Ankara'da Hacıbayram Mahallesi'nde bulunan ve 17'nci yüzyılın sonlarında Şeyhülislam Ankaralı Mehmet Emin Efendi tarafından yaptırılan Zincirli Camisi, geçen yıl Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından restorasyon çalışmalarına alındı.
Tarihi caminin aslına uygun şekilde restorasyonunda titiz bir şekilde çalışan mimarlar, yaklaşık 400 yıllık kalem işçiliği ile tavan ve duvarlardaki aşı boyalı ve nar çiçeği motifleri gün yüzüne çıkarıyor.
DHA'da yer alan habere göre; Ankara Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nde görevli mimar Buket Dağdeviren, cami cephesi ve minaresinde bulunan tuğlaların zamana ve dış etkenlere bağlı olarak özelliğini kaybettiğini, tuğla yüzeylerinde ise erimeler meydana geldiğini belirterek, caminin önünü kapatan tek katlı yapıların kaldırılarak, cephesinin açığa çıkarıldığını, minare ve cephelerde ise restore çalışmaları yapıldığını söyledi.
'İğne oyası gibi işliyorlar'
Ayrıca caminin içinde çok güzel kalem işleri olduğunu kaydeden Dağdeviren, "Vatandaşlar korumak için bilinçsizce kalem işlerinin üzerinde kalın bir cila tabakası oluşturmuş. 400 yıllık bir caminin kalem işlerini açığa çıkarmak için kalemkarlarımız ciddi manada emek sarf ediyor. Onların önce temizlikleri yapıldı. İlaçlanması yapıldı. Sonra da ihya işlemlerimiz devam ediyor. Vatandaşların yaptığı cila tabakası alttaki toprak boyayla kalem işlerine zarar verdiği için onlarda canlandırma da yapıyoruz, olduğu gibi koruduklarımız da var. Müdahale görmüş hallerinin numunelerini de bırakıyoruz. Tekrar canlandırıyoruz. Kalemkarlarımız iğne oyası gibi işliyor. Günde 8 saat çalışıyoruz. Kalem işinde ince işçilik olduğu için işinde uzman olan az personelle işe devam etmemiz gerekiyor. Kalem işleri çok zaman alıyor ama cami bu sene içerisinde ibadete açılacak. Kalem işleri bittiği zaman bütün renkler ortaya çıkmış olacak" dedi.
'Bilinçsizce yapılan her müdahale zarar veriyor'
Böyle bir tarihi yapının restoresinde görev aldıkları için herkesin heyecanlı olduğunu dile getiren Dağdeviren, "Ekibimiz çok genç ve çok titiz çalışıyorlar. Bu fırsatı bize verdiği için Vakıflar Bölge Müdürlüğü'ne teşekkür ediyorum. Tarihi eserlere bilinçsizce yapılan her müdahale zarar veriyor. Bunların geri dönüşü hem maddi hem de manevi çok külfetli oluyor. Ve döndürmek çok zor oluyor. Kesinlikle tarihi yapılara müdahaleyi uzmanı yapmalı. Bu konuda vatandaşları da uyarmak gerekiyor." ifadelerini kullandı.