Avrupa Birliği standartlarına uyum için oluşturulan ve
yapılacak olan tüm teşviklerin tek elde toplanması için Devlet
Yardımlarını İzleme ve Denetleme Kurulu kurulmasını öngörün
Devlet Yardımlarının İzlenmesi ve Denetlenmesi Hakkında Kanun
Tasarısı’nın geçici 5’inci maddesiyle devletten teşvik
alan ancak yatırımını tamamlamayan 15 bin şirkete af geliyor. Eğer tasarı
yasalaşırsa 2001 öncesi Hazine’den yatırım teşvik belgesi alan ve bu belge
sayesinde başta vergi olmak üzere tüm indirim istisnalardan yararlanan ancak
yatırımını da tamamlamayan şirketler bu teşvikleri cezalı olarak geri vermekten
kurtulacak.
Savunma: Zaten ulaşamıyoruz
Alt komisyonda kabul edilen ve Plan Bütçe Komisyonu’na gönderilen tasarının
geçici 5’inci maddesinde “31.12.2001 tarihinden önce düzenlenmiş ve yatırım
süresi bitmiş yatırım teşvik belgesi kapsamında yer alan yatırımlar herhangi bir
işlem yapılmaksızın gerçekleşmiş haliyle tamamlanmış sayılır” denilerek
yatırımını tamamlamayan şirketlerin bu nedenle devletten aldıkları teşvikleri
geri vermelerinin önü alınmış olacak. Hazine bünyesinde yer alan Teşvik Uygulama
Genel Müdürlüğü yetkilileriyse toplam 15 bini bulan yatırımını tamamlamamış bu
şirketlerin 2001 krizi nedeniyle birçoğunun kapandığını, yer değiştirdiğini bu
nedenle şirketlere ulaşamadıklarını belirterek bürokrasi yarattığı gerekçesiyle
böyle bir öneride bulunduklarını aydetti. Ancak Hazine’ye yakın kaynaklar
affın bir ya da birkaç şirkete avantaj sağlamak amacıyla yapılmış olabileceğine
dikkat çekiyor. Yatırım teşviği alan şirketler KDV istisnası, teşvik primi,
ithalde alınan KDV, yatırım indirimi ve KKDF gibi önemli teşviklerden
yararlanıyor.
10 milyar lirayı geçiyor
Affedilmesi planlanan ve geri ödenmesi gereken yatırım teşviği tutarının ne
kadar olduğunu konusunda Hazine yetkililerinin alt komisyonda bilgi
veremedekileri belirtildi. Bu nedenle komisyonun istatistiki bilgi istediği
ifade edildi. Ancak 2001 yılına kadar verilen yaklaşık 60 bin yatırım teşvik
belgesinin yüzde 25’ini oluşturan 15 bin şirketin yararlandığı yaklaşık teşvik
tutarı yine o tarihe kadar verilen 51 milyar liralık teşviğe oranlandığında 12
milyar liraya kadar çıkıyor.
Babacan tüm yetkileri elinde topluyor
Tasarı ile kurulan ve tüm devlet teşviklerinin tek elde toplanıp
dağıtılmasını öngören düzenleme, Avrupa Birliği müzakerelerine uyum için yapılan
düzenlemeler olarak görülürken özellikle yeni kurulacak olan Kurul’un görev
alanı birçok kurumun yetkisini elinden alıyor. Kurul’un Hazine bünyesinde yer
alan Teşvik Uygulama Genel Müdürlüğü’nün yapısının değiştirilerek
oluşturulması ve Devlet Yardımları Genel Müdürü’nün Hazine bünyesinden gelecek
olması yardımlar konusunda tek yetkili bakanlığın Hazine’den Sorumlu Devlet
Bakanlığı olmasını sağlayacak. Böylece birçok teşviğe Başbakan Yardımcısı ve
Devlet Bakanı Ali Babacan’a bağlı Kurul izin verecek. Kurul’un yapısının da tam
bağımsız olmaması bu tezi güçlendiriyor. Şirket ve sektörlere verilecek tüm
teşvikler bu Kurul’un izni olmadan yapılamayacak.