Altındağ ilçesi Hacıbayram Mahallesi'ndeki tarihi Zincirli Cami, 17'nci yüzyılın ikinci yarısında Şeyhülislam Mehmet Emin Efendi tarafından yaptırıldı. Vakıflar Genel Müdürlüğünce tescillenen tarihi cami, 1879'da dönemin Ankara Valisi Hurşit Paşa'nın talimatı ile ilk kez onarıldıktan sonra 1937'de Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce kapsamlı şekilde ikinci kez tadilattan geçirildi.
DHA’da yer alan habere göre; koruma altında bulunan camideki 3'üncü onarım çalışması 2020'de başladı. Vakıflar Genel Müdürlüğü bünyesindeki uzman teknik personelin görev aldığı çalışma sonucu tarihi cami aslına uygun şekilde restore edildi.
Yanlış restorasyon çalışmalarına rastlandı
Yaklaşık 10 milyon TL'ye mal olan restorasyonun ardından tarihi cami geçen cuma günü Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un katıldığı törenle yeniden ibadete açıldı. Bakan Ersoy konuşmasında, caminin içinde önceden yapılmış yanlış restorasyon çalışmalarına rastlandığını, bunun temizlenip yapının aslına uygun şekilde ortaya çıkarıldığını söyledi.
Bakan Ersoy'un dikkat çektiği yanlış restorasyon çalışmalarında, caminin içindeki kalem işlerinin üzerinin cila ve boya tabakası ile kapatıldığı ortaya çıktığını belirtti. Vakıflar Genel Müdürlüğü’ndeki uzman ekipler tarafından yapılan restorasyon çalışmasında, caminin duvarlarında ve tavan kısımlarındaki tarihi öneme sahip kalem işlerinin üzerindeki cila ve boya tabakaları uygun mekanik yöntemlerle temizlendi. Ahşap yüzeylerde değişik dönemlerde uygulanan cila ve boya tabakalarının yanında tozlanma ve kirlenmeler de kalem işi yüzeylere zarar vermeden temizlendi.
Kalem işi motifler üzerinde ardından canlandırma çalışması yapıldı. Daha sonra ahşap yüzeylerde tespit edilen bozulma ve deformasyonlar da tümleme (reintegrasyon) çalışmaları ile giderildi. Restorasyon kapsamında caminin doğu cephesini kapatan eklenti yapılar kaldırılarak caminin cephesi açığa çıkarıldı.
Avlu içerisindeki diğer betonarme eklentiler de kaldırılarak cami avlusu ortaya çıkarıldı. Avluda peyzaj düzenlemesi ile şadırvan da yapıldı. Cami cephesinde ve minarede bulunan zamana ve dış etkenlere bağlı olarak özelliğini kaybetmiş tuğla yüzeylerde çürütme tekniği ve mataj yöntemi kullanılarak onarım yapıldı.
'Cila Tabakaları Bulunmaktaydı'
Restorasyon çalışmasında görev alan mimar Buket Onat Dağdeviren, "Kalem işi bezemelerin üzerinde farklı zamanlarda kimler tarafından yapıldığı bilinmeyen cila tabakaları bulunmaktaydı. Bu tabakalar zamanla altta kalan kalem işi bezemelerin görünmesini engellemiş. Bizler de restorasyon çalışmaları kapsamında kalem işi bezemelerin üzerinde bulunan cila tabakalarını, zarar vermeyecek şekilde mekanik yöntemlerle yüzeyden arındırdık ve kalem işi bezemelerin ortaya çıkmasını sağladık." dedi.
Dağdeviren, restorasyon kapsamında caminin doğu cephesinde bulunan betonarme ek harim ve muhdes tek katlı yapıların kaldırılarak caminin açığa çıkarıldığını vurguladı. Aynı zamada, cami cephesinde ve minarede bulunan zamana ve dış etkenlere bağlı olarak özelliğini kaybetmiş tuğla yüzeylerde çürütme tekniği ve mataj yöntemi kullanılarak onarım yapıldığını ve avluda peyzaj düzenlemesi ile birlikte caminin mimarisine uygun şadırvan yapıldığını belirtti.