Ülkemizin önde gelen öğretim kurumlarından İstanbul Teknik Üniversitesi’nin Mimarlık Fakültesi mezunları, Taşkışla Eğitim ve Kültür Derneği’nin (TEKD) düzenlediği bir organizasyonla biraraya geliyor.
26 Mayıs’ta saat 13:00’dan itibaren Taşkışla Kampüsü’nde biraraya gelecek mezunlar, burada aynı zamanda, mimarlık fakültesinin gelecek yıllarda daha çok öne çıkması için maddi destek sağlayan ve binlerce mezunu olmasına rağmen şimdilik sadece 300 üyeliği bulunan Taşkışla Eğitim ve Kültür Derneği’ne de üyelik kaydı yaptırabilecekler.
Derneğin başkan yardımcılığı görevini üstlenen 1987 mezunu mimar Cengizhan Balcı, Taşkışla Eğitim Kültür Derneği’nin kurulma amacını şöyle anlatıyor: “İTÜ son yıllarda yılda çok büyük değişiklikler yaptı, ama Taşkışla biraz geride kaldı. Biz de Taşkışla’daki eğitime destek vermek ve binayı yaşatmaya çalışmak için biraraya geldik. Çünkü burası çok özel bir bina. Taşkışla’da çalışmanın, okumanın getirdiği ayrı bir haz vardır. Hem burada hala okuyanlara hem de mezunlara bu binanın farkını hatırlatmamız lazım”.
Dernek bugüne kadar okula katkı sağlayacak yardımlarda bulunmuş. Yeni bilgisayarlar ve ofis mobilyaları alınmış, zemin kat koridorlarının mermerleri değiştirilmiş, yeni bir konferans salonu yapılmış. Sırada Haziran ayı sonunda devreye girecek, içinde 12 kişinin aynı anda çalışabileceği maket atölyesi var. Dernek sayesinde, bir mimarlık fakültesinde olması gerekenlerin başında gelen ancak bugüne kadar imkan olmadığı için yapılamayan maket atölyesiyle önemli bir eksikliğin giderileceği düşünülüyor.
Dernek aynı zamanda bir veri tabanı oluşturmak için de çalışıyor. Mezunların kimlik çalışmalarının tamamlanmasının ardından, yeni mezunlara da iş ya da staj imkanı sağlamanın yolları da bu sayede açılacak. http://www.taskisla-ekd.itu.edu.tr/ adresinden veri tabanına girilebileceği gibi, aynı zamanda bu internet sitesi üzerinden İTÜ Taşkışla’nın en gözde bölümlerinden biri olan orta bahçeye bir web kamerası konularak canlı bağlantı gerçekleştirilecek.
Taşkışla Tarihçesi:
Taşkışla, İstanbul'da, Taksim semtinde, bugün İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Mimarlık Fakültesi olarak kullanılan yeni-Rönesans üslubunda Osmanlı kışlası. İngiliz mimar Williams James Smith ve yardımcısı Osmanlı kalfa İstefan tarafından 1846-52 arasında, Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane (Askeri Tıbbiye) için hastane olarak yapıldı. Kınm Savaşı (1853-56) sırasında Osmanlıların müttefiki Fransızların yaralıları burada tedavi edildi. Savaştan sonra uzun süre boş kaldığı için harap olan yapı 1860'ta onanl-dıktan sonra kışla olarak kullanılmaya başladı. 31 Mart Olayı(*) sırasında içinde kalan Ava Taburu askerleriyle Hareket Ordusu birlikleri arasındaki çarpışmalara sahne oldu. Cumhuriyet'ten sonra Maarif Vekâleti' ne verildi; 1943-50 arasında büyük bir onarımdan geçirilip yeniden düzenlenen yapıya İTÜ Rektörlüğü ile Mimarlık ve İnşaat fakülteleri yerleştirildi (1950). 1983'te Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu tarafından aynen korunması gerekli 1. sınıf tarihsel anıt olduğu karan alındı. Ama İTÜ'nün 1980'de kent içindeki eski yapılarından Maslak'taki yeni kampusuna taşınmaya başlaması ve Taşkışla'dan da İnşaat Fakültesi'nin çıkmasıyla, dönemin hükümeti yapının otel haline getirilmesi için boşaltılmasını istedi. 1987'de de Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Yüksek Kurulu otele dönüştürülmesini uygun görünce, Taşkışla 49 yıllığına bir yapı firmasına kiralandı. Bunun üzerine bazı öğretim üyeleri 1988'de İdare Mahkemesi'nde iptal davası açtılar. Mahkeme önce yürütmeyi durdurma karan aldı, 1989'da da tüm idari işlemleri iptal ederek Taşkışla'nın İTÜ'de kalmasını kararlaştırdı. Yapı daha sonra İTÜ'nün mülkiyetine verildi. Taşkışla dikdörtgen planlı, ortası avlulu, bir bodrum ve iki tam katlı bir yapıdır. Köşelerindeki bölümler hem cepheden dışarıya doğru taşırılarak, hem de üç katlı yapılıp çatıdan daha yukarıya yükseltilerek vurgulanmıştır. Cephelerde katlar birbirinden yatay silmelerle, bütün pencereler de birer çift gömme ayakla aynlmıştır. İkinci kat pencereleri, üstlerindeki üçgen alınlıklarla daha belirgin hale getirilmiştir. Yapıya batı cephesinin ortasında yer alan, Eski Yunan taklidi sütunların taşıdığı bir portikten girilir. Plan şeması her iki katta da aynıdır ve bütün yapıyı dolanan bir koridorla buna açılan büyük mekânlardan oluşur. Batı ve doğudaki uzun kollarda koridor ortadadır; kuzey ve güneydeki kollarda ise bir yanı iç avluya bakar.