların oranı
yüzde 39,6 seviyesinde gerçekleşti. Bu oran ilk bin ihracatçı dışında kalan
firmalarda yüzde 44,4'e yükselirken, ilk 500 firmada yüzde 33,8'e geriledi.
Pazar kaybedenlerin oranı ise yüzde 13,2 oldu. İlk bin firma dışında kalan
ihracatçıların ise yüzde 17,6'sı bu dönemde pazar kaybetti.
İhracat
pazarlamasında en çok karşılaşılan sorunlar arasında yüzde 67,8 ile rekabetçi
fiyat sunamama, yüzde 50,2 ile hedef ülkedeki ekonomik koşullar, yüzde 36,4 ile
finansman, yüzde 27,6 ile hedef ülkelerdeki bürokratik engeller öne çıktı.
İstihdam
2010 yılı
temmuz-eylül döneminde ihracatçı firmalarda ortalama çalışan sayısı 35'i beyaz
yakalı, 120'si mavi yakalı ve 4'ü Ar-Ge personeli olmak üzere toplam 159 olarak
gerçekleşti. Bu rakam, ikinci çeyrek sonuçlarında 132 olmuştu.
Bu dönemde istihdam edilen ortalama yeni
çalışan sayısı 14 olurken, yeni çalışan istihdam ettiğini belirten firmaların
oranı yüzde 60 seviyesinde gerçekleşti. Bu oran ilk 500 firmada yüzde 63,4,
ikinci 500 firmada yüzde 66,2, diğer firmalarda ise yüzde 53,7 oldu.
Temmuz-eylül döneminde beyaz ve mavi yakalı çalışan sayılarının arttığını
söyleyen firmaların oranı yüzde 43,2 olarak dikkati çekerken, ekim-aralık
döneminde yeni çalışan istihdam edeceğini söyleyen firmalar beyaz yakalılar için
yüzde 25,6, mavi yakalılar için yüzde 27,6 oldu. Ekim-aralık döneminde istihdam
edilmesi planlanan ortalama yeni çalışan sayısı ise 10'a geriledi.
Mehmet Büyükekşi, yıl sonu için belirledikleri 250 binlik yeni istihdam
hedefinin yakalanacağını düşündüklerini, hedefe ulaşmak için 40-50 bin kişilik
bir istihdama ihtiyaç duyulduğunu söyledi.
Temmuz-eylül
döneminde dış finansman talebi bulunan firmaların oranı yüzde 30,4 olurken, bu
oran ikinci 500 firmada yüzde 36,7'ye yükseldi. Dış finansman kaynaklarında
yüzde 84,2 ile özel bankalar öne çıkarken, onu yüzde 38,8 ile Eximbank, yüzde
24,3 ile kamu bankaları takip etti. Yılın son çeyreğinde dış finansman talebi
olacağını belirten firmaların oranı ise yüzde 33 olarak gerçekleşti. Son
çeyrekte dış finansmana ihtiyaç konusunda, üçüncü çeyrekten farklı olarak yüzde
37 ile ilk bin dışında kalan firmalar dikkati çekti.
Döviz kuru cinsinden korunmak için hiçbir araç
kullanmayanların oranı yüzde 57,4 oldu. Büyükekşi, ikinci çeyrekte bu oranın
yüzde 61,9 olduğunu anımsatarak, bu konuda bir gelişme sağlanmış olsa da, oranın
hala çok yüksek bir seviyede bulunduğuna ve özellikle ilk bin dışında kalan
firmalar arasında yüzde 63 gibi yüksek bir oran bulunduğuna işaret etti.
Kur riskinden korunmak için bir araç kullanılmamasının nedenlerine
bakıldığında, yüzde 37,1 ile ''ithalatımız da olduğundan'' yanıtı öne çıkarken,
araçlar hakkında bilgim yok diyenler yüzde 23,3'lük, dövizde artış beklentisi
taşıyanlar yüzde 21,6'lık, araçların pahalı olmasından yakınanlar yüzde 20'lik
ve daha önce kötü bir tecrübe yaşamış olanlar yüzde 15,9'luk bir kesimi
oluşturdu.
Araçlar hakkındaki bilgisizlik ilk
bin dışında kalan firmalarda yüzde 28,8 ile ortalamanın üzerinde bir orana sahip
oldu. Mehmet Büyükekşi, şu anda Vadeli İşlemler ve Opsiyon Borsasıyla (VOB) bir
çalışma yaptıklarını, önümüzdeki günlerde VOB'dan bu konuda bazı özel avantajlar
sağlanabileceğini, bu görüşmelerin sonunda imzalanacak protokolün ardından
ihracatçılara yönelik bir tanıtım faaliyeti de gerçekleştireceklerini anlattı.
Büyükekşi, maliyet yüksekliğine karşı da Eximbank'la bir çalışma yürüttüklerini
kaydetti.
Araştırmaya göre, ekim-aralık
döneminde kapatılması gereken kredilerin toplam krediler içindeki payı yüzde
17,9, aynı dönemde yenilenmesi gereken kredilerin payı ise yüzde 14,9 oldu.
Yatırım
Araştırmaya katılan
firmaların yüzde 48,2'si yılın üçüncü çeyreğinde yurt içinde, yüzde 81,8'i ise
yurt dışında herhangi bir yatırım yapmadığını belirtirken, yüzde 33,8'lik bir
kesim yurt içinde modernizasyon, yüzde 26'lık bir kesim kapasite artırımı, yüzde
16'lık bir kesim Ar-Ge ve inovasyon, yüzde 13,6'lık bir kesim ise yeni tesis
kurma ve satın alma yatırımı gerçekleştirdi.
Yılın son çeyreğine ilişkin
öngörülere bakıldığında ise yurt içinde yatırım yapmayı planlamayanların oranı
yüzde 52,7, yurt dışında ise yüzde 78,4 oldu. Bu dönemde yurt içinde yatırım
yapmama nedenleri arasında yüzde 42,4 ile piyasadaki yetersiz talep öne
çıkarken, onu yüzde 34,4 ile dünya ekonomisindeki istikrarsızlık, yüzde 34 ile
kurulu fazla kapasite, yüzde 18,7 ile ülke ekonomisindeki istikrarsızlık izledi.
Büyükekşi, dünyada hala krizin etkilerinin yaşandığı bir ortamda yüzde
48'lik bir kesimin yatırım planlamasını olumlu bir gelişme olarak
değerlendirdiklerini söyledi.
İhracatçıların yüzde 50'si
iyimser
Araştırmaya katılan firmaların
son çeyreğe ilişkin dolar kuru beklentileri 1,46 lira, avro kuru beklentileri
1,98 lira seviyesinde gerçekleşti. İhracatçılar, rekabetçi ideal dolar kurunun
1,60 lira, avro kurunun ise 2,10 lira olması gerektiğini belirtti. 2010 sonu
itibariyle faaliyet gösterdikleri sektörün daha iyiye gideceğini düşünenlerin
oranı yüzde 42,1, Türkiye ekonomisinin daha iyiye gideceğini düşünenlerin oranı
ise yüzde 50,7 oranında gerçekleşti. İhracatçıların yüzde 56,5'i ise sanayi
emtia fiyatlarının eylül ayına göre yıl sonunda artacağını öngörürken, tarımda
artış olacağını öngörenler yüzde 65,1'lik bir kesimi oluşturdu. Katılımcılar
ihracat sektörünün en önemli sorununu yüzde 80,2 ile döviz kurları olarak
belirledi. Döviz kurlarını sorun olarak ortaya koyanların oranı ikinci çeyrekte
yüzde 72,1 olmuştu. Döviz kurlarını yüzde 59,3 ile enerji maliyetleri, yüzde
50,3 ile hammadde ve ara mal fiyatları, yüzde 47,7 ile vergi maliyetleri izledi.
Gümrük Müşavirliği asgari ücret
tarifesi
Araştırmada 2010 yılının
başında uygulamaya konulan gümrük müşavirliği asgari ücret tarifesinin, gümrük
müşavirliği maliyetlerine etkisi de soruldu. Maliyetlerinin etkilenmediğini
söyleyenlerin oranı yüzde 34,3 olurken, yüzde 3,2'lik bir kesim maliyetlerinin
azaldığını kaydetti. Yüzde 60'ı aşan bir kesim ise çeşitli oranlarda artış
yaşandığını bildirdi. Hizmet alınan kurum ve kuruluşlardan duyulan memnuniyete
bakıldığında ise en memnuniyetsiz kalınan kurumlar Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanlığı ile Tarım ve Köyişleri Bakanlığı oldu.
''Bakanlardan istediğimiz cevabı alamadık''
Büyükekşi, sonuçları açıklamasının
ardından soruları yanıtlarken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan randevu
taleplerinin hatırlatılması üzerine, bayramdan sonra randevu verilmesini
beklediklerini belirtti. Kurla ilgili sıkıntılarının artarak devam ettiğini
ifade eden Büyükekşi, kefaletle ilgili sadece ihracatçılara yönelik kredi
garanti fonu kurulması, istihdam üzerindeki yüklerin azaltılması, esnek çalışma,
özel istihdam bürolarının kurulması, kıdem tazminatı fonunun kurulması, enerji
maliyetlerinin düşürülmesi gibi konuları da Başbakan Erdoğan'a ileteceklerini
söyledi. Büyükekşi, ''Kur düştükçe ihracatçılar zarar ediyor. Onu tazmin edecek
bir sistem olması, ihracata verilen kaynakların artırılması lazım'' diyerek,
Erdoğan'la iki ay önce gerçekleştirdikleri görüşmede kur konusunda mutabık
kaldıklarını belirtti. ''Bakanlardan isteklerinize yanıt alamadığınız için mi
Başbakana çıkıyorsunuz?'' şeklindeki soruya verdiği yanıtta Büyükekşi,
''Neticede ihracatçılar bu işten zarar görüyor. Bunu biz dilimiz döndüğünce
bütün ilgili bakanlara anlattık. En yetkili merci olarak Başbakana anlatmak
istiyoruz. (Bakanlardan) istediğimiz cevabı alamadık tabii. Başbakanımız, 'Mali
kuralla ilgili son kararı ben veririm' demişti. Biz de sorunlarımızı anlatmak
istiyoruz. 9 bakanımızı da ziyaret ettik. Daha ziyaret edeceğimiz bakanlar var.
Muhalefet partisi başkanları var. Onları da ziyaret edeceğiz'' ifadelerini
kullandı.