Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Aya İrini ve Ayasofya’da
artık gelişigüzel konser ve sergi düzenlemesi yapılmasına izin vermeyeceklerini
belirtti.
Günay, "Aya İrini, Topkapı ve Ayasofya’yı küçük kokteyller yapma
mekanı olmaktan kurtaracağız. Çok özel organizasyonlar, devlet için prestij
konusu olan etkinliklerin açılışlarında kullandıracağız. Belki yılda bir defa
olacak bunlar. Aşağıda koğuş binası var. Orayı boşaltıp bir dinleti salonu
yapacağız. Aya İrini ve Ayasofya’nın, amatör, küçük toplantı ve sergi salonu
olarak kullanılmasını önleyeceğiz" dedi.
İstanbul’un 'Sur-u Sultani' olarak bilinen, Topkapı Sarayı,
Gülhane Parkı ve Sirkeci Garı’nı da içine alan tarihi yarımadasında kalan
binalarla ilgili olarak, Günay’ın yaptığı açıklamalar şöyle:
"Topkapı Sarayı içinde ayrı mekanlarımız var. Matbaa, lise,
Zührevi Hastalıklar Hastanesi, eski Gülhane Hastanesi, TSK’ya ait depolar
Topkapı Sarayı için yeni mekanlar olacak. Buralar depo ve sergi alanı için
kullanılacak. Matbaa boşaltıldı. Bir kısmı Röleve Müdürlüğü olarak
kullanılırken, bir bölümünde ise saltanat arabaları sergilenecek.
Matbaa Lisesi bu yıl sonunda boşaltılıyor. Gülhane hastaneleri
bir yeme içme mekanı ve müze deposu olarak kullanılacak. Kara Kuvvetleri’nin
kullandığı deniz tarafındaki depolar var, onlar da fazla gecikmeden çıkacak. Ben
görüşmelerini Genelkurmay Başkanımızla yaptım. Binalar tarihi mekan. Sarayın tüm
depo ihtiyacını görecek büyüklükte. Prensip olarak onay verdiler. Konyalı
Restoran, sarayın tam içinde uygunsuz bir mekan. Oradan çıkarmak için
arayışlarımız sürüyor. Orayı da sergi mekanı ve depo olarak
kullanacağız.
Darphane binaları sergi alanı
Darphane binaları, sanayi arkeolojisi ve başta sikkeler olmak
üzere Arkeoloji Müzesi için bir sergi alanı olacak. Kafeteryalarla da
destekleyerek bir dinlenme alanı olabilir diye düşünüyoruz. Harabe görüntüsü var
ama çok çabuk ayağa kaldırabiliriz burayı. Darphane binalarıyla ilgili olarak
fikir çalışmasını Türkiye Seyahat Acentaları Birliği’yle (TÜRSAB) beraber
yapıyoruz. TÜRSAB koordinatörlük yapıyor, sonra ana sponsor olacak. Onlar bir
gelir elde etmeyecek. Amaç ziyaretçi sayısını artırmak. 'Tarih Vakfı çıktı,
TÜRSAB girdi' eleştirisine katılmıyorum. Çünkü burayı bir işletmeye vermiyoruz.
Buranın restorasyonu için sponsor bulacak. Belki içinde bir kafetarya işletecek.
Ama gelirini buraya harcayacak. 18 yıldır lojman olarak kullanılan, mezbelelik
haline getirilmiş olan 1. avludaki karakol binasını, şimdi restore ettiriyoruz.
Burayı pastane, dinlenme alanı yapıyoruz. Arkasındaki tarihi alanı da ortaya
çıkaracağız. Burayı Uluslararası Kongre İşletmeciliği (UKTAŞ) şirketine sponsor
olarak verdik. Bakanlığımız da bu kuruluşa ortak. UKTAŞ da, Feriye
Restoranları’na tesisi işletmesi için verdi. 8 yıllığına. Yıllık 264 bin lira
artı KDV’ye verdik.
Burası bir çöplüktü. Her odada tuvalet vardı. 'Burada ne oluyor'
diyenlere buranın eski halini hatırlatmak lazım. Tarihi mekanı aslına uygun
ayağa kaldırıyoruz. Bakanlığımız burada para harcamıyor ama gelir elde edeceğiz.
Gecekondular vardı arkasında. Onların hepsini yıktık. Düşünebiliyor musunuz,
sarayın bahçesinde gecekondu vardı. İnanılacak gibi değil."
Zührevi Hastalıklar Hastanesi otel
oluyor
Zührevi Hastalıklar Hastanesi’nin boşaltıldığını anlatan Günay,
şöyle devam etti: "Büyük bir dertti benim için. Sarayın bahçesinde hastane
vardı. Orayı butik otel yapmayı planlıyoruz. Tren hattı da kalkınca saray
tamamen aslına dönecek. Ana caddeden girişi de olan farklı bir alan. Okulun
olduğu mekanı konservasyon atölyelerini taşıyacağız."
Arkeoloji Müzesi büyüyecek
Arkeoloji Müzesi’ni etrafındaki tarihi binalarla büyütmek
istediklerini söylen Günay, "1 milyonun üzerinde eser var. Var olan alanları da
sağlıklı hale getireceğiz. Arkeoloji Müzesi çok özel bir mekana sahip. Dünyada
bir başka eşi yok. Darphane binalarından yeni teşhir alanı vereceğiz. Darphane
binaları ile Arkeoloji Müzesi aynı kotta. Aynı yürüyüş güzergahı üzerinde"
dedi.