“Tarım Alanlarını Yapılaşmaya Açan İmar Planları Acilen İptal Edilmelidir”



Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi ve Mimarlar Odası İzmir Şubesi, yaptıkları ortak basın açıklamasıyla Manisa’da tarım alanlarını yapılaşmaya açan ve ayrıcalıklı imar hakkı öngören imar planlarına dava açtıklarını duyurdu. Söz konusu planların acilen iptal edilmesi gerektiği vurgulanan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Meslek odaları, şehir planları ve uygulamalarının, planlama esaslarına, şehircilik ilkelerine ve kamu yararına uygun yapılmasını denetlemek, bu konudaki eksiklikleri, yanlışlıkları ortadan kaldırmak için gerekli çalışmaları Anayasa, Kanun ve Oda yönetmeliklerinde kendilerine tanımlandığı şekliyle yapmakla yükümlüdür. Yaşanabilir ve sağlıklı kentlerin planlanması için şehir planlama disiplinin temel doğrularını dikkate alan, kentin sosyal ve ekonomik yapısının bütün yurttaşlar için gelişmesini hedefleyen, var olan sorunlara bütüncül çözümler üreten, kamu yararı ilkesini merkezine koyan doğa ile uyumlu, afetler karşısında dirençli olmayı sağlayacak mekânsal planlara ihtiyacımız bulunmakta olup meslek odaları olarak yaptığımız müdahaleler de bu ihtiyacı karşılamaya yöneliktir.

Reklam Goruntulenme Bolumu

Öncelikle yerel yönetimler tarafından kentlerimizin sağlıklı ve yaşanabilir bir şekilde planlanmasına yönelik plan ve plan revizyonlarını önemsiyoruz. Ancak bu planlar, Anayasanın eşitlik ilkesine uygun, kent açısından hayati önemde olan tarım alanları başta olmak üzere doğal alanları koruyan, kamu yararını merkeze koyacak şekilde hazırlanmalıdır. Bu kapsamda yetki sahamız içerisinde bulunan Manisa ilinde son dönemde onaylanan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planlarında tarım alanlarının yapılaşmaya açılması, yoğunluk artışı getirmesi, ayrıcalıklı imar hakkı tanınması, yetersiz sosyal ve teknik altyapı, imar ve koruma mevzuatına aykırı düzenlemeler gibi çok sayıda başlık nedeniyle davalar açılmış olup süreç devam etmektedir. Son olarak söz konusu hususların tamamını içerecek şekilde Manisa Büyükşehir Belediye Meclisinin 14.03.2022 tarih, 2022/177 sayılı kararı ile uygun bulunarak onaylanan Manisa ili, Şehzadeler ve Yunusemre ilçe merkezleri ile Yunusemre ilçesine bağlı muhtelif mahallelere ilişkin 1/5000 ölçekli  Revizyon Nazım İmar Planı doğrultusunda Yunusemre ilçesi sınırlarında 3 farklı bölgeyi kapsayacak şekilde onaylanan 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı Revizyonlarına;

Plan onama sınırları içerisinde yer alan ve yoğun bir şekilde tarım faaliyetlerinin gerçekleştirildiği mevcut tarım alanlarının, öngörülen kullanım kararları sonucunda kaybedileceği,

İnsan sağlığı ve güvenliği üzerinde doğrudan veya dolaylı olumsuz etkileri olan enerji nakil hatlarına ilişkin koruma koridoru oluşturacak şekilde yeşil alan belirlenmemiş olduğu,

Vatandaşların kamusal hizmetlere erişimi, sağlıklı ve yaşanabilir mekânlarda yaşaması açısından kamu mülkiyetlerinin mekansal planlarda kamusal kullanımlara ayrılmamamış olduğu,

Plan onama sınırı içerisinde öngörülen yapılaşma koşulları incelendiğinde; aynı imar adası içerisinde ve komşu imar adalarında Yençok=2, 3, 5, 7, 10, 11, 12, 15 ve 22 kat olacak şekilde birbirinden farklı kat yüksekliklerinin belirlendiği, plan açıklama raporlarında ise söz konusu plan kararına yönelik herhangi bir bilimsel ve teknik gerekçeye rastlanmadığı ve bazı imar adalarına ayrıcalıklı imar hakkı tanındığının anlaşıldığı,

Çevre,  Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Manisa İli, Yunusemre İlçesi, Keçiliköy Mahallesi, 315-316-318 nolu parsellerin 2020 yılı içerisinde onaylanan planlar sonucunda kamusal kullanımdan çıkarıldığı ve açılan dava sonucunda Manisa 2. İdare Mahkemesi`nin 2021/44 Esas, 2021/1101 Kararı ile söz konusu işlemin iptal edildiği, ancak yeni onaylanan imar planlarında anılan yargı kararının yok sayıldığı,

gerekçeleri ile dava açılmıştır.

Manisa büyük ovası içerisinde ve dışarısındaki sulu mutlak tarım arazileri yoğun olup gelecek kuşaklar açısından mutlak suretle korunması gereken alanlardır. Söz konusu alanları da yapılaşmaya açan daha öncesinde Manisa Büyükşehir Belediye Meclisinin 13.07.2021 tarih, 388 sayılı kararı ile uygun bulunarak onaylanan 1/5000 ölçekli İlave ve Revizyon Nazım İmar Planına ilişkin Manisa 1. İdare Mahkemesi`nin 2021/944 Esas sayılı dosyası ile açtığımız davada hazırlanan bilirkişi raporunda;

‘Tarım arazileri için plana esas kurum görüşlerinin alınmasında usulüne uyulmasına karşın, Tarım ve Orman Bakanlığı kurum görüşüne esas olan kamu yararı kararının, planlama alanının DSİ kamu yatırımları ile sulamaya açılan arazilerden olmasının yanında hem büyük ova, hem de sulu mutlak tarım arazilerini kapsaması nedeniyle uygun olmadığı ve yüksek kamu yararı ile çeliştiği,

Reklam Goruntulenme Bolumu

Kamu yararı alınması koşulu olan alternatif alanların planlama alanı sınırları çevresinde bulunması ve bu alanların Tarım ve Orman Bakanlığı arazi envanterlerinde görülmesine karşın, bu kapsamda potansiyel alternatif alan taramasının yeterince yapılmadığı ve kamu yararı koşulunun oluşmadığı,’ şeklindeki değerlendirmeyle alanın ne kadar önemli olduğu ve yapılan işlemin şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına uygun olmadığı belirtilmekle birlikte aynı rapordaki; ‘Bu ve bundan önceki planlamalarda kent gelişim alanları başlığı altında kent çeperlerindeki tarım arazilerinin imara açılması söz konusu olmuştur. Uygun alternatif alanların bulunması göz ardı edilerek ‘Kent Gelişme Alanı` mantığı ile kent çeperinin zaruri gelişme alanı olarak gösterilmesi ve bunun kamu yararına konu edilmesinin, korunması gereken toprak ve su kaynaklarının her yeni plan talebinde benzer gerekçe ile yok edilmesine neden olacağı düşünülmektedir.’ şeklindeki açıklama ile yapılan işlem sonucunda ileride yeni kayıpların yolunun açılacağı belirtilmektedir.

Basın açıklamamıza konu Yunusemre ilçesi sınırlarında 3 farklı bölgeyi kapsayacak şekilde onaylanan 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planları ağırlıklı olarak bilirkişi raporunda bahsi geçen tarım alanlarına isabet etmekte olup meslek odalarının yaşanan hukuksuzluk karşısında sessiz kalması mümkün değildir.

Sonuç olarak; Manisa Büyükşehir Belediyesinin daha öncesinde onaylanmış planlara ilişkin alınmış yargı kararlarının gereğini yerine getirmediği, yargı kararının kısmen veya yalnızca yüzeyde uygulanmasının kabul edilemeyeceği, aynı imar adası içerisinde ve yakın çevresinde birbirinden farklı yapılaşma koşulu öngörmenin ayrıcalıklı imar hakkı oluşmasına neden olduğu ve planlamanın eşitlik ilkesini yok saydığı, kamu mülkiyetlerinin kamusal kullanıma ayrılmadığı, vatandaşın can güvenliğinin dikkate alınmadığı ve tarım alanlarının geri dönülmesi mümkün olmayacak şekilde yok edilmesine yol açacak söz konusu imar planlarının yürütmesinin durdurulması ve iptali için yargıya başvurduğumuzu kamuoyunun bilgisine sunarız.”