Prof. Dr. Doğan Kantarcı: "İklim değişiyor bu çok belirgin. Bu değişikliklerin nedeni 1982 ile 1993 arasında patlayan 5 tane yanardağdır. Bu patlamalar ile yayılan gaz ve toz bulutu stratosferde güneş ışınlarını kesti. Atmosferde soğumaya neden oldu. 1994'ten beri bu iklim değişikliği oluyor. Akdeniz havzası ısındı. Soğuk ve sıcak hava Türkiye'nin üzerinde birleşiyor ve bu tip olaylara neden oluyor. Bu durum giderek artan bir şekilde olacak. Bizde küçük tayfunlar da başladı. Hortum çıktı. Çok sıkı bir evreye girdik diyebiliriz."
"Yağışlar, hortumlar şiddetlenecek"
Vatan'ın haberine göre; İTÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Orhan Şen: İklim değişikliğinin nedeni küresel ısınma. Yaz aylarında artık hortumlar, yıldırımlar, yağışlar şiddetlenerek görülecek. Aşırı yağışlar ve kuraklık kardeştir. Kuraklık da olacak. Türkiye'de deniz suyu sıcaklıkları ortalamaların 4-5 derece üstünde. Bu yere yakın seviyede havanın sıcak olduğunu gösteriyor. 3-4 bin metreden soğuk hava gelmek isteyince karşılaşıyorlar ve bu tip durumlar ortaya çıkıyor. Hortumların nedeni de deniz suyu sıcaklığının bu kadar fazla olmasıdır. Önümüzdeki dönemde bunlar daha da fazla olacak.
"Ağustos ve Eylül kritik aylar"
9 Eylül Üniversitesi öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar: Küresel ısınma şiddetini arttırdıkça hortumlar artar, büyüklükleri de artar. 90'larda bunu öngörüyorduk. Küresel ısınmanın belirtileri ile en fazla Ağustos ve Eylül aylarında, en çıplak haliyle yüzleşeceğiz. Hortumlar, yağışlar artacak. 2023'ten sonra yeniden soğuma evresine gireceğiz. Şu anda her yönüyle küresel ısınmadayız. Bu yaşadıklarımız şiddetini arttırarak sürecek. Olumsuzlukların nedeni Taktiri İlahi değil, Takdiri İdare'dir. Şu andakiler afet değil biz insan nedeniyle afet yaşıyoruz. Yanlış yapılaşma sellere, ölümlere neden oluyor. 2023'ten sonra tersini bekliyoruz. o zaman çok ciddi bir kuraklık olacak, yağış olmayacak.
"Hortumlar sürecek"
Prof. Dr. Nüzhet Dalfez: "Tüm gezegenin iklimi değişiyor. Su döngüsü daha hızlı dönüyor olacak. Daha çok buharlaşma, daha çok yağış. Beklenen bir şey. Önümüzdeki günlerde de hortum gibi olaylar olabilir. Önümüzdeki 30 yılın iklimi öncekinden farklı olacak. Bu yağışlar giderek daha şiddetli yağmur şeklinde düşecek. Su döngüsünün hızlı çalışması sonucunda ani yağışlar, yoğun yağışlar ile karşılaşacağız. Zaman içinde bu tip olayların sayısında ve şiddetinde artış olacak. Önemli olan şehir ortamlarının yağış ile iklim değişiklikleri ile mücadele edemeyecek şekilde yapılanmış olması.
"Bu tip darbeli rüzgarlar köprülerde yıkıma sebep olabilir"
Prof. Dr. Ahmet Vefik Alp, fırtınanın şiddetinden Fatih ve Boğaziçi köprülerinin sallanmasıyla ilgili olarak, "Bu tip darbeli rüzgarlar köprülerde yıkıma sebep olabilir" dedi. Bu tip rüzgarların, özellikle darbeli rüzgarların köprülerde rezonansa sebep olabileceğini belirten Alp, "ABD'de böyle bir köprünün rüzgarın darbeleri sonrası rezonansa girip yıkıldığını biliyoruz. Köprülerdeki rezonansa karşı yapabilecek pek bir şey yok. Rezonansın bitmesi için rezonansı meydana getiren dış kuvvetin değişmesi; artması ya da eksilmesi gerekir" dedi.