İklim krizi etkisini her geçen gün artırıyor. Yağışların beklenenin altında gerçekleşmesiyle barajlar kırmızı alarma geçti, 41 kentte kuraklık meydana geldi. Kuraklık en çok mercimek, buğday ve arpa üretimini etkiledi. Güneydoğu Anadolu'da, ekili tarım alanlarında kuraklık yüzde 70 ile 90 arasında zarara neden oldu. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 17 Haziran Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü nedeniyle bir açıklama yayımlayarak farkındalığın daha da artması gerektiğini bildirdi. Dünya üzerinde her yıl 24 milyar ton toprağın kaybedildiğini kaydeden Bayraktar, “Bu kayıp her yıl 1,2 milyar insanı etkiliyor” dedi.
BirGün’de yer alan habere göre; Bayraktar, dünya üzerinde kurak alanların yüzde 70’inin tahribata uğradığını vurguladı: “Kuraklık nedeniyle 135 milyon insan ciddi risk altında. Yaklaşık 10 milyon kadar insan çölleşme veya arazi tahribatı nedeniyle yaşadıkları bölgeleri terk ederek göç etmek durumunda kaldı.”
Türkiye’nin bozkır ekosisteminin ciddi derecede risk altında olduğunu dile getiren Bayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’nin yüzde 22,5’i yüksek çölleşme, yüzde 50,9’u ise orta düzeyde çölleşme hassasiyetine sahip. Toprakların toplam alanının yüzde 46’sı yüzde 40’tan fazla eğime, yüzde 62,5’ten fazlası da yüzde 15’in üzerinde eğime sahip. Arazi kullanımının büyük bölümünü oluşturan tarım arazilerinin yüzde 59’u, meraların yüzde 64’ü, orman arazilerinin yüzde 54’ü çeşitli şiddette erozyona maruz kalmakta. Ülkemizde meydana gelen toprak kayıplarında yüzde 14,26 yağış, yüzde 3,36 toprak, yüzde 47,55 topoğrafya ve yüzde 34,82 bitki örtüsü etkili olmakta. Yer değiştiren toprağın yüzde 38,71’i tarım, yüzde 4,17’si orman ve yüzde 53,66’sı da meralarda meydana gelmektedir. Orman varlığı 22 milyon 740 bin 297 hektar ile ülke yüzölçümünün yüzde 29’udur. Son yıllarda orman alanlarında artış olsa da küresel ısınmanın ve iklim krizinin tahribatı göz önüne alındığında bu alanları daha da artırmak gerekiyor.”
Atık sular arıtılmadan kullanılmamalı
Bayraktar, çölleşme ve erozyonla mücadelede yapılması gerekenleri de şöyle sıraladı: “Ormancılık faaliyetlerinin planlanmasında ve uygulanmasında erozyon riski dikkate alınarak toprağı koruyucu tedbirler uygulanmalı. Toprakların çoraklaşmasını ve verimliliğin azalmasını önlemek maksadıyla atık sular ve tarımdan dönen drenaj suları, uygun arıtım sağlanmadan tarımda kullanılmamalı. Gübre ve pestisit kullanımlarının mutlak surette toprak ve bitki analiz sonuçlarına dayandırılması için gerekli önlemler alınmalı.”